GÜRSEL KARACA’NIN YÜREĞİMDEN İZLER KİTABI’NIN TANITIMI YAPILDI
6. Yıl önce sonsuzluğa uğurladığımız Gazetemizin yazarı Gürsel Karaca’nın vasiyeti üzerine ailesi tarafından derlenip şiirleri ve yazıları kitap haline getirilerek gelirinin ‘’KIZ ÇOCUKLARININ OKUMASINA’’ aktarılacak olan ‘’YÜREMİMDEN İZLER’’ kitabının tanıtımı Ailesi, sevenleri ve okurlarını katılımıyla 24. Nisan 2022 Pazar günü Eyüpsultan Belediyesi Kültür Sanat merkezinde gerçekleşti.
HABER ETKİN / HABER MERKEZİ: Ramazan YİĞİT
Yazarımız Gürsel Karaca’nın ‘’Yüreğimden izler’’ Kitabı karanlığın ucundaki bir ışık gibi dünyamızı aydınlatmaya ve yeni umutlar yeşertmeye devam edecek.
‘’Yüreğimden İzler’’ Kitabıyla ölümsüzleşen Yazarımız Gürsel Karaca’nın ‘’YÜREGİMDEN İZLER’’Kitabının tanıtım toplantısına; CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP Tokat İl Başkanı Çağdaş Kurtgöz, CHP Sivas İl Başkanı Yılmaz Coşkun, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, CHP İstanbul Millet Vekili Özgür Karabat, CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu, Eyüpsultan Belediye Başkan Yardımcısı Cevdet Yıldız, CHP Eyüpsultan İlçe Başkanı Doğan Sarıtaş, CHP Esenler İlçe Başkanı Bülent Ütebay, CHP İl Başkan Yardımcısı Güler Cevahir, CHP Önceki dönem İlçe Başkanları Safi Karayalçın ve Mehmet Sevim, CHP Eyüpsultan Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Zülfü Çakar,
CHP Eyüpsultan Belediye Meclis Üyeleri Binali Özgül, Ramazan Güven ve Sema Balcı, CHP 2014 Belediye Başkanı Adayı Ferzan Özer, CHP 2019 Belediye Başkanı Adayı Emel Bilenoğlu, Bölgemizin Sevilen iş ve siyaset insanı ‘’Başboğa Branda AŞ.’’ Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Başboğa, İş ve Siyaset insanı ‘’Birlik Turzim Sahibi Ali Usal, Pimak Grup Yönetim Kurulu Başkanı İş insanı Rıza Ergül, Eyüpsultan Tokatlılar Derneği Başkanı Cuma Ergül, İş ve Siyaset İnsanı Ömer Kutlu, EYT dernekler Federasyonu Genel Başkanı Gönül Boran Özüpak, AK-DOĞU İş Adamları Derneği Başkanı Hadi Işık, Alibeyköy Pir Sultan Abdal Cem Evi Başkanı Hüseyin Güzelgül, Güzeltepe Pir Sultan Abdal Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Abuzer Çetinkaya, Güzeltepe Mahalle Muhtarı Ulaş Fidan ve çok sayıda STK, siyasi Parti, Deernek yönetileri Ailesi ve okurları katıldı.
Gürsel Karaca’nın ”Yüreğimden İzler” Kitabının tanıtım etkinliğinin sunumunu Ali Elvin Gerçekleştirdi.
Yüreğimden İzler Kitabı ile ölümsüzleşen Gazetemiz Haber Etkin’in Yazarı Gürsel Karaca’nın Kitabının tanıtım toplantısında CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karabat, CHP Sivas Millet Vekili Ulaş Karasu, Eyüpsultan Belediye Başkanı Cevdet Yıldız, CHP Eyüpsultan İlçe Başkanı Doğan Sarıtaş, Arkadaşları Emircan Zorlu ve Tolga Zorlu, Aileden Sibel Karaca ve Suzan Karaca ”Yüreğimden İzler” kitabıyla ölümsüzleşen Gürsel Karaca’yı anlatan yaşanmış anılarını yada şiirlerini, yazılarını okuyarak paylaştılar.
