Müteahhitlerin ”beton zamı isyanı”: Beton şirketlerinin tekelleşmesi konut üretimini durma noktasına getirdi

Son zamanlarda bölgemizde bulunan beton firmalarının fahiş fiyatları ve keyfi zamları Müteahhitleri ve iş insanlarını çileden çıkardı.

Yalova’da ve Bursa’da metreküpü 1500 tl olan beton Eyüpsultan’da 3000 tl. İstanbul’a yakın illerde fiyat farkı yarı yarıya. Bu duruma tepki gösteren müteahhit ve iş insanları dernekleri seslerini duyurmak için ortak basın açıklaması yaptı.

Eyüp Müteahhitler Derneği‘nde yapılan basın açıklamasına, Çekmeköy Müteahhit ve İş İnsanları Derneği, Bitlis Girişimci İş İnsanları Derneği, Van İş Adamları Derneği, Sultangazi Müteahhitler Derneği ve KAİDER başkan ve yöneticileri katıldı.

Eyüp Müteahhitler Derneği Başkanı İrfan Tutacak’ın basın açıklamasında öne çıkan başlıklar şu şekilde:

İSTANBUL DEPREME HAZIRLANMALI

Tutacak İstanbul depremine karşı kentsel döşümün önünde en büyük engelin artık fahiş beton zamları olduğunu öne sürdü. Beton firmalarının rekabetçi ve adil olmayan fiyat artışlarının maliyetleri yükselttiğini birçok firmanın başka sektörlere yatırım yaptığını belirterek olası İstanbul depremine karşı ellerini

kollarının bağlandığını belirtti.

BETON FİYATLARINDA HAKSIZ ARTIŞ VAR

Son bir ay içerisinde İstanbul’da peş peşe iki zam yapılarak betonun metrekare fiyatı 3.000 TL’ye ulaştığını dile getiren Tutacak İstanbul’a çok yakın mesafede olan ve benzer sektör koşullarına sahip olan Yalova, Kocaeli, Sakarya ve Bursa illerindeki metrekare fiyatı yaklaşık 1.500 TL olduğunu ama İstanbul’da bu fiyatın tüm beton firmalarında 3000 bin tl olduğunu belirterek bunun adının gizli tekelleşme olduğunu vurguladı

ARALARINDA ANLAŞMIŞLAR

Tutacak hazır betoncuların kendi aralarında anlaştıklarını izleminin doğduğunu öne sürerek, üreticilerin müşteri paylaşımı yaptıklarını ve kendilerinden fiyat teklifi istendiğinde kendi aralarında anlaşarak fiyat verdikleri kanaatinin ağır bastığını belirterek tekelleşmenin burada çok açık olarak görüldüğünü ifade etti.

HAKSIZ ZAM GERİ ALINMALI

Hazır beton üreticilerinin kendi aralarında yaptıkları fiyat anlaşması nedeniyle müteahhitlerin ve tüketicilerin mağdur olduğunu belirten İrfan Tutacak yetkililerin bu soruna mutlaka el atarak müteahhitlerin ve tüketicinin mağduriyetinin giderilmesini istedi.

Eyüp Müteahhitler Derneği Başkanı İrfan Tutacak’ın basın açıklamasında:

Değerli basın mensupları!

Çok kıymetli katılımcılar!

Hepinizi sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Bizler İstanbul’umuzun önde gelen iş insanları dernekleri olarak; faaliyette bulunduğumuz inşaat sektörünü ve dolayısıyla İstanbul’un yeniden inşa çabamızı doğrudan etkileyen bir hususta yetkililerin ve geniş kamuoyunun dikkatini çekmek için huzurunuzdayız.

Bu basın açıklamasını, Eyüp Müteahhitler Derneği (EMÜDER), Çekmeköy Müteahhitler ve İş İnsanları Derneği (ÇEKMÜDER), Bitlis Girişimci İş İnsanları Derneği (BİGİAD) Van İş Adamları Derneği (VİŞAD), Sultangazi Müteahhitler Derneği (SÜMDER ) ve KAİDER olarak ortak taleplerini arz etmek üzere yapıyoruz.

Tüm söyleyeceklerimi kıymetli dernek başkanlarım Sayın Yücel Evsen, Kemal İnan, Fettulah Kardaş, Azmi Göktaş ve İsrafil Aslanoğlu ile istişare ederek onlar adına da söylüyorum.

Bilindiği üzere, sayın basın mensupları, şehrimiz İstanbul ve genel olarak ülkemiz gelecekte yeni deprem felaketleri yaşamamak için hummalı bir inşa ve kentsel dönüşüm hamlesi içerisindedir.

Yediden yetmişe hepimiz artık genel olarak depremlerin, özel olarak da muhtemel bir İstanbul depreminin ülkemiz için bir milli güvenlik meselesi olduğunu, hatta bir beka meselesi olduğunu biliyoruz.

İnşaat müteahhitleri olarak bu meselede bize çok önemli bir rol ve görev düştüğünün de farkındayız.

