TMMOB’den milletvekillerine mektup: “Kaybeden ülkemiz olacak”
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, Meclis gündemine gelmesi beklenen “meslek kuruluşları yasalarının değiştirilmesi” ile ilgili yasa tekliflerine dair milletvekillerine mektup gönderdi. Mektupta, meslek kuruluşları yasasında değişikliğe gidilmesinin Anayasa’ya aykırı olacağı ve kaybedenin memleket olacağı vurgulandı
Türk Mühendis ve Mimarlar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, iktidarın meslek kuruluşlarının özerkliğini ortadan kaldırmak amacıyla yapmak istediği yasa değişikliğiyle ilgili olarak milletvekillerine bir mektup gönderdi.
Mektupta, meslek kuruluşlarının yasalarının değiştirilmesinin Anayasa’ya aykırı olduğu belirtilerek, kanun değişikliği teklifinin hem demokrasiye hem de meslek alanlarındaki dinamik süreçlere darbe vuracağı, sonuçta kaybedenin ülke olacağı kaydedildi.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz’ın milletvekillerine hitaben kaleme aldığı mektubun tam metni şöyle:
Sayın Milletvekilim,
Ülkemizde bulunan mühendis, mimar ve şehir plancılarının mesleki demokratik kitle örgütü Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği(TMMOB), “Kamunun ve memleketin menfaatleri, mesleğin gelişmesi, meslek mensuplarının hak ve yetkileri bakımından lüzumlu gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak” amacıyla 1954 yılında kurulmuştur.
1961 Anayasası’nda “kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu” olarak tanımlanan Birliğimizin anayasal statüsü, 1982 Anayasası’nda da korunmuştur. Yürürlükteki Anayasamızın 135. maddesine göre TMMOB, meslektaşlarımızın ortak ihtiyaçlarını karşılamak, meslekî faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel (kamusal) menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleri ile ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplini ve ahlâkını korumakla yetkilidir.
Kuruluş yasamızda ve Anayasamızda tanımlanan görev ve sorumluluklarımızın gereği olarak Birliğimiz kurulduğu günden bu yana ülkemizin, mesleğimizin, meslektaşlarımızın ve halkımızın ortak çıkarlarının korunması ve geliştirilmesi için çalışmalar yürütmektedir. Birlik bünyesindeki 24 Odaya kayıtlı 107 farklı mühendislik, mimarlık ve şehir plancılığı disiplininden 600 bine yakın üyesi ile ülkemizin en büyük meslek örgütlerinden birisi olan TMMOB’nin yönetim organları yargı gözetiminde seçimle göreve gelmektedir. TMMOB ve bağlı odaları merkezi bütçeden hiçbir biçimde pay almamakta, bütçesi TMMOB kanununda da sayılan sınırlı gelirlerden oluşmaktadır.
Ülkemiz Covid-19 salgını ile mücadeleye odaklanmışken TMMOB Kanunu’nda bazı değişiklikler yapılmasına yönelik girişimlerde bulunulduğunu ve bu doğrultuda hazırlanacak taslağın TBMM’nin gündemine getirileceğini basın yoluyla öğrenmiş bulunuyoruz. Öncelikle bilinmesini isteriz ki; Birliğimizin kuruluş kanunumuzda değişiklik yapılması konusunda herhangi bir öneri ve talebi bulunmamaktadır.
2011, 2012, 2013, 2015, 2016, 2017 ve 2018 yıllarında da TMMOB Kanunu’nda değişiklik girişimleri gündeme getirilmişti. O dönemlerde de TMMOB’nin bilgisi dışında, dışarıdan dayatılan bu değişiklik gündemleri nedeniyle programımızdaki çalışmalarımızın sağlıklı bir ortamda yürütülmesi sekteye uğratılmıştır.
Birliğimiz, TMMOB’nin bilgisi ve onayı dışında Kanunumuzda değişiklik yapmayı amaçlayan her türlü girişime olumsuz bakmaktadır. Konu ile ilgili görüşlerimiz ve tavrımız, Anayasamızdan, kuruluş kanunumuzdan ve üyelerimizden aldığımız güç ile kamuoyuna açık şekilde ifade edilmiştir.
TBMM gündemine gelmesi beklenen TMMOB Kanunu değişikliğine karşı siz değerli Milletvekillerimize de ayrıca bu mektup ile görüşlerimizi iletmek istedik.
Değerli Milletvekilim,
Anayasamız, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarını meslek mensuplarının ortak ihtiyaçlarını karşılamanın yanı sıra mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak ve meslek disiplin ve ahlakını korumakla görevlendirmiştir. Bu anlamıyla Birliğimiz, kamu idaresinin bir parçasıdır. Yine Birliğimiz, bağlı mesleklerin, ülkenin yönetiminde ve ülke politikalarının oluşturulmasında, kendilerini ifade edebilmelerinin de demokratik aygıtlarından biridir.