Aydın Elvin’in Sunumuyla GÜRSEL KARACA;
Bu güzel anıya sizler de tanıklık etmeye buraya kadar geldiğiniz için çok teşekkür ediyorum iyi ki varsınız.
Hepiniz hoş geldiniz…
Hani bir söz vardır ya oğlunu okut ülkeni kurtar. Kızını okut dünyayı kurtar.
Biz olmazsa olmaz eğiti, eğitim dememiz gerekiyor. Özellikle de kız çocuklarımızın eğitimine daha çok önem vermemiz gerekiyor aileler olarak. Sizler de bunun ne kadar önemli olduğunu bildiğiniz için buralara kadarda geldiniz. Tekrardan çok teşekkür ediyorum iyi ki varsınız.
Tabi ki bu günkü buluşmamız farklı bir anlam taşıyor. Önemi büyük. Yakinen de tanıdığım çok değerli bir insan, o sadece şuanda aramızda olmayabilir ama bir yerlerden bizleri izliyor ve dinliyordur. Çünkü bu gün bir kez daha onu yaşatıyoruz burada.
Aslın da o kendi kendini yaşatıyor. İnsanlar o kısacık hayatta kendileri adına bir şeyler bırakabilmişlerse ölümsüzleşmiş demektir. Kendisinden bura da bahsedeceğim ama tahminim almış olduğu notlarla yazmış olduğu o sözlerin tamamı bu gün sizlere tanıtacağımız o kitabın içerisinde arkadaşlar.
O anlamda Gürsel Karaca hiçbir zaman aramızdan ayrılmayacak bu günde olduğu gibi birçok günde hep anacağız.
Romantik sol dan yana az çok yazarçizer. Gürsel Karaca 13 Eylül 1981 tarihinde İstanbul da dünyaya geldi. İlk ve Orta öğrenimini İstanbul da tamamladı. Lisans eğitimini 2005 yılında Kadir Has Üniversitesinde Uluslararası bölümün de bitirdikten sonra yine yüksek lisans eğitimini aynı üniversitede Uluslararası ilişkiler ve küreselleşme anabilim dalında tamamladı. Lisan eğitiminin ardından çok sevdiği aynı zamanda aile içi kıraathanede çalıştı bu süre içinde yine boş durmadı bölgesin de yaşadığı ilçesinde yerel gazetede gündeme ilişkin köşe yazıları yazdı. Hiçbir zaman boş durmayı sevmiyordu. Yaşamı süresinde her yaşadığı şeyi not alarak anılarına katıyordu. Bu anlamda bu çalışmış olduğu genel gazeteler de dahil olmak üzere yazılarının hepsini gözü gibi baktığı kütüphanesinde saklıyordu.
Hayat aslında çok uzun gibi görünüyor ama çok kısadır. Bu kısacık hayatta bizlerde Gürsel Karaca gibi yarının insanlarına yarının geleceğine bir kitap bırakabiliyorsak ne mutlu bize.
Yine bu süreçte tabi ki hayat istediğimiz gibi gitmiyor bazen. O güzel kütüphanesinde güzel şiirlerini yazılarını kaleme aldıktan sonra 30 Nisan 2016 bir kez daha yad ediyoruz.
Birçok programlar sundum bu kadar heyecanlandığımı sesimin bu kadar titrediğini hiç hatırlamıyorum. İyi kadar kötü de var. Karanlıkta var ışığı da sevmemiz gerekiyor. Beyaz Kadar Siyahı da sevmemiz gerekiyor. Acıyı da tatlıyı da sevmemiz gerekiyor. Biz insanoğlu bunların hepsini irademizde taşıyabiliriz.
Ben kim miyim? Gürsel Karaca.
Zonguldak da maden ocağın da işçi Hasan, oynı ocaktan can veren Hasanın can dostu Ali’yim, Kapatılan SEKADA işsiz kana Sinan’ım, Deri Fabrikasın da çalışan emekçi Cafer’im, kriz bahanesiyle işten atılan Kemal’im.