Onun için; bu yeniden inşa ve kentsel dönüşüm çalışmalarının, bilim insanlarımızın işaret ettiği çerçevede ve milli seferberlik ruhu ile yürütülebilmesi ve inşaat müteahhitleri olarak bu kritik vazifemizi ifa edebilmemiz için inşaat sektörünün her türlü rantçılıktan ve tekelleşme eğilimlerinden uzak bir biçimde işlemesi gerekmektedir.

Ama ne yazık ki, sektörümüzün ana aktörlerinden ‘BETON ÜRETİCİLERİNİN‘ son birkaç senelik davranışı ve piyasayı bozucu hareketleri göstermiştir ki; özellikle İstanbul’umuzda işler tam da yolunda gitmemektedir.

Sevgili basın mensupları; biz inşaat müteahhitleri olarak İstanbul’un yeniden inşa ve kentsel dönüşüm hamlesi bağlamında üzerimize düşen bu tarihi ve milli vazifeyi layıkıyla yerine getirebilmemiz için; sektörümüzün temel hammaddesi olan betonu rekabetçi ve adil fiyatlarla edinebilmemiz gerekiyor.

Ama maalesef her geçen gün betonda rekabetçi ve adil fiyat düzeyinden biraz daha uzaklaşıyoruz.

Gelinen noktada, inşaat müteahhitleri olarak İstanbul piyasasında betonda ‘FAHİŞ FİYATLARDAN‘ artık

kolaylıkla bahsedebiliriz.

Bunun da başlıca sebebi, İstanbul’daki beton üreticilerinin adeta bir tekel ruhuyla hareket ederek piyasayı domine etme eğilimidir.

Bu da beton fiyatlarına kontrolsüz şekilde zam yapılması sonucunu getirmektedir.

Bugün inşaat müteahhitleri olarak betonu, İstanbul’un muadili sayılabilecek diğer büyük kentlerimizdeki fiyatından çok daha yüksek bir fiyattan satın almak zorunda bırakılmış durumdayız.

Son bir ay içerisinde İstanbul’da peş peşe iki zam yapılarak betonun metrekare fiyatı 3.000 TL’ye ulaşmış durumdadır.

Diğer taraftan İstanbul’a çok yakın mesafede olan ve benzer sektör koşullarına sahip olan Yalova, Kocaeli, Sakarya ve Bursa illerindeki metrekare fiyatı yaklaşık 1.500 TL’dir.

Betonda üretiminde kentler arasında yaklaşık % 10 gibi bir maliyet farkı olmasına rağmen; İstanbul ile çevre iller arasındaki böylesi fahiş bir farkın olması olsa olsa tekelleşme ve fiyat dayatması ile açıklanabilir.

Bir taraftan makroekonomik sebeplerle bankaların konut kredisinde frene basmasının getirdiği problemler diğer taraftan da İstanbul’daki beton üreticilerinin fırsatçı bir ruhla fahiş fiyatlar uygulaması inşaat sektöründe birçok firmayı piyasa dışına iterek sektörde ciddi darboğazlara yol açma potansiyeli taşımaktadır.

Elbette, her sektörde olduğu gibi, inşaat sektöründe de tüm sektör paydaşları serbest piyasa koşullarında kar edebilmeli.

Bizim gibi inşaat müteahhitleri de kar edebilmeli.

Beton üreticileri de kar edebilmeli, diğer malzeme ve girdi tedarikçileri de.

Sektörde sürdürebilirlik adına buna samimi olarak inanıyoruz biz.

Ama bu kar adil düzeyde ve sektör paydaşları arasındaki arz talep ilişkisi her türlü piyasa bozucu tekelleşmeden uzak ve rekabetçi olmalıdır.

Ne yazık ki yapı üreticisi olarak bizler ile en önemli girdimizin üreticileri olan beton üreticileri arasındaki arz talep ilişkisi ne adildir ne de rekabetçidir şu an.

”SEKTÖRÜN İÇİNDE BULUNDUĞU DURUMA KAMU MÜDAHALESİNİ GEREKTİRMEKTE”

Sektörümüzün durumu kamu müdahalesini gerektirecek düzeye gelmiştir maalesef.

Bizde, siz basın mensupları aracılığı ile; yetkililere ve sorumlu makamlara hem ekonomimiz hem de insanlarımızın selameti ve refahı için çok kritik bir noktada olan inşaat sektörünün pürüzsüz şekilde işlemesi ve piyasayı bozucu fahiş fiyat uygulamalarının bertaraf edilmesi adına üzerlerine düşen ‘DÜZENLEME, GÖZETİM VE DETETİM’ görevlerini yerine getirme çağrısında bulunmak istiyoruz.

Umuyoruz ve istiyoruz ki sesimiz yetkili makamlara ulaşır ve beton fiyatlarına gerekli kamusal müdahale yapılır.

Biz de asıl işimiz olan güvenli ve huzurlu bir İstanbul inşa etme vazifemize kaldığımız yerden devam ederiz.

EMÜDER, ÇEKMÜDER, BİGAD, VİŞAD, SÜMDER, KAİDER