Özgür Çelik’ten partiler ve sendikalara İmamoğlu ziyareti
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında siyasi yasak istemiyle devam eden “ahmak davası” için siyasi partileri ve sendikaları ziyaret ediyor. Çelik, “Mevcut siyasi iktidar, bir yargı taciziyle yargıyı siyasallaştırarak önümüzdeki siyaset sürecini dizayn etmek istiyor. Buna karşı bir ortak mücadele vurgusu yapıyoruz” dedi.
CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, TBB ve İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik açılan ve siyasi yasak da istenilen “ahmak davası” hakkında bilgilendirme yapmak için siyasi partileri ve sendikaları ziyaret ediyor.
Çelik’in bugünkü ziyaret programında Bağımsız Türkiye Partisi, Zafer Partisi, DEM Parti, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Türkiye İşçi Partisi, Toplumsal Özgürlük Partisi, Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) ve Emek Partisi yer aldı.
“Mesele, Ekrem Bey’in olası cumhurbaşkanı adaylığını yargı taciziyle engelleyebilir miyiz”
Çelik, İmamoğlu hakkında süren yargı sürecini anlattığı ziyaretlerinde, “Bir erken seçim talebinin toplumsal bir talep olarak ortaya çıkması gerekliliğini vurgulamak isteriz” dedi. Çelik, özetle şunları söyledi:
“Şu anda istinafın bir karar vermesi bekleniyor. Burada iki tane mesele var. Birincisi, sürekli mağduriyet edebiyatı yapan bir siyasi iktidar, sürekli darbeler üzerinden mağduriyet edebiyatı yapan bir siyasi iktidar; bugün 3 kere İstanbul’da seçim kazanmış, 16 milyonluk kentin belediye başkanına siyaset yasağı getirerek bir kere seçmen iradesine bir darbe vurmaya çalışıyor. İkinci mesele de şu, acaba yargıyı bir sopa olarak kullanarak yarın gelecekte Ekrem Bey’in olası bir cumhurbaşkanı adaylığını yargı tacizi ile engelleyebilir miyiz… Günün sonunda, kamuoyunda cumhurbaşkanı adaylığı konusunda tartışılan isimlerden bir tanesi Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu. Dolayısıyla yani Demokles’in kılıcını siyasetçinin tepesinde sallandırarak yarın ortaya çıkacak bir seçimin koşullarını istediği gibi kendi istediği gibi belirleme, kendi istediği yönde siyaset sürecini dizayn etmek için yargı sopasını kullanmak, bir yargı tacizi ile gelecek siyaset sürecini organize etmek gibi bir durumla karşı karşıyayız. Bunları tabii biz günlerdir İstanbul’daki bütün siyasi partileri ziyaret ederek anlatıyoruz.”
“Toplumun erken seçimi dile getirmesi gerekliliğini vurguluyoruz”
Özgür Çelik, DİSK çıkışında ziyaretlerine ilişkin açıklamada bulundu. “Erken seçim konusunu gündeme getiriyoruz. Erken seçimle ilgili duygularımızı paylaşıyoruz” diyen Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Erken seçimin bir toplumsal talebe dönüşmesi için bütün siyasi partilerin, sendikaların, meslek örgütlerinin, sivil toplum kuruluşlarının, toplumun erken seçimi dile getirmesi gerekliliğini vurguluyoruz. İkincisi ve asıl önemlisi ziyaretimizin temel amacı, Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ekrem İmamoğlu hakkında iki tane dava süreci var. Davalardan bir tanesi 2014 ile 2019 arası Ekrem Bey’in Beylikdüzü Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde Kültür Müdürlüğü’nün yaptığı bir ihaleyle ilgili açılmış bir dava ama dava ne hikmetse Ekrem Bey, Büyükşehir Belediye Başkanı olduktan sonra açılan bir dava. İkincisi de ahmak davası. Bu davanın kronolojisini paylaşıyoruz. Davanın oluş sürecini anlatıyoruz gittiğimiz kurumlarda. Aslında davanın, siyasi iktidarın yargıyı bir sopa olarak kullanarak siyaseti dizayn etme meselesi olduğunu anlatıyoruz. Davanın detaylarını paylaşıyoruz ziyaret ettiğimiz kurum ve kuruluşlarla.
“Gittiğimiz bütün kurumlar çok açık destek oluyorlar”
Mevcut siyasi iktidar, bir yargı taciziyle yargıyı siyasallaştırarak önümüzdeki siyaset sürecini dizayn etmek istiyor. Buna karşı bir ortak mücadele vurgusu yapıyoruz. Yani bu davanın sadece Cumhuriyet Halk Partisi’nin davası olmadığını, sadece Ekrem İmamoğlu’nun davası olmadığını anlatıyoruz. Bu davanın Türkiye’de demokrasiden yana olan herkesin davası olduğunu ifade ediyoruz. Bugün önümüzdeki siyaset sürecini dizayn etmek için Ekrem İmamoğlu’na siyaset yasağı getirmek isteyenler yarın başka bir siyasi partinin liderine, başka bir siyasi partinin temsilcisine siyaset yasağı getirmek isteyebilirler. Bu yönüyle demokrasiden yana olan herkesin ortak mücadele etmesi gerekliliğini vurguluyoruz. Gittiğimiz bütün kurumlar da bize bu konuda çok açık destek oluyorlar.”
