İMAMOĞLU’NDAN CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’A ”94 HATIRLATMASI”
BAŞKAN İMAMOĞLU’NDAN BETON İSTANBUL SORUSUNA “94 HATIRLATMASI”: “KUZEY ORMANLARINI ŞİMDİ NİYE YOK ETME ÇABASINDA?”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beykoz’daki Kastamonulular Dayanışma Derneği’ni ziyaret etti. Dernek yöneticileri ve üyeleriyle bir araya gelen İmamoğlu’na, “Kanal İstanbul güzergahındaki evlerimiz ne olacak” sorusu yöneltildi. Beton Kanal’ın bilimsel tarafını konuşan ve konuşturan bir kişi olduğunu belirten İmamoğlu, “Tek bir şeyi sorgulasın vatandaşımız: Mevcut iktidar, Kanal İstanbul’la ilgili, 10 senedir, İstanbul’da bir toplantı yaptı mı? Bir çalıştay yaptı mı? Teknik insanları davet edip, kamuoyuna bir açıklama yaptı mı? İBB Başkanı olarak, defalarca, ‘Bizi davet edin, anlatın’ dedik. Kimden, neyi kaçırıyorsunuz? İstanbul, doldu. ‘İstanbul’un kuzeyine dokundurtmam’ diyerek Belediye Başkanı olan Sayın Cumhurbaşkanımız, şimdi niye kuzeyi yok etme çabasında; ben anlayabilmiş değilim. 94 yılındaki ifadelerine bakın” diye konuştu.
Haber Etkin/ Haber Merkezi
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Beykoz Rüzgarlıbahçe Mahallesi’ndeki Kastamonulular Dayanışma Derneği’ni (KAS-DER) ziyaret etti. KAS-DER Genel Başkanı Remzi Şen, CHP İstanbul Milletvekili Adayı Muhittin Tığlı, CHP Parti Meclisi üyeleri Sevgi Kılıç ve Gökhan Günaydın’ın da eşlik ettiği İmamoğlu’nu, ilk olarak makam odasında ağırladı. Makam odası ziyaretinin ardından, İmamoğlu, Şen ve beraberlerindeki heyet, KAS-DER üyeleriyle konferans salonunda bir araya geldi. İlk konuşmayı gerçekleştiren Şen, ziyaretinden dolayı memnuniyet duydukları İmamoğlu ve beraberindeki heyete teşekkürlerini sundu.
“ALMANYA’DA ‘STUTGARTLILAR DERNEĞİ’ DİYE BİR ŞEY GÖREMEZSİNİZ”
Şen’in ardından konuşan ve Türkiye’de hemşehri derneklerinin yaygınlığına dikkat çeken İmamoğlu, “Özellikle İstanbul’da çok üst seviyede hemşehri dernekleri var. Dünyada bu sadece bize ait bir duygu. Örneğin; Almanya’da, Münih’te, ‘Stutgartlılar Derneği’ diye bir şey göremezsiniz. Normal de karşılamazlar bu durumu. Ama bizim ülkemizde var” tespitinde bulundu. Bunun nedenleri arasında, vatandaşların yaşadığı ekonomik zorluklar nedeniyle büyük şehirlere yapılan göçün hızlı yaşanmasını gösteren İmamoğlu, “Zorluklarla olunca şehirlerine uyum sağlama süreçleri, dilediğinin ya da istediğinin çok daha ilerisinde birtakım anılarıyla doldu. Dolayısıyla vatandaşlarımız, hiçbir zaman doğduğu ve geldiği, beslendiği toprakları unutmadı, unutamadı. Bunu da yaşatmak istedi” ifadelerini kullandı.
“BU İŞİN SİYASETİ YOK”
Birinci derece sorumluluklarının İstanbul’a hizmet etmek olduğunu aktaran İmamoğlu, “İstanbul’umuz iyi olduğu taktirde, bilin ki Türkiye’nin her köşesi iyi olur. İstanbul’umuza hep beraber katkı sunma mecburiyetimiz vardır. Ben, bu tarafını çok önemli buluyorum. Bugün hem ülke ekonomisinin hem ülkenin yaşam koşullarının ya da başka unsurlarının çok daha iyi olmasının yolu buradan geçiyor. Bunu, hep beraber emek vererek başarabiliriz. Bu işin siyaseti yok. Konu siyaset değil; siyasetin ötesinde, şehrini ve ülkesini düşünen bir anlayışla hizmet ederek hep doğruyu, hep iyiyi yapma konusunda yarışır olduğu bir alan üretebilirsek, işte o zaman hem şehirlerimiz hem ülkemiz kazanacaktır. Ben de bu yolda yürümeye çalışan bir hemşehrinizim. İstanbullu bir kardeşiniz, arkadaşınız olarak bu yolda yürüyorum. Yeni nesil anlayışın da böyle olması gerektiğini düşünüyorum” dedi.
“ŞEHRİMİZİ VE ÜLKEMİZİ İHANETLERDEN KORUMA KONUSUNDA DA MÜCADELE ETMEKLE SORUMLUYUZ”
Gençlerin beklentisinin de bu yönde olduğunu belirten İmamoğlu, “Siyasi kaos ve karmaşanın içerisinde anlamsız bir dilin, anlamsız bir kavganın, kargaşanın olduğu hiçbir ortamın fayda vermeyeceğini, en gerçekçi bir biçimde hisseden yeni nesil insanlarımızın da istediği budur. Bu manada gerçekten faydalı, şehrini, çevreyi, yaşamı, insanı, her canlıyı düşünen, her insana söz hakkı tanıyan bir biçimde İstanbul’umuza hizmet etmek istiyoruz. Bu hizmetin bütün Türkiye’ye de fayda sağlayacağının bilincindeyiz. Aynı zamanda, yaşadığımız şehrimizi ve ülkemizi tehditlerden, birtakım ihanetlerden, yapılan yanlışlardan koruma konusunda da mücadele etmekle sorumlu kişileriz; başta biz yöneticiler olmak üzere. Bu yönüyle de sürecin bize verdiği yetkiyle, kanunun bize tanıdığı alanla, her türlü mücadelemizi vermekten de çekinmeyeceğimi siz kıymetli Kastamonu Derneği’mizin tüm üyelerine, yöneticilerine, başkanlarına da iletmek isterim” diye konuştu.
BETON İSTANBUL VE METRO SORULARINA YANIT
KAS-DER üyeleri, konuşmasının ardından İmamoğlu’na birbirinden farklı konularda sorular yöneltti. Sorulardan biri, “Beton Kanal”la ilgili oldu. İmamoğlu’na, “Kanal İstanbul güzergahındaki evlerimiz ne olacak” sorusu yöneltildi. Beton Kanal’ın bilimsel tarafını konuşan ve konuşturan bir kişi olduğunu belirten İmamoğlu, “Tek bir şeyi sorgulasın vatandaşımız: Mevcut iktidar, Kanal İstanbul’la ilgili, 10 senedir, İstanbul’da bir toplantı yaptı mı? Bir çalıştay yaptı mı? Teknik insanları davet edip, kamuoyuna bir açıklama yaptı mı? İBB Başkanı olarak, defalarca, ‘Bizi davet edin, anlatın’ dedik. Kimden, neyi kaçırıyorsunuz? İstanbul, doldu. ‘İstanbul’un kuzeyine dokundurtmam’ diyerek Belediye Başkanı olan Sayın Cumhurbaşkanımız, şimdi niye kuzeyi yok etme çabasında; ben anlayabilmiş değilim. 94 yılındaki söylemlerine bakın” şeklinde konuştu.
“KİM GÖRÜR, KİM GÖRMEZ? İNŞALLAH OLMAYACAK”
“Vallahi de billahi de hepimiz faniyiz” diyen İmamoğlu, “Kim görür, kim görmez? İnşallah olmayacak. Ama ne kadar büyük bir ihanet olduğunu, hepimiz gelecek nesle, bilimsel olarak anlatacağız. Öyle yalanla, malanla hiç kimse kimseyi kandırmasın. Geçen bir bakan, ‘500 bin istihdam’ diyor. 500 bin konut duydum da 500 bin istihdam nasıl bir istihdam; anlamış değilim. Bu, acı bir durumdur. Korku tünelidir” dedi. Beton Kanal’ın bir avuç insanın “para kazanma yolculuğu” olduğunu kaydeden İmamoğlu, “temel” diye duyurulan yol ve köprü inşaatının da zaten var olan 3’ncü köprü yolunun bir parçası olduğu gerçeğini yineledi.
“SİYASİ ŞOV YAPANLARA ALDANMAYIN”
İmamoğlu, Çekmeköy-Sancaktepe-Sultanbeyli metro hattını kesen Yenidoğan-Cumhuriyet-Emek metro hattındaki çalışmaların geçici olarak durdurulmasıyla ilgili soruyu ise, “Sancaktepe’de, Yenidoğan hattını, Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi 2 kez reddetti. 7 kilometrelik bir kol ve 210 milyon dolara yakın maliyeti var. Bu tür metro hatlarına, orta ve uzun vadeli kredi bulunmadan bunların yapılma şansı yok. Şu anda orada, çalışmanın yapılacağı kuyular kapatıldı. Bu kuyular, yanlış başlanmış. Bir yerin kredisini bulursun, gider orada kuyu açarsın. Sürece Cumhurbaşkanlığı onayı verilmeden bizim kredi bulma şansımız yok. Onay verilen hatlarda gümbür gümbür çalışıyoruz. O kola da verseydi, başlardık. Orada siyasi şov yapanlara aldanmayın. Biz, ev ev broşür dağıttık” şeklinde yanıtladı.