İmamoğlu; ”Bina dikmekle refah toplumu yapamazsınız”
Üretimin önemine dikkat çeken İmamoğlu; ”Bina dikmekle refah toplumu yapamazsınız”
”İBB yardımlaşma için en doğru adrestir”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, “İBB Kurban Bayramı Faaliyetleri ve Hayvancılık Politikaları Tanıtım Programı”nda konuştu. Kurban Bayramı süresince aldıkları tedbirleri aktaran İmamoğlu, geçmiş yıllarda kayıtlara geçen olumsuz görüntülerin yaşanmaması için çalışacaklarını belirtti. İBB olarak tarım, hayvancılık, arıcılık ve balıkçılık alanlarında üreticilere verdikleri destekleri sıralayan İmamoğlu, “Bu toprakların üstüne bina dikmekle, bu milleti refah toplumu yapamazsınız. Her kırsalı olan bu tür megapoller, tarımı da destekleyerek, en yakınından sağlıklı beslenerek var olmuşlardır. Ama İstanbul’da bunun tersi olan aklı, inşallah hep birlikte tersine çevireceğiz” dedi. İstanbul Vakfı üzerinden gerçekleştirdikleri kurban bağış kampanyasına da değinen İmamoğlu, geçen yıl 13 milyon liraya yakın bağış topladıklarını aktardı. Bu yolla 130 bin eve konservelenmiş kurban eti dağıtımı yaptıklarını belirten İmamoğlu, “İBB, vatandaşlarımızın, veren elin alan eli görmediği bir mekanizmayla yardımlaşmaları için en doğru adrestir” diye konuştu
Haber Etkin / Haber Merkezi
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bayram öncesinde, “İBB Kurban Bayramı Faaliyetleri ve Hayvancılık Politikaları Tanıtım Programı”nda konuştu. Çatalca Kestanelik Köyü’ndeki İBB Muhtarlıklar ve Gıda Dairesi Başkanlığı Veteriner Hizmetleri Müdürlüğü’ne bağlı “Kestanelik Mezbahası”nda düzenlenen toplantıya; CHP İBB Meclis Grup Başkanvekili Doğan Subaşı, İBB Genel sekreter Yardımcısı Murat Yazıcı, Muhtarlıklar ve Gıda Dairesi Başkanı Ahmet Atalık, hayvan yetiştirici birlikleri yöneticileri, muhtarlar ve köylüler katıldı. İmamoğlu’nun kendisi de bir dönem hayvancılıkla uğraşan babası Hasan İmamoğlu da toplantıda İBB Başkanı’nı yalnız bırakmadı.
“DEVLETİN TÜM KURUMLARI ENTEGRE ÇALIŞMALI”
Kurban konusunun ciddiyetle ele alınması gereken bir konu olduğunu vurgulayan İmamoğlu, “Bir tanesi, vatandaşlarımız bu vazifeyi yerine getirirken vicdanen rahat olmalarını sağlamaktır” dedi. Bu sürecin, satıştan kesim koşullarına kadar iyi yönetilmesi gerektiğinin altını çizen İmamoğlu, devletin tüm kurumlarının bu anlamda entegre bir çalışma gerçekleştirmesinin şart olduğunu belirtti. Bu alanda yapılan olumlu çalışmaların yanı sıra çadır şeklinde kurulan hayvan satış yerlerinde, uygunsuz koşullarda kesimler yapıldığını kaydeden İmamoğlu, bunun önüne geçecek çalışmalar yaptıklarını aktardı. 16 milyonluk bir şehirde bu tarz düzenlemeler yapmanın önemini ifade eden İmamoğlu, İBB’nin sürecin önemli bir paydaşı olmasının altını çizdi. “Yıllardır kesim yapan ya da bu kesimleri yöneten kurumlarımız da var” diyen İmamoğlu, “Bütününün bir araya geldiği, bir fayda mekanizmasının analiz edildiği, büyük bir kısmının burada çözüme kavuştuğu bir biçimde sürecin yönetilmesi benim arzumdur. Tabii buna tek başına İBB karar ya da yön veremez” ifadelerini kullandı.
21 FARKLI BİRİMİN KATILIMIYLA “KURBAN KOMİSYONU” KURULDU
İBB olarak 3’ü Avrupa yakasında, 3’ü de Anadolu yakasında olmak üzere, toplam 6 adet yüksek kapasiteli, modern kurban kesim ve satış alanına sahip oldukları bilgisini paylaşan İmamoğlu, 21 farklı birimin katılımıyla oluşturdukları “Kurban Komisyonu”nun çok hassas bir çalışma yürüttüğünü belirtti. İstanbul’a sorunsuz bir kurban kesim sürecini yaşatmak istediklerini kaydeden İmamoğlu, “Bu çerçevede tüm kurban kesim alanlarımız gözden geçirildi. Fiziksel eksiklikleri giderildi. İhtiyaç görülen her alanda yenileme ve güçlendirme çalışmalarını arkadaşlarım hassas bir biçimde yaptılar” dedi. İBB kesimhanelerinde, sertifikalı kasap ve yardımcı hizmet elemanlarından oluşan 1000’i aşkın görevlinin 6 noktada İstanbulluların hizmetinde olacağı bilgisini paylaşan İmamoğlu, “Bayram süresince; zabıtasıyla, temizliğiyle, lojistiğiyle, sağlık veteriner hizmetleriyle, çevre temizliği ve koruma birimleriyle, teknik destek gibi alanlarda görev yapmak üzere tam 750 personelimiz sürekli sahada, kurban satış ve kesim alanlarımızda hazır bulunacak” diye konuştu.
“ATIKLARDAN ORGANİK GÜBRE ÜRETTİK”
Kurbanlıkların kontrolü, satış ve kesim alanlarının hijyeni gibi konularda gerekli tüm işlemlerin yapıldığını kaydeden İmamoğlu, atıklar konusunda da çalışma içinde olacaklarını açıkladı. Atıkların önceki dönemlerde sadece bertaraf edildiğine dikkat çeken İmamoğlu, “Farklı bir şey yaptık. Biz, özellikle yeni tarım anlayışımız çerçevesinde, bu atıkları değerlendirme yolunu seçtik. Tümden entegre olan alanlarda, tabiri caizse tek hücresi bile heba olmayan bir sistemle, hayvan kesim alanları çok faydalı bir biçime dönüştürülebiliyor. Geçen yıl Kurban Bayramı süresince topladığımız 2960 ton hayvan atığını, usulüne uygun bir biçimde olgunlaştırdı arkadaşlarım. Ve şu anda elimizde, üreticimize ulaştırmaya uygun tam 750 ton hayvan gübremiz bulunuyor. Bu; iyi tasarlanmış, iyi hesaplanmış bir dönüşümün sağlanmasıyla mümkün oldu. Böylece; bitki besleyici değeri çok yüksek bir organik gübre üreterek hem bertaraf tesislerinin üzerindeki yükü hafifletiyoruz hem de ücretsiz dağıtacağımız bu gübreyle doğal tarım süreçlerine ve üreticilerimize de katkı sağlıyoruz” bilgilerini paylaştı.
“KADERİNE TERK EDİLMİŞ MEZBAHAYI MODERNİZE ETTİK”
Denize kıyısı olan ilçelerde kan atıklarının yağmur suyu kanallarına verilmeyeceğini vurgulayan İmamoğlu, bu kapsamda izin verilen alanlar dışında kesim yapılmasına müsaade edilmeyeceğinin altını çizdi. Bayram süresince görev alacak İBB emekçilerine teşekkürlerini ileten İmamoğlu, personelin bayramlarını kutladı. Konuşma yaptı alanın Kestanelik Mezbahası içinde bulunduğunu belirten İmamoğlu, geçmiş dönemde atıl bırakılan tesisle ilgili bilgiler paylaştı. Söz konusu tesisin 2013 senesinde imar planının yapıldığını, 2014 yılında da yapımına başlandığını aktaran İmamoğlu, “Göreve geldikten bir süre sonra ziyarete geldik. Ne yazık ki atıl ve kullanılamaz haldeydi. İçindeki birçok mekanizma, bu anlamda bertaraf olmuştu. Bazen bir kısmı yanlış tercihlerle, bir nevi kaderine terk edilmiş ve de çürümeye terk edilmiş bir yapı görünümündeydi. Tabii usulüne de uygun yapılmaması da ayrı bir handikap” ifadelerini kullandı. Önceki dönemde yapılan 4 milyon lira civarındaki harcamaya, ilave 3 milyon liralık bir yatırım eklediklerini aktaran İmamoğlu, kullanılmaz haldeki tesisi, modern teknolojiyle donatarak hizmete hazır hale getirdiklerini belirtti.
“TÜM İŞLEMLER TAMAMLANDIKTAN SONRA AÇILIŞI YAPILACAK”
Babasının da bir dönem Çatalca’da hayvancılıkla uğraştığını kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:
“Dolayısıyla bu köylerde hayvancılıkla uğraşan insanların meşakkatini bilirim yani. Allah, hepinize yardımcı olsun. Büyük bir emek ortaya koyuyorsunuz. Bu tesisin de sizin ortaya koyduğunuz emeğin en sağlıklı bir biçimde, gözünüzün önünde, hemen yanı başınızda hizmetinize sunulmasının ne kadar değerli olduğunun da farkındayım. Artık bu bölgede çiftçimiz, hayvanlarını kestirmek için çok uzun mesafeler kat etmek zorunda kalmayacaklar. Bu bayramda da kurbanlık kesim alanı olarak değerlendirilecek mezbahamız. Açılışı da inşallah tüm işlemler tamamlandıktan sonra gerçekleştirilecek. Çok az bir zaman içerisinde vatandaşlarımızın hizmetine, çiftçilerimizin hizmetine sunulmuş olacak.”
“BİZİM KADAR VATANDAŞIN İHTİYACINI BİLEN BİR KURUM YOK İSTANBUL’DA”
Konuşmasında, İstanbul Vakfı üzerinden gerçekleştirdikleri kurban bağış kampanyasına da değinen İmamoğlu, geçen yıl 13 milyon liraya yakın bağış topladıklarını aktardı. Bu yolla 130 bin eve konservelenmiş kurban eti dağıtımı yaptıklarını belirten İmamoğlu, bu yıl, geçen seneki rakamın üzerine çıkmayı hedeflediklerini vurguladı. “İBB, vatandaşlarımızın, veren elin alan eli görmediği bir mekanizmayla yardımlaşmaları için en doğru adrestir” diyen İmamoğlu, “Ben iyilerimi tenzih ediyorum. Ama bazı kurumlar, bazı vakıflar, bazı dernekler vesaire vesaire; bu işlemler için talip olabilirler. Ama bizim kadar vatandaşın gelirini bilen, vatandaşın ihtiyacını bilen bir kurum İstanbul’da yok. Anlık takip ediyoruz” şeklinde konuştu. Benzer bir uygulama olan “Askıda Fatura”yı örnek veren İmamoğlu, “Böyle bir sistemi bizden daha yapacak kurum yok” vurgusunu yaptı. Anlamsız engelleme çalışmalarına rağmen alınan izinle başlatılan kampanyaya gösterilen ilgiden memnun olduğunu kaydeden İmamoğlu, sürece katkıda bulanan vatandaşlara teşekkürlerini iletti.
“İNŞALLAH YARDIM VERECEĞİMİZ İNSAN KALMASIN”
“İnşallah dua ediyorum ki; yardım vereceğimiz insan kalmasın İstanbul’da” diyen İmamoğlu, “Herkes müreffeh bir toplum şeklinde yaşasın, refah içerisinde. Mutlu olsunlar. O günleri de görmek istiyoruz. Amacımız yardımlaşmayı, yardım dağıtmayı, bir ülke politikası haline getirmek değil. Vatandaşlarımızın, milletimizin para kazandığı, ailesine, yuvasına ekmek parası kazandığı, en asgari şekilde refah seviyesi yüksek aileler biçiminde var olduğu bir günü hayal ediyoruz ve istiyoruz. Dileğimiz de odur” ifadelerini kullandı. Tarım ve hayvancılıla uğraşan çiftçilere verdikleri destekleri örneklendiren İmamoğlu, “Bu cennet vatanda, tarım ve hayvancılıkla ilgili çiftçinin mağdur olduğu, tüketicinin ürüne ulaşamadığı, parasıyla alamadığı, parasının yetmediği, bu kadar kaotik bir ortamın nasıl var edildiğini, ekonomik bilgimle analiz etmeye çalışıyorum; Bu verimli toprakların, bereket fışkıran toprakların nasıl bu hale geldiğini inanın insan anlayamıyor. Ama çözümü var. Bunu biliyoruz” dedi.
TARIM, HAYVANCILIK, ARICILIK, BALIKÇILIK…
İmamoğlu, İBB’nin tarım ve hayvancılık noktasında çiftçilere verdiği destekleri, şöyle örneklendirdi: “Tarım dairemiz, üreticimize bu sene silajlık mısır tohumu dağıttı. Dağıtılan tohum ile 60 bin ton silaj elde edeceğimizi hesaplıyoruz. Üreticimize, böylelikle 35 milyon lira değeri olan bir silajı, ücretsiz ulaştırmış olacağız. İstanbul üreticisinin, sütlerini topluyoruz. 130 bin çocuğumuza süt dağıtıyoruz. Üreticimizin ve köylümüzün toprağa küsmemesi için, üretime devam etmesi için, çeşitli birlik ve kooperatiflerimizle makine ve ekipman desteğinde bulunarak, İstanbul’un kırsalında da üretim yapıldığını ve yapılacağını gösteriyoruz. Yani bu toprakların üstüne bina dikmekle, bu milleti refah toplumu yapamazsınız. Her kırsalı olan bu tür megapoller, tarımı da destekleyerek, en yakınından sağlıklı beslenerek var olmuşlardır. Ama İstanbul’da bunun tersi olan aklı, inşallah hep birlikte tersine çevireceğiz. Tekirdağ Büyükşehir Belediye’mizin yem fabrikasında, 1200 bin ton kuzu besi yemini ürettiler. Bunu yine üreticilerimize dağıtacağız. Bunların hepsi ilk defa yapılıyor. 1000 ton civarında sığır süt yemini, 250 ton da manda süt yemi desteğini yine çiftçilerimizle buluşturacağız. Bu desteklerle, besicilerimiz bilsinler ki, İBB onların yanında, sorunlarını takip ediyor ve destek oluyorlar. Balıkçılarımıza, arıcılarımıza desteklerimizi sürdürüyoruz. İstanbul’da hiçbir ortamda vatandaşlarımızın kendisini yalnız hissetmediği gibi, tarım ve hayvancılık alanında üreticilerimizin de her zaman yanında olan artık bir belediyeleri var. Bunların hepsi akıl birliğiyle oluyor. Sizleri dinliyoruz, ihtiyaçlarınızı dinliyoruz. Bunların kırsala ve şehre olan katkılarını tespit ediyoruz ve bu yönde yolculuğumuzu belirliyoruz.”