Ben kimmiyim? sabahın beşinde ucuz ekmek için uyanmış nineyim, Emekli maaşı için kuyrukta can veren Nuri dedeyim, üç kuruş aylığı çok görülen öğretmen Sibel’im.
Zenginin çerez parası asgari ücretlere ev geçindiren Mustafa’yım, Demokratik bir ülkede özgürce karar veremeyen hakim Memet’im.
Ben kimmiyim? Bıyıklar yeni terlemiş simitçi Selçuk’um, okul zamanı gelmiş bir türlü okul yüzü görememiş ayakkabı boyacısı Umut’um, Pazar, Pazar dolaşan pazarcı Cemalettin’im, zabıtadan kaçmaktan anası ağlayan işportacı Selami’yim, Sokakları ev yapmış kendi adını bile unutmuş kimsesizim.
Ben kimmiyim? Çocuğu bir gecede kaybolmuş Cumartesi Anneleriyim, Serseri Kurşunla hayatını kaybetmiş faili meçhulüm, Sivas da yakılan 32 canım, Kahpece öldürülen Mumcularım, Öldürdükçe susturulamayan çoğalan kalemim, İşkencede sol kaşı açılmış tehlikeli adamım.
Ben kimmiyim? Filistin de sömürgecilerle mücadele eden gerillayım, Kosova da Sırplara karşı çarpışan savaşçıyım, Rusyada aç kalmamak için köpek yiyen üniversite öğrencileriyim, Afrika da yaşayan mücadelesini veren inci dişlerin zenci dostu, Okyanusların ötesinden özgürlük için çırpınan yürekleri.
Ben kimmiyim? Mazide yüreği Munzur da kalmış Hasret Gültin’im, Karanlığa inat yükselen güneşim, Tüm dünyaya yetecek kadar barış güverciniyim, Kan kokan silahların yanında barış silahıyım, Barışı simgeleyen yeşil zeytin dalıyım, İşkencelere karşı ayakta duran özgürlük mücadelesi verenim,
Ben kimmiyim? Gürsel Karaca. Diye tarif etti.
Suzan Karaca’nın anlatımından Gürsel Kara;
Bu gün 6 yıl önce hastalı nedeniyle aramızdan ayrılan abim Gürsel Karaca anısına, onun hayalini gerçekleştirmenin mutluluğunu paylaşmak için buradayız. Ailem, sahsım ve Abim Gürsel karaca adına hepinize çok teşekkür ederim.
Yaşamla ölüm arasındaki çizgi bazen çok incelebilir. Bu çizgide yaşanan hayatlar vardır. Emek, emek büyütülen sevgiler vardır. Abim Gürsel Karaca yazılarında büyüttüğü sevgiyi ve aşkı anlatmaya çalışmış. Her zaman gülen gözlerin arkasında ki hüznü sayfalara dökmeye çalışmış. Sayfalara döktüğü yazı ve şiirlerini tıpkı bu gün olduğu gibi kitaba çevirmek ve memleketi aydınlığa ulaştıracak kız çocuklarının özgürleşmesi, ayakları üzerinde durabilmesi ve geleceklerini kendi kararlarıyla kurabilmeleri için kullanmak istemekteydi.
Ömrümüz aslında o kadar kısa ve anlamlıymış ki hüznü yaşadıklarımızın bize yetmemesidir.
Abi biliyorum görüyorsun. Bizim her zaman olduğu gibi arkamızdasın. Sırtımızı yasladığımızda dayanabileceğimiz bir gücümüz var. Sen hep var oldun. Hep var olacaksın. İyi ki hayatımızdan geçtin koca yürekli insan. Şu an bize gülerek baktığını görebiliyorum. Umarım amcamla beraber kol kola durup hayallerini seyir ediyorsundur.
Bense sana vermiş olduğum sözü tutmanın huzuru ile kucaklıyorum seni.
‘’Yüreğimden İzler’le’’ umarım hayallerine istediğin gibi dokunabilmişizdir. Hepinize çok teşekkür ederim tekrardan dedi.
Yüreğimden İzler Editörü Derya Erzurumlu’nun anlatımında Gürsel Karaca;
Bir ağacın son yaprağı gibi düştüm hayatın kollarına. Yer bakır, gök turuncu, yapraklar sarı yeşil.
Oysa farkında değiliz doğduğumuzda ölüm sayacımızın da çalıştığının. Her sabah uyanırken sona bir gün daha yaklaştığımızın.
Sevgili Gürsel Karaca’nın dostları hoş geldiniz.
Bu gün hep beraber burada Gürsel Karaca’nın hayaline şahitlik etmek için toplandık.
O hayattayken bizim yolumuz keşişmedi ama bir yazar olarak insanın içerisine eğer yazma sevdası düştü ise nasıl hissettiğini ben dnun adına hissediyorum nasıl bir şey olduğunu. Biz beraberce Suzan Karaca, Sibel Karaca. Emircan zorlu’yla beraber bana geldikleri böyle bir projemiz var. Nasıl yaparızı konuştuk. Elimin erdiğince ve gücümün yettiğince yanlarında olmaya çalıştım. Şayet kendisi ayakta olsaydı tanışmış olsaydım çok güzel sohbetlerimizin olacağını düşünüyorum.
Sevgili spiger arkadaşımızın da dediği gibi bu gün elimizde tuttuğumuz kitap Gürsel Karaca’nın ikinci hayali. Kız çocuklarını okuması için bir gün bir kitap çıkaracağım ve gelirini kız çocuklarının okuması için bağışlayacağım dediği için, ikinci hayalide sizlerin sayesinde gerçekleşmiş olacak.
Yine de bir düş vedası olsun istedim. Benden sonra baktıkça güzel hatırlanayım diye, Hani kim bilir bir kız çocuğuna umut olur yazdıklarım, Bir defter, Bir kalem, düşer belki de bir öğrencinin nasibine, Yada bir sevda şiiri, Kavuşamayanları hayata erken veda edenlerin niyetine.
Hepinizin yüreğinin güzel olduğunu biliyorum. Çıkarken Alacağınız her kitabın bir kız çocuğuna ulaşacağını bilmenizi istiyorum.
Ve geldiğiniz için hepinize çok kok teşekkür ediyorum dedi.
Sibel Karaca’nın anlatımından Gürsel Karaca;
Kalemin konuştuğu bu güne hoş geldiniz.
Seni yazıyorum seni, Şair yüreğine, İlmek, ilmek işlediğim her bir satırda hissedecekler seni.
Evet bu kitap elinizdeyse onun kalbi, aklı, fikri şu an sizin avuçlarınızda demektir.
Kaybettiğimizi sandığımız koca yüreklimiz hepimizin evinde, iş yerinde, otobüs, metroda, tatilde, okul çantalarınızda, fakülte sıralarında ve okulların tozlu sınıflarında demektir.
Tam da onun istediği gibi, tamda olmak istediği yerde demektir.
Görüyorum mutluluktan nasıl da uçtuğunu, Duyuyorum işte buna içilir dediğini, Senin elinde kadehin, Bizim elimizde senin hayallerin, Selam olsun seni anlamaya çalışan güzel insanlara, Selam olsun bu yolda bizi yalnız bırakmayanlara.
Bir gazete manşetinde görmüştüm sen gittikten sonra, Gürsel Karaca sonsuzluğa uğurlandı, Sen şimdi sonsuz oldun senin sonsuzluğuna dedi.
Tolga zorlu’nun anlatımından Gürsel Karaca;
Abiden ziyade bir dost, tatil arkadaşı ve yol göstericiydi. Onunla sohbetlerimiz de ben onun sessiz çığlığını hep duyardım. Abim yeri geldiğinde adaletsizliğe karşı isyan bayrağını en önde taşıyan cesur bir yürek, yeri geldiğinde naifliğin verdiği verdiği kibarlığından vaz geçmeyerek bunu şiirlerine yansıtan romantik bir şairdi.
Klasikleşmiş tatil sohbetlerinin birinde ben bu dünyadan gitsem ne olacak ki sevdiklerim üç gün yasımı tutar sonra unuturlar demişti.
Gürsel abim ön görülerinde hep haklı çıkardı ama bu sefer yanıldı. Biliyorum bu gün bizi bir yerlerden izliyorsun ve sen aramızdan ayrılalı 6 sene oldu. Burada ki dostların ailen değil üç gün, 6 yıl, 60 yıl geçse bile senin şiirlerini dostluğunu abiliğini unutmayacak.
Bir gün mecburen gidersem bu iz kalır bu sıradan adamdan… Gürsel Karaca- teşekkür ederim dedi.
Vasiyetimdir size: Bir şiirde bulursanız beni, papatyalarla birlikte gömün.
Üstat Emircan Zorlu anlatımıyla Gürsel Karaca;
Öncelikle hepiniz hoş geldiniz. Gürsel abimin seslendirdiği şiir, benim şiirim 12 yaşında yazdığım bir şiir.
Bana mesaj attı bir gece vakti, Emir sana bir hediyem var. Tamam abi bir ara yanına gelirim çok teşekkür ederim dedim. Yok şimdi göndereceğim dedi ve bu ses kaydını gönderdi bana dinledim benim için hayatım boyunca unutamayacağım bir anı bu.
Başka anıları da var unutamayacağım. Bunlardan bir tanesini daha anlatmak istiyorum size. Abim kahveden saat 2 de paydos ederdi bir gün yanına gittim öylen vakti dedi ki daha 12-13 yaşındayım emir sen hiç kitap aldın mı kitapçıya gidip yok abi dedim. Tamam dedi bu gün sana ilk defa kitap alalım dedi. Atladık şişhane minibüsüne Beyoğlu’na kitapçıya gittik kitapçıda dolaşıyoruz. Ben bakıyorum ama ne yazar bilirim, ne roman bilirim. Ben küçüğüm daha. Sonra dedim abi ben bilmiyorum hangi kitabı alacağımı hangi kitabı alabilirim ki dedim. Abim orada hayatım boyunca unutamayacağım bir ders verdi bana orada. Emir ben sana söylemem hangi kitabı alacağını dedi. Sen kendin seç dolaş kitabın kapağına bak, arka tarafında ki yazısına bak, içine bak sen kendin bulacaksın hangi kitabı alacağını. Ben kendi fikirlerimi sana enpoza etmek istemem dedi. Ve bu bana abimin bıraktığı en büyük nasihatlerden biriydi.
Abim böyle bir insandı.
Bunun gibi daha çok şey vardı. Derin bir insandı benim çok iyi bir dostumdu. Ben 12 yaşındayken en iyi arkadaşım dostum Gürsel abimdi. Onun kütüphanesine hayranlıkla bakardım giderdim ben büyülerdi. Çocukluğum da masal abimin kütüphanesiydi benim için.
Yaşam demek benim için etki demektir.
İz bırakmaktır.
Gürsel abim de bende çok, çok güzel izler bıraktı.
Benim en iyi dostumdu o 17 yaş büyük olmasına rağmen bir çocuğun en iyi dostu kendinden 17 yaş büyük biri olamaz ama benim oldu.
Benim için Gürsel abim çok, çok değerliydi. Onunla yaptığım muhabbetleri özlüyorum. İyi ki de yapmışım diyorum o muhabbetleri.
Hepinize çok teşekkür ediyorum ve güzel günler diliyorum dedi.
Doğan Sarıtaş’ın anlatımıyla Gürsel Karaca;
CHP Eyüpsultan İlçe Başkanı Doğan Sarıtaş bir zamanlar Gürsel Karaca ile birlikte görev yaptıkları anılarından yola çıkarak şu ifadelere yer verdi; Gürsel bir kez daha bizleri burada toplayarak öğretilerine devam ediyor.
Ben o dönem gençlik kolu başkanı iken Gürsel benim en iyi başkan yardımcımdı. Gürsel’e görev verdiğinizde gözünüz arkada kalmaz o görev en mükemmel şekliyle yerine gelirdi. O nedenle Gürsel’in yokluğunu bu gün hissedebiliyorum. Yaşam çok kısa hiç kimseyi üzmeye kırmaya değmez dostlarınızla birlikte olun onlarla konuşun sohbet edin zamanı iyi kullanın. Ben Gürsel’in bir arkadaşı olarak bu gün buraya gelen bu güzel vasiyete destek ve tanıklık eden herkese teşekkür ederim dedi.
Eyüpsultan Belediye Başkan Yardımcısı Cevdet Yıldız’ın anlatımından Gürsel Karaca;
Anne ben ölüyorum sesimi duymuyorsun,
Anne ben söylüyorum görmüyorsun,
Anne ben ölüyorum bilmiyorsun,
Anne ben ölüyorum söylemiyorsun,
Bu şiirde ben ilk okuduğum da kendi Annemi gördüm.
Yaklaşık birkaç ay önce Annem vefat etti, orda diyor ya ‘’Ben ölüyorum söylemiyorsun’’ Anneme diyorum ki rahatsız yatıyor. Anne şunu yermişin bunu yermişin, şunu yapalım, bunu yapalım Annem dedi ki bana oğlum sen ne diyorsun bana ya. Ben sana diyorum ki ben ölüyorum sen hala şunu yapayım, bunu yapayım dedi bana hiç bir şey yapma. Onun için burada da kendimi gördüm Annemi de tekrar rahmetle anıyorum. Tekrar Gürsel kardeşimim bu hayırlı hizmetinde kız çocuklarına bağışlanan gelirinden dolayı da ‘’Karaca ailemizi’’ Anıl, Suzan, Sibel’i o kadar geniş bir kadro var ki bu kitabın arkasında ben emeklerinden dolayı tekrar tebrik ediyorum. Böylesi güzel bir organizasyona katılımınızdan dolayı da hepinize teşekkür ediyorum dedi.
CHP Sivas Milletvekili Ulaş Karasu’nun anlatımında Gürsel karaca;
Benim kendisi ile bir anım olmadı. Ama kendisi ile sohbet etmeyi çok isterdim. Kitabından ve arkadaşlarının anlatımından gördüğüm kadarıyla bizleri bu güzel ana tanıklık etmek için toplayan Gürsel Karaca geleceğe dair umut olmaya devam ettiğini görebiliyorum dedi.
CHP İstanbul Milletvekili Özgür Karbat’ın anlatımında Gürsel Karaca;
Hayatın önemli bir kısmının da duygu olduğunu tanımaktayım. Biz siyasetçiler hep koşturmaca saat 11.00 burda, Saat 12. Şurda, Akşam şurada program var, hep böyle bir hesap koşturuyoruz. Bu sistem belki bizi kendimize biraz da yabancılaştırıyor. Gürsel kardeşimiz kardeşimizi dinlerken insanın başka bir tarafını da hatırladık bu vesile ile.
Hayatın bir tarafı vicdan, bir tarafı merhamet, çoğu zaman duygu Gürsel’e bu konuda çok teşekkür ediyorum bu vesile ile onu sevenlere de teşekkür ediyorum bizi buraya getirdiler hayatın başka bir yönünün olduğunu da bizlere anımsattılar. Çok teşekkür ediyorum.
Tabi ki ben de Gürsel’e çok yakın çalışmadım bu toplantıdan önce görüştüm sevgili ilçe başkanım Doğan Sarıtaş yakın arkadaş olduklarını kendisiyle ilgili bir not yazdığını söyledi. Ben de ondan izin alarak okumak istedim. Sana hep güzel şeyler anımsanacak. Gençlik kollarında görev yaptık birlikte sorumluluk aldı, görev aldı, abilik yaptı gençlere yoldaş oldu. Sevdi herkesi bence sevdirdi herkese kendini. Derdin varsa anlat ona. Sırrın varsa anlat ona. Yoldaşlık nasıl yaşanır benim hayatım da ki örnektir Gürsel. Hemen kızmaz, küsmez sabrı iyidir ve o sakin tavrıyla yapıcı tutumu çözer birçok sorunu.
Ama bir şeyler iyi gitmedi iç dünyasında. Dünyanın acımasız düzenine isyan etti içten içe. Belki gitmek istedi uğraşamam sizinle artık dedi. Keşkeler bitti artık. Fakatlar bitti artık. Belki bir uçurtma oldun belki bir martı.
Teşekkürler Doğan. Teşekkürler Gürsel dedi.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun anlatımıyla Gürsel Karaca;
Kimi zaman ölümleriyle, kimi zaman öldükten sonrada bu dünyanın bu evrenin yüzü suyu hürmetine dönmelerine vesile oluyorlar. Dolayısıyla Gürsel tanıyan yol arkadaşları söylediler bizi bu gün aslın da evet Gürsel’le ilgili anmak hatırlamak kısmı evet. Ama biz Gürsel’den öğrendiklerimiz ve geleceğe aktaracaklarımızla birlikte tam da siyaset bu aslında, politika bu, evrensel bakış kimi zaman şiiriyle yansıttığını, kimi zaman kendisinden küçük arkadaşına kitap alırken ben senin ne alacağını dikte edemem sen karar ver değişiyle bu dünyanın, bu evrenin evrenselleşmesine, güzelleşmesine, eşitliğe Gürsel yaşamıyla da, öldükten sonrada, hala katkı sunmaya devam ediyor.
Bir kere bu tespiti yapmazsam eksik kalır.
Ben kendi adıma bu gün göz yaşım yok benim. Ümit Kaftancıoğlu ölümününden önce vermiş olduğu sesli mesajında şunu şöylemişti. Ölümümden sonra kimse gözyaşı dökmesin bir sinemaya gidin. Bir parka gidin. Çocuklarla sohbet edin demişti. Çünkü dünyanın yüzü suyu hürmetine olan insanlar ve onları tanıma sansına erişen bizler aslında onların isimleri Gürsel olur, Ümit olur, Ayşe olur hiç fark etmez. Bizler onlardan ölümlerinden sonrada öğrenmeye devam etme buluşmalarımız. Onun için ben bu gün göz yaşımı değil ama Gürsel’in yaptıklarıyla, mücadelesiyle, inandıklarıyla, geleceğe taşıma hep beraber aktarma zorunluluğu üzerinde bu gün burada olmazsam eksik kalırım diye hissetmiştim.
Özel insanlar özellikleriyle de her hangi bir özellikleri olduğundan değil.
Evrensel oldukları için.
İnsan sevgisini yüreklerinde hissettikleri için.
Kim olursa olsun eşit oldukları için.
Ahlaklı oldukları için.
Ve bu toprakları bu toprakların insanlarını çok sevdikleri için. Zaten böyle oluyorlar. Başta abisi olmak üzere Bilal abi ve bütün aileye sonsuz minnet duyuyorum. Böylesi bir emeğin geleceğe aktarılmasına vesile oluyorlar yaşlı gözlerle. Gürsel’in arkadaşlarına olmayı hak ettikleri ve geleceğe de aktarmaya vesile oldukları için minnet duygularımı belirteyim.
Belediye Başkan yardımcımıza ev sahipliği yapıp böylesi bir buluşmaya kolaylaştırıcı oldukları için teşekkür ediyorum.
Aslında bir bu gün Gürsel’in yaşamından birçok şeyi öğrenmek üzere gelmiş olduk. Ve ben şuna inanıyorum ki insanlar elbette doğanın gereği bir gün öleceğiz. Ne şekilde öleceğimizi hiç birimiz bilmiyoruz.
Ama benim inandığım bir şey var ki insanın kendisi yaşamsa kendisini yaşamla özdeşleştirip yaşama dair mücadele veriyorsa eğer yaşamı yok etmek mümkün mü.
O zaman ölüm olsa bile insanı yok edemezsiniz.
Ölümün tek yolu sizi hatırlayacak tek bir kişinin bile olmayışıdır.
Siz bu şekilde yaşamış ölümünden sonra düşüncelerini çoğaltmış ve şu kitapla da hakikatten kutluyorum katkı sunanları.
Hele ki Kız çocuklarının eğitimi için düşünülerek bu kitap oluşturulmuş ise bence Gürsel sonsuza dek yaşayacak.
Biz yaşarken ölmüş olanların yaşam sevincinde buluşturmayı Gürsel’den öğrendiklerimizle hep beraber sağlayacağız dedi