Çalışan Gazeteciler günü kutlu olsun: Gazetecilere özgürlük ve insanca yaşam
Türkiye’de 1961 yılında 212 sayılı Fikir İşçileri Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 10 Ocak günü, 1962-1971 arasında “Çalışan gazeteciler bayramı” adıyla kutlanmış; 1971 yılındaki askeri müdahaleden sonra ülkede gazetecilerin bazı haklarının geri alınması üzerine kutlama gününün adı “Çalışan gazeteciler günü” olarak değiştirilmiştir.
Türkiye’de neoliberal dönüşüm süreciyle birlikte gazetecilik sektöründe de işsizlik yıllar içinde artmış ve güvencesizlik, esnek çalışma, editoryal bağımsızlığın olmaması ve patron baskısı gibi uygulamalarla çalışan gazeteciler de giderek ağırlaşan bir cenderenin içine sokulmuştur.
Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Basın Özgürlüğü Raporu’na (2023-2024) göre, 2022 yılı resmî genel işsizlik oranı %9,4 ve yüksekokul ve fakülte mezunları içinde işsizlik oranı %9,8 iken gazetecilik mezunları arasındaki işsizlik oranı %12,7 oldu.
2023 yılında da gazetecilik mezunları (%12,7), sosyal hizmetler (%21,5) ve imalat ve işletme (%15,6) mezunlarının ardından en yüksek işsizliğe maruz kalan üçüncü kesim olmayı sürdürdü.
İktidarın, 2025 yılında geçerli olacak asgari ücreti, 22 bin 104 TL olarak açıklaması, sınırlı sayıdaki gazeteci dışında basın emekçilerinin çok büyük bir bölümü açısından da, derin bir sefalet koşulunda çalışmaya zorlanmak anlamına geliyor.
İşsizlik gerçeğinin devasa boyutlara ulaştığı gazetecilik sektörü, çalışan gazetecilerin de her an işsiz kalabilecekleri baskısı altında çalışmaya zorlandıkları bir sektördür. Kirasını ve faturalarını nasıl ödeyeceği endişesiyle günü geçen bir basın emekçisinin, mesleğini huzur içinde yapabilmesi de düşünülemez.
Geride bıraktığımız yıl, çalışan gazeteciler için de ağır baskılarla geçti. 2024 içinde 11 gazeteci tutuklandı, 4 gazeteci hakkında ev hapsi kararı verildi. Son bir yılda; gazeteciler 51 soruşturma kapsamında ifadeye çağrıldı, en az 98 gözaltı işlemi uygulanırken, 60 fiziksel saldırı ile 209 sözlü tehdit ve hedef gösterme vakası yaşandı. 17 tazminat davası görüldü. 137 ceza davası görüldü. Gazeteciler, toplamda 86 yıl 10 ay 9 gün hapis cezasına, 37 bin 470 TL adli para cezasına mahkûm edildi.
Geride bıraktığımız yıl, Kürt basın emekçileri açısından ise sistemli saldırıların yılı oldu. Yılın son ayında Suriye’nin kuzeyinde gazeteciler Nazım Daştan ve Cihan Bilgin, hava saldırısıyla öldürüldü. Daştan ve Bilgin’in öldürülmesine protesto etmek isteyen 7 gazeteci de tutuklandı.
Basın emekçilerinin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlarken, hem ekonomik ve özlük hakları için mücadelelerinde hem de basın özgürlüğü açısından, basın emekçilerinin yanında olduğumuzu belirtiyoruz.
Gazetecilik sektöründe esnek ve güvencesiz çalışmaya son!
Basın emekçileri, diğer tüm işçi ve emekçilerle birlikte yoksulluk sınırının üzerinde bir ücrete kavuşmalıdır!
Gazetecilere özgürlük ve insanca yaşam!
Gazeteciler örgütleriyle güçlüdür!
EMEK PARTİSİ / GENEL MERKEZİ
