Ferzan Özer: Mahalle yanarken saç taramak
Siyasetin beyefendisi olan, Genel Başkanım merhum İsmail Cem’le siyasi çalışma yaparken, benden saçını taramak için tarak istemiş, sonra beraberce gülmüştük… (bende bir tane bile saç yok)
Bugüne kadar ağır siyaset hiç yapmadım, Ankara bunu gayet güzel yapıyordu ve ödülünü de aldı,
CHP birinci parti.
Dünya ve Türkiye’nin ekonomisinin zorlu bir dönemden geçtiği ve uluslararası arenada yön değiştirdiği bir süreç yaşanıyor.
Özellikle, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) olan yöneliminden uzaklaşıp BRICS gibi oluşumlara yönelmesi tartışılmıyor bile.
Muhalefet partileri, özellikle ana muhalefet, mevcut ekonomik ve siyasi gelişmelere karşı “cılız” bir sesle tepki veriyor. “Bizim yönümüz AB” bütün tepki bu kadar.
Muhalefet partilerinin, hükümetin dış politika kararlarını (örneğin BRICS’e üyelik başvurusu gibi) eleştirmesi veya tartışması gerekirken, bunun yerine iç tüzük ve yönetmeliklerle uğraşması doğru mu?
Küresel ekonomik resesyon beklentileri, dünya ekonomisinin belirsizlik içinde olması gibi durumlarda ülkeler dış politikalarını ve ekonomik stratejilerini gözden geçirir. İktidarı buna muhalefet zorlar. Yönetmelik hazırlamaz.
Muhalefetin, halkın yaşadığı ekonomik zorluklar ve hükümetin dış politika değişimlerine karşı daha net ve güçlü bir duruş sergilemesi gerek
Her ne kadar parti içi tüzük kurultayları ve yönetmelik çalışmaları parti içi demokrasiyi güçlendirmek için önemli olsa da, ülke genelinde yaşanan ekonomik ve siyasi krizler karşısında bu çalışmaların zamanlaması doğru yapılmalı, daha acil konulara odaklanılmalıdır.
Yapılacak tüzük değişikliği tam uygulanacak mı?
Değişsek de, değişmemiş ve niyeyse değiştirilemeyen Siyasi Partiler Kanunu değişmelidir.
Çünkü ;
Yangın yerindeyiz, benim partim çok değerli!
Ferzan ÖZER
ferzan@ferzanozer.com.tr