Ferzan Özer: CHP’nin kurultayı üzerine…

Türkiye siyasetinde, liderlerin partileriyle özdeşleşmesi neredeyse bir gelenektir. 

Öyle ki, yakın tarihimizde de bir lider sahneden çekildiğinde, genellikle partisi de tarih olur.

Demirel’in gidişiyle DYP’nin dağılması, Özal’ın ardından ANAP’ın silinmesi, Erbakan’ın vedasıyla RP’nin yok olması bu duruma örnektir. 

Bugün dahi AKP’nin akıbeti üzerine yapılan tartışmalarda, Erdoğan sonrası partinin geleceği sıkça sorgulanır. Yapılacak ilk seçimde hiç muhalefet olmamış bir parti kaybederse ne olacağını göreceğiz.

Ancak CHP bambaşka bir hikâye anlatıyor.

 Türkiye’nin en köklü partisi olan Cumhuriyet Halk Partisi, darbelerden, iç çekişmelerden, lider krizlerinden ve sayısız seçim yenilgisinden sağ çıkmayı başardı.

Liderleri değişti, ideolojik hatları dönüştü ama parti her defasında kendini yenilemeyi bildi.

2023 seçimleri, CHP için tam anlamıyla bir hayal kırıklığıydı. 

Tüm stratejilere ve geniş ittifaklara rağmen gelen ağır yenilgi, birçok parti için ölüm fermanı olabilirdi.

Ancak CHP, kısa sürede toparlandı. Çünkü CHP lider partisi değil, örgüt partisi olduğunu kanıtladı .

Söylemlerini yeniledi ve altı ay sonra yapılan yerel seçimlerde ciddi bir başarı elde etti.

Bu direnç ve süreklilik, CHP’nin yapısal farklılığından kaynaklanıyor.

CHP  bireylere bağlı bir hareketten çok bir kültürün temsilcisidir. 

CHP Genel başkanlığı yapmış bir lidere “yüzüne tükürürler” deseler de, sağ partilerden onlarca kişi milletvekili yapılsa da,  sağ partili kişiler ön sıradan milletvekili adayı olmuş ama seçilememiş olanlar parti yönetimine seçilseler de, son seçimde başka partili adayın kazanması için çalışan birileri yada yeni üye olmuş partinin önünden bile geçmemiş biri parti yönetimine alınsa da, öz evlâtlar yok sayılsa da… 

“Sel gider kum kalır” inancıyla diğer partiler, liderlerinin gölgesinde büyüyüp solarken, CHP kendini liderlerden bağımsız olarak ayakta tutabiliyor.

Bunun bir sebebi de, her ay yapılan ve yapılması gereken, örgüt toplantılarıdır.

Asla unutulmamalıdır, CHP eksik ve yarım yamalak da olsa ön seçim yapan bir partidir.

Türkiye siyasetindeki  bu benzersiz dinamiği, CHP’yi bir “tek adam partisi” değil, ideolojik ve kurumsal kökleri olan bir yapı haline getiriyor.

Belki de bu yüzden, Cumhuriyet’in kuruluş felsefesini taşıyan bu parti, krizlerden güçlenerek çıkmayı başarıyor.

Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK CHP’yi kurarken, Trakya’da Çiftçi Hüseyin için, Ege de Efeler için, Adana’da iş adamı  Vehbi için, Ankara’da ilk kurulan kadın örgütleri için, Erzurum’da Dadaşlar, Sivas’ta Yiğidolar, Taş ustası Agoplar için kurmuştur.

CHP Başkanı “ Türkiye laiktir laik kalacak” diyebilen bir liderdir.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir