Eyüpsultan ve İBB Meclis Üyesi Av. Kıymet Kaya Koçak: ‘’Yoksulluğu, adaletsizliği ve hukuksuzluğu, Türkiye tarihinden silmeye kararlıyız…

Example HTML page

CHP Eyüpsultan ve İBB Meclis Üyesi Av. Kıymet Kaya Eyüpsultan Belediye Meclisi Aralık ayı birinci bileşiminde konuştu, AKP Meclis üyeleri yerinde oturamadı, sürekli sözlü müdahalede bulundular.

Eyüpsultan Belediye Meclisi 9’uncu seçim 2’nci toplantı dönemi Aralık ayı 1’inci Bileşimi Meclis Başkanvekili Şanal Egemen Cantimur Başkanlığında gerçekleşti.

Gündem maddelerinin ilgili komisyonlara havalesinin yapıldığı toplantıda 5 Aralık 1934 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin kadınlarının pek çok ülkedenaha önce seçme ve seçilme hakkını kazanmasının 91’inci yıldönümü dolayısıyla, CHP Eyüpsultan ve İBB Meclis Üyesi Av. Kıymet Kaya Koçak bir konuşma gerçekleştirdi.

Av. Kıymet Kaya Koçak yapmış olduğu konuşmasında; ‘’Yoksulluğu, adaletsizliği, hukuksuzluğu Türkiye tarihinden silmeye kararlıyız dedi.

Av. Kıymet Kaya Koçak konuşmasının devamında şu ifadelere yer verdi;

Sayın Başkan, değerli meclis üyeleri, bizleri ekranları başında izleyen kıymetli Eyüpsultanlı komşularımız, değerli misafirler ve basınımızın değerli temsilcileri hepinizi en içten duygularımla selamlıyorum.

Bu gün Tük kadınının birçok gelişmiş ülkesinden tam 91 yıl önce 1934 yılında elde etmesinin yıldönümü dolayısıyla söz almış bulunmaktayım.

Bu gün sizlere kürsüden hitap etmek istedim bunun birçok nedeni var ama, öncelikli nedeni 1934. 5 Aralık’ta ‘’Ulu önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’’ ve devrim kanunu mimarları Kadınlara seçme ve seçilme hakkını tanıdılar.

İşte kadınlara seçme ve seçilme hakkının tanınması sebebiyle ki ben bu gün buradan sizlere seslenme onuruna sahip oluyorum.

Evet bu gün burada Eyüpsultan’ın sorunlarını sizlerle konuşuyoruz. İstanbul’un sorunlarını konuşuyoruz. Türkiye siyasetini konuşuyoruz. Ve Türkiye siyasetini belirleyen kadınların geldiği bu günkü durum 1934 yılında çıkartılan kanunlardan kaynaklanmaktadır.

Aslında sadece kadınların seçme ve seçilme haklarına ilişkin konuşmayacağım bu gün geldiğimiz durumu özetleyen bir harmanlama gerçekleştireceğim. O harmanlamadan sonra aslında seçme ve seçilme hakkının ne kadar kıymetli olduğuna hepimiz bir kez daha burada şahitlik edeceğiz.

‘’BU GÜN BURADA DEMOKRASİMİZ AÇISINDAN GELDİĞİMİZ DURUMA HEP BİRLİKTE ŞAHİTLİK EDECEĞİZ’’

İnsan hakları evrensel beyannamesi 10 Aralık 1948 yılında kabul edildi. Birleşmiş Milletler üyesi ülkelerle ile birlikte Ülkemiz 10 Aralık’ı İnsan hakları haftası olarak kutlamaktadır. Evet insan hakları haftası olarak kutlarken Cumhuriyet tarihinin hiçbir döneminde temel hak ve hürriyetler konusunda bu denli haksızlığa ve hukuksuzluğa uğramadı.  Demokrasimiz hiçbir dönem bu kadar törpülenmemiş ve örselenmemiştir. İnsan hakkı derken ifade özgürlüğünden adalete, sosyal haklardan eğitim hakkına, insanca bir yaşam talebinden ekonomi güvenceye kadar çok geniş bir çerçeveyi kapsamaktadır.

‘’SEÇİLMİŞ BELEDİYE BAŞKANLARIMIZI GÖREVDEN ALAN TUTUKLAYAN, BU GÜNÜN İKTİDARI AKP MİLLET İRADESİNİ OTADAN KALDIRMIŞTIR’’

Evet 2025 yılı yaşadığımız döneminde aslında 1934’lerde kadınlara seçme ve seçilme hakkının verilirken eşit vatandaşlık hakkı verilirken bu günün İktidarı AKP halkın iradesiyle seçilmiş belediye başkanlarımızı görevden alarak millet iradesini ortadan kaldırmıştır.

AKP Gurubunun sözlü sataşması ver coşkuyu sözüne karşın Av. Kıymet Kaya Koçak coşkuyu vermiyorum Türkiye gerçeğini konuşuyorum ifadesinde bulundu.

Konuşmasına sataşmalar arasında devam eden Kıymet Kaya Koçak şu ifadelere yer verdi; Kadın erkek eşitliğini sağladıktan yaklaşık yüz yıl sonra millet iradesinin gasp edildiğini sadece biz burada görmüyoruz. Bütün dünya görüyor, bütün dünya.

Değerli arkadaşlar sizler şunu hazmetmeyi öğreneceksiniz.

Demokrasi bir seçimdir. Ve bu seçimin belli kuralları vardır. Bu kurallara biz ne kadar saygı duyuyorsak ve sizler demokratik tahammüllerle kazandığınız seçimlerle 23 yıldır bu ülkeyi yönetiyorsunuz. Sizin Türkiye’yi 23 yıldır yönetirken gelinen aşamada son derece özgüvenli olmanız gerekirken demokrasinin en temel kanunlarını ve koşullarını ihlal ettiniz. Seçme ve seçilme kurallarını. İBB Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız 2019 da seçimi kazandı. İptal ettiniz. Dediniz ki benim canım istemiyor. Aynı sandığa aynı zarfta giren Dört pusuladan 3’ünü geçerli 1’ini geçersiz saydınız. Biz Kabul ettik seçimlere gittik. İstanbul Halkının İradesiyle fark atarak yeniden seçildi İBB Başkanımız ve Cumhurbaşkanı Adayımız Sayın İmamoğlu.

‘’TÜRKİYE CHP’SİNİN SOSYAL BELEDİYECİLİK ANLAYIŞIYLA TANIŞTI’’

Türkiye CHP’sinin sosyal belediyecilik anlayışıyla tanıştı.

Türkiye Cumhuriyeti Anayasasında Türkiye laik sosyal bir hukuk devletidir demektedir. Yani merkezi idarenin sosyal devlet olmanın gereklerini yerine getirmesi gerekiyor. Yani merkezi idarenin yoksulları koruması gerekiyor. Yani merkezi idarenin emeklileri koruması gerekiyor. Yani merkezi idarenin öğrencileri koruması gerekirken 2025 yılında geldiğimiz aşama nedir?

Öğrenciler barınma ihtiyacını gideremedi ve çocuklar yurda gidemedi açıkta kaldı. Atama bekleyen öğretmenler atanamadı. Liyakatsiz kadrolarınız dolayısıyla Türkiye yoksulluğa mahkum edilmiş durumdadır. Hani biraz önce konuşuyorsunuz ya şuna bahane, buna bahane…

Değerli arkadaşlar bizler bahane üretmiyoruz. Merkezi iradenin bize Anayasa gereği vermesi gereken hakları vermediği için belediyelerimiz kısıtlı bütçelerle idare etmek durumunda kalıyorlar. Mali baskılar var. Siyasi baskılar var.

Her hangi kesinleşmiş bir mahkeme kararı olmaksızın halkın oylarıyla seçilmiş İBB Başkanımız