Sivas Katliamı 30. yılında: Yaşamını yitiren yurtseverler ve aydınlar anılacak
Sivas’taki Madımak Oteli’nde 33 aydının gericiler tarafından yakılarak öldürülmesinin üzerinden 30 yıl geçti. Hayatını kaybedenler, 2 Temmuz’un yıl dönümünde Sivas başta olmak üzere birçok kentte anılacak.
2 Temmuz 1993’te, Sivas Madımak Oteli’nde 33 aydının gericiler tarafından yakılarak katledilmesinin üzerinden 30 yıl geçti. 2 Temmuz’da Madımak’ta hayatını kaybedenler başta Sivas olmak üzere birçok kentte anılacak.
Katliamın firari sanıklar yönünden devam eden davasında katliamın aydınlatılması ve tüm sorumluların cezalandırılması için adalet mücadelesi sürüyor. Firari sanıklar Murat Sonkur, Eren Ceylan ve Murat Karakaş hakkında devam eden davada bir sonraki duruşma 14 Eylül tarihine ertelenmişti. Ancak insanlığa karşı suçlar kapsamında değerlendirilmemesi nedeniyle davanın zaman aşımına uğrama tehlikesi sürüyor. Katliamın 30. yıl dönümü olan yarın, davanın zaman aşımına uğraması gündemde.
Sivas’ta gerçekleşen katliamda Muhibe Akarsu, Muhlis Akarsu, Gülender Akça, Metin Altıok, Ahmet Alan, Mehmet Atay, Sehergül Ateş, Behçet Aysan, Erdal Ayrancı, Asım Bezirci, Belkıs Çakır, Serpil Canik, Muammer Çiçek, Nesimi Çimen, Carina Cuanna, Serkan Doğan, Hasret Gültekin, Murat Gündüz, Gülsüm Karababa, Uğur Kaynar, Asaf Koçak, Koray Kaya, Menekşe Kaya, Handan Metin, Sait Metin, Huriye Özkan, Yeşim Özkan, Ahmet Öztürk, Ahmet Özyurt, Nurcan Şahin, Özlem Şahin, Asuman Sivri, Yasemin Sivri, Edibe Sulari İnci Türk ve Kenan Yılmaz yaşamını yitirmişti.
PEN TÜRKİYE: SUÇLULARININ AFFEDİLMESİNİ AFFETMİYORUZ
Sivas Katliamı’nın 30. yıl dönümü ile ilgili PEN Türkiye tarafından yapılan açıklamada; “Yitirdiğimiz yakın arkadaşlarımızla beraber 35 canı saygıyla, özlemle anıyor, Madımak suçlularının affedilmesini affetmiyoruz” denildi.
PEN Türkiye’nin Sivas Katliamı’nın 30. yıl dönümü ile ilgili açıklaması şöyle;
“Sivas illerinde sazımız 30 yıldır çalınmıyor! Dillerinden Derin Anadolu’yu, Anadolu İrfanı’nı düşürmeyenler, bundan 30 yıl önce, 2 Temmuz 1993’de halkın tepkisi diye nitelemişlerdi 35 insanın yakılarak öldürülmesini!
Arif Sağ’ın “Sivas illerinde ömrüm çalınır” deyişi belki de bu acının, bu dile gelmez, dine yakışmaz, insanlığa sığmaz cinayetin en doğru tanımı. Faşizmin ve gericiliğin lümpenlerini, en alçak elemanlarını, aşağılık yaratıklarını tetikçi olarak kullandığı ve 35 canımızı bizden aldığı Madımak Oteli Katliamında bu ülkenin vicdanı olan şairleri, yazarları, müzisyenleri, tiyatrocuları, aydınları, öğrencileri, ezcümle halkın çocuklarını katlettiler.
Sonra da karşısına geçip seyrine baktılar! Öyle ya bu gerçek olamazdı, ancak seyirlik olabilirdi! Belki de eserleriyle gurur duydular, onur duyacak halleri yoktu ya! Bu topraklarda linç ilk kez mi oluyordu, hayır, fakat sonradan Cihatçı IŞİD tarafından gerçekleştirilen ve vahşet olarak ifade edilebilecek uygulamalardan biri, insanların sığındığı oteli yakma cüreti, vahşiliği, zalimliği ilk kez görülüyordu!
Gördük, hepimiz oradaydık çünkü, toplu cinayet devletin gözü önünde televizyondan canlı yayımlandı ve şimdi devletin eli Madımak davasını zamanaşımına uğratmaya, katilleri yaşlıdır, hastadır diye birer birer salmaya başladı!
PEN Türkiye olarak, yitirdiğimiz yakın arkadaşlarımızla beraber 35 canı saygıyla, özlemle anıyor, Madımak suçlularının affedilmesini affetmiyoruz!”