Anayasanın 135. Maddesi ve 6235 sayılı TMMOB Kanunu ile düzenlenmiş olan kamusal mesleki denetim yetkimizin ortadan kaldırılması, seçim sistemimizin değiştirilmesi ve Bakanlıkların hiyerarşik vesayeti altına sokulma doğrultusundaki Anayasamıza aykırı bazı değişiklik girişimlerini anlamak mümkün değildir.
Meslek kuruluşlarının kamusal görevlerini yerine getirmesi ancak, merkezi yönetimi yönlendiren siyasi saiklere tabi olmadan, herhangi bir baskı altında kalmadan, yalnızca bilimsel ve teknik gereklilik ve kamunun menfaati göz önünde bulundurularak faaliyet yapılması ile olanaklıdır. Bu nedenle Anayasamızda kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları merkezi idare hiyerarşisi dışında, siyasi baskılara kapalı özerk kurumlar olarak yapılandırılmıştır. Bu yapının Anayasaya aykırı biçimde çeşitli yasa değişiklikleri ile aşındırılmaya ya da yok edilmeye çalışılması, kamu idari yapımızı da ayrıca kaosa sürükleyecektir.
Nitekim Anayasa Mahkemesi, birçok kararında meslek kuruluşlarının çıkaracakları yönetmeliklerin ilgili Bakanlığın onayına sunulduktan sonra yürürlüğe konulması, uluslararası toplantı ve etkinliklere katılım için ilgili Bakanlıktan onay ve izin alınması vb. kanuni düzenlemeleri meslek kuruluşlarının Anayasal özerkliklerine vurgu yaparak iptal etmiştir.
Yasa değişikliğinin hedeflerinden biri olan, Birliğimizin mesleki denetim süreci dışına çıkarılmasıyla kamu ve çevre sağlığı, doğal kaynaklarımız, yeraltı ve yerüstü zenginliklerimiz, tarihi ve kültürel mirasımız kuralsız ve kontrolsüz bir şekilde piyasa koşullarına terk edilecektir.
Toplumun genelini ve ülkemizin geleceğini yakından ilgilendiren, güvenli bir yaşam sürdürebilmemiz açısından hayati öneme sahip yapı denetimi, sanayi, imar, gıda, çevre, enerji, iletişim, teknoloji, bilişim, tasarım, ulaşım, madencilik, tarım, orman, su kaynakları ve kentlerin yönetimi gibi alanlarda mühendislik-mimarlık-şehir plancılığı hizmetlerinin mesleki denetimi ve bilimsel-teknik kriterleri devre dışı bırakılacaktır.
Değerli Milletvekilim,
Anayasa Mahkemesi kararlarına ve 135. madde başta olmak üzere Anayasa’ya aykırılık taşıyan kanun değişikliği teklifleri, hem demokrasimize hem de meslek alanlarımızdaki dinamik süreçlere darbe vuracak, sonuçta kaybeden ülkemiz olacaktır.
TMMOB sadece bir meslek kuruluşu değil, bileşimi, yapısı, görev ve sorumlulukları ile aynı zamanda memleketimizin de geleceğidir.
Siz değerli Milletvekillerimizin TMMOB Kanunu’nda yapılmak istenen değişikliğe karşı kamu ve toplum yararından, bilim ve teknikten yana olan sesimize ses olacağınıza inanıyor ve desteklerinizi bekliyoruz.”
NE OLMUŞTU?
Yıllardır iktidarın ajandasında yer alan meslek kuruluşlarının seçim usullerinin değiştirilmesi meselesi, yıllardır geçen haftalarda Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın eşcinselleri hedef alan sözlerinin ardından başlayan tartışmayla yeniden gündeme gelmişti.
Ankara Barosu, Erbaş’ın sözlerinin insanlığın bir kesimini nefretle aşağıladığını belirten bir açıklama yapmış, bunun üzerine iktidar sözcüleri de Ankara Barosu’nu Diyanet’e saldırmakla suçlamıştı. Bu açıklama nedeniyle Ankara Barosu’na soruşturma da açıldı.
Konuyla ilgili açıklama yapan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan ise meslek örgütlerinde düzenlemeler yapılması gerektiğini ileri sürerek, “Ankara Barosu’nun ve aynı zihniyetteki yapıların Diyanet İşleri Başkanımız ile onun şahsında İslam’a yönelik fütursuz saldırılarına şahit olduk. Sadece bu örnek dahi meslek kuruluşlarının seçim yöntemiyle ilgili düzenlemenin aciliyetini ve ehemmiyetini göstermiştir. Bu çalışmayı tekrar ele almalı, en kısa sürede Meclis’in takdirine sunmalıyız” ifadelerini kullanmıştı.