İBB Kent Lokantası açıldı; İlk servis İmamoğlu’ndan

Example HTML page

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, ucuz ve sağlıklı yemek hizmeti sunmak üzere ilk Kent Lokantası’nın açılışını gençlerle birlikte yaptı. İmamoğlu yaşanan ekonomik krize vurgu yaparak “Biz her zaman halkımızın en ihtiyaç duyduğu anda yanındayız. Hiçbir çocuğumuz, gencimiz geliri olmadığı için aç okula gitmesin istiyoruz” dedi.

AKP döneminde Sıcak Yuva Vakfı’nın hiçbir ödeme yapmadan yıllarca genel merkez olarak kullandığı İBB’ye ait Fatih Çapa’daki binada, yeni İBB yönetimi tarafından Kent Lokantası açıldı.

Gençlerle birlikte Kent Lokantası’nı açan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ilk yemek servisini de kendisi yaptı.

4 ÇEŞİT YEMEK 29 TL

İmamoğlu yaptığı açıklamada kent lokantalarını seçim döneminde gündeme getirdiklerinin hatırlatarak “Bugün de gündemde olan ve İstanbul’un ihtiyacı olduğu noktasında ne yazık ki emin olduğumuz bir hat. Sosyal tesislerin ana üretim yerinde tüm hijyen kurallarına uygun üretilen 3-4 çeşit yemekten oluşan bir menüyü sunuyoruz. Tabldot şeklinde servisler yapılacak. Menünün fiyatı 29” dedi.

ÖĞRENCİLER VE DÜŞÜK ÜCRETLİLER ÖNCELİKLİ OLACAK

İmamoğlu, özellikle öğrencilerin ve düşük ücretli çalışılan yoğun yaşadığı bölgelerde kent lokantaları açmaya devam edeceklerini belirterek “Temel amacımız gençlerimizin, öğrencilerimizin güvenilir ve hijyenik, ucuz gıdaya erişebilmelerini sağlamak. İlave olarak çalışan işçiler var. Özellikle İkitelli, Bağcılar, Sultanbeyli gibi böyle sanayi yoğun olan noktalarda mekanlar üreteceğiz. Çapa’da bulunduğumuz yer itibariyle aslında eğitimin çok yoğun olduğu bir bölge. Bu salon 80 kişi kapasiteli. Bütün lokantalarımızda çalışanlarımızı özellikle kadın tercih ediyoruz” diye konuştu.

“KİMSE OKULA AÇ GİTMESİN”

“Biz her zaman halkımızın en ihtiyaç duyduğu anda yanındayız” diyen İmamoğlu şöyle devam etti:

*Ama ekonominin insanları bu kadar zorladığı anların, yoksulluğun, işsizliğin çok konuşulduğu süreçlerin de bir an önce sona ermesini ve bitmesini istiyoruz.

*Bizim hiçbir çocuğumuz, hiçbir gencimiz, geliri olmadığı için aç okula gitmesin istiyoruz. Ailelerimiz böyle bir sorunu ve sıkıntıyı yaşamasın istiyoruz.

*Bütün bunların temel çözümü ülkenin iyi bir ekonomi yönetimine ve sürecine kavuşmasıyla mümkün.

*Ama biz şu anda bir yarayı belki iyileştiremiyoruz ama pansuman etmek, hayatın sürdürülebilirliğini sağlama noktasında çocuklarımızın, gençlerimizi ve özellikle düşük ücretli çalışan emekçilerimize yakın noktalarda kent lokantalarımızı açarak onlara  hijyenik, kaliteli, fiyatı uygun  yemek erişimini sağlamış olacağız.

İKİNCİ KENT LOKANTASI BAĞCILAR’DA AÇILACAK

İkinci kent lokantasının Bağcılar’da açılacağını hazırlıkların tamamlanmak üzere olduğunu duyuran İmamoğlu “Diğer noktalarla ilgili arayışlarımız sürüyor. Özellikle okulların, üniversitelerin açılacağı eylül-ekim aylarında daha etkin bir biçimde yeni yerleri de açacağımızı İstanbul’daki hemşerilerimize,  halkımıza duyuruyoruz” dedi.

“ONUN KISMETİ VE EKMEĞİ BAŞKADIR”

İmamoğlu’na kent lokantaları ile ilgili yapılan “Belediyenin işi lokanta açmak değildir, ucuz yemek esnafı olumsuz etkiler, haksız rekabet yaratır” eleştirileri soruldu.

İmamoğlu, şu yanıtı verdi:

*Hayır öyle bir sorun yok. Çünkü burayı tercih edecek olan insanlar bizim insanımız. Onların vicdanına, ihtiyacı olduğunu biz güveniyoruz ve inanıyoruz.

*Henüz açıklamadık ama ileride bazı iyi kalpli insanlarımızın burada bazı öğrencilerimize destek sağlayabileceği imkanları da düşünüyoruz.

*Belki de burada gelip yemeğini yiyecek arkadaşlarımıza haberi olmadan o gün bir başkası onun yemeğini ısmarlamış olacak.

*Biz insanlarımıza güvenelim. Ben lokantacılık yaptım. 9-10 mekanım oldu. Onun kısmeti ve ekmeği başkadır. Böyle yerlerin kısmeti ve ekmeği başkadır.

*Bizim burada sunduğumuz şey belli. 3-4 çeşit menüyle beraber çocuklarımıza, gençlerimize ve ihtiyacı olan insanlara 29 TL’ye yemek sunuyoruz.

*Buraya gelenlerin de ihtiyacı olduğu için geldiğini bilmemiz gerekir. Biz o anlamda vatandaşımıza güveniyoruz.

“ÖYLE VAKIFLAR VARKİ….”

Lokantaya dönüştürülen binanın önceki dönemde bir vakfa tahsis edilmiş olduğunun hatırlatılması üzerine de İmamoğlu, şöyle konuştu:

*Biz kamu yararına olan bütün işlere talibiz.

Kimiz biz?

16 milyonun sahibi olduğu İstanbul Büyükşehir Belediyesi. Vakıf deyince bütün vakıfları zan altında asla bırakmak niyetinde değilim.

*Ama ne yazık ki toplum tarafından güven duyulmayan, bir aileyi, salt başka kavramları,  siyaseti hatırlatan ve de özellikle de bundan da geri durmayan…

*Yani öyle vakıflar var ki;  siyasi parti adına ya da iktidar adına en derin mesajları vermekten geri durmayan vakıflar var.

*Onlar faaliyetlerini gitsinler kendi imkanlarıyla yapsınlar. Ama burası İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin hizmet noktası.16 milyon insana ait.

*Bu bağlamda yanlış  algılar üreten ve tek taraflı bir bakışla ne yazık ki bazen toplumu bölen, bu tür kurumlara dönük eğer İBB’nin kullanılan yerleri varsa geri alacağız. Almak için mücadele edeceğiz.

*Oraları dönüştüreceğiz. Bunun adı yurttur. Bizim yurdumuz olsun. Bunun adı lokantadır. Bizim lokantamız olsun. Bunun adı başka bir şeydir. Bizim olsun. Biz kimiz? 16  milyon İstanbullu.

İmamoğlu, açıklamasının ardından gençlerle birlikte öğle yemeği yiyerek sohbet etti ve fotoğraf çektirdi.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir