Kavga sertleşiyor: Milliyetçiler kılıçları çekti

Kavga sertleşiyor: Milliyetçiler kılıçları çekti


MHP ve İYİ Parti liderleri arasında geçen hafta alevlenen tartışma, grup toplantılarına da yansıdı. Bahçeli, “MHP’ye kim dil uzatırsa o dili koparırız. Üsküdar’da tuzak kurulmuştur” dedi. Akşener, “Milliyetçilik, Saray bahçelerinde kök salmaz” diye konuştu.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin hedefinde de yine İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener vardı. MHP lideri, “ MHP’nin hükmü şahsiyetine kim dil uzatırsa, o dili kopartırız” dedi. Bahçeli, partisinin grup toplantısında şunları kaydetti:

-Adres verecek kadar çıldırdı:

Bir siyaset insanı, sanal diklenmelerle günü kurtarmaya heves ediyorsa, ifadesi izansızlıkla örtülmüş sayılacaktır. İP’in ( İYİ Parti) Genel Başkanı’nın hakaretamiz sözleri zincirleme tepkiye neden olmuştur. ‘Saray yancısı, paspası, lastik adamlar, küçük ortak’ dedi. Cevap verince sosyal medyadan şahsımı etiketleyip adres verecek kadar çıldırmıştır. Bu davet pis bir davetti, tehlikeli bir meydan okumaydı. Bir grup ülküdaşımız bu kişinin evinin önünde demokratik protestolarını yaptılar. Fakat genel merkezimize haber vermeden bu eylemi yaptıklarından dolayı görevden aldık. Tahriklere kapılmayacağız.

Üsküdar’da tuzak kuruldu

-Siyasetçi ‘Erkekseniz gelin ulan’ diyebilir mi?:

İşin mide bulandırıcı yanı, İP Genel Başkanı’nın evinde çoktan sahnenin kurulup figüranların yerini alması, tuzağın da tesis edilmesidir. Ankara’da adres verip, Üsküdar’a konuşlanması, “Evde iki kişiyiz” demesine rağmen karanlıkta kalan üçüncü şahsın arka plandan olan biteni kamerayla kayda alması gözden kaçmamıştır. Kamera tutan el kimindir, evde kimler hangi gayeyle toplanmışlardır? Üsküdar’da tuzak kurulmuştur. Küplüce’de gizli eller tezgâhlarını açmışlardır. Toplumun gözü önünde siyaset yapan bir siyasetçi muhataplarına pencereyi açıp da “Erkekseniz gelin ulan” diyebilir mi? Elle gelen düğün bayram diyoruz, gelecekleri varsa görecekleri olduğunu haykırıyoruz.

-Kaşıkçı’nın akıbetini merak ediyoruz:

Gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın akıbetini merak ediyoruz. Türkiye bölgesel komplo faillerinin, kanlı hesaplaşmaların, örtülü operasyonların güzergâhı değildir.
Zır cahiller: Ekonomi programının kısa sürede tartışmaya açılmasından, azgınlaşan hayat pahalılığından biz de şikâyetçiyiz. Biz McKinsey ile çalışılmasını tutarlı bulduk. Be hey zır cahiller, pek çok ülkede faaliyeti olan, ülkemizde de yıllardır faal halde bulunan McKinsey bir denetim ve danışmanlık şirketidir. McKinsey’e Duyun-u Umumiye, IMF, kozmik oda vakası demek gaflet değil, su katılmamış ümmiliktir.

“Bahçeli, yine yaptı yapacağını ve Türk siyasetine, kara bir leke çaldı”

Meral Akşener, yine MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi hedef alarak, “Bahçeli, yine yaptı yapacağını ve Türk siyasetine, kara bir leke çaldı. Ne Türkiye, ne de Türk milliyetçiliği için bir gelecek vaat etmediğini açıkça ortaya koydu. Sayın Bahçeli; sen, Cumhuriyetin kurucu iradesinin, Türk milliyetçiliğinin bayrağını düşürdün. Sen onu, Saray kapısına serecektin ki, biz razı olmadık. Milliyetçilik, bin 100 odalı Saray bahçelerinde kök salmaz. Kongrede karşıma çıkacak cesaretin yok. Kendi seçtiğin delegenin önüne çıkacak cesaretin yok. İstanbul’da aday gösterecek cesaretin yok.” dedi.

Akşener, partisinin grup toplantısında özetle şunları kaydetti:

-Türkiye seninle zaman kaybetti:
Benim cesaretimi sınamaya kalkıyorsun. Biz demirden doğduk; ne ateşlerde yanarız, ne de eğilir bükülürüz. Türk milletine hakaret edenler, halen ihale almaya devam ediyor. Millete küfredenler, iktidardan aldığı milyarlık ihalelerin parasıyla, Londra’da koca sokağı satın alanlar, hayasızca ortalıkta geziniyor. Milliyetçiler, iktidardan bugün hesap sormayacak da, ne zaman soracak? Dolar bir buçuk lirayken, veryansın ediyordun. Dolar 6 lira oldu, enflasyon yüzde 25’e dayandı, şimdi mi susuyorsun? Sayın Bahçeli; Türkiye seninle yeterince zaman kaybetti. Sanma ki söyleyecek söz bitti, sanma ki bu cesur yürekler, seni affetti. Ama memleketin senden büyük sorunları, İYİ Parti’nin büyük hedefleri var. Sen geç köşeye otur, biz memleket meselesi konuşalım.

Af kimin için

FETÖ’nün salıverilmesine mi bağlayacaklar?
Düne kadar ‘idam’ diyerek, siyasi rant peşinde koşanlar, bugün aynı şeyi ‘af’ diyerek yapmaya çalışıyorlar. İktidarın küçük ortağı bir af teklifi hazırladı. Peşinden iktidar,‘devlete karşı işlenen’ suçları gündeme getirdi. Bu oyalama taktikleri, asıl maksatlarının ne olduğuna dair şüpheler uyandırıyor. Mesela; işi getirip, Anayasa Mahkemesi eliyle, FETÖ’nün kodamanlarının salıverilmesine mi bağlayacaklar? Ya da açılım sürecinde rol almış birtakım isimleri, güvence altına mı alacaklar? Elbirliğiyle kurdukları tek adam sistemi 100 gün dolmadan, Türkiye’yi uçuruma sürükledi.

-Kayınpeder ortada bıraktı:
McKinsey tartışmaları, kimin nerede durduğunu gösterdi. Birinci kozmik oda vakasında, savcılığı Sayın Erdoğan üstlenmişti. Bu ikinci kozmik oda vakasının savcılığı.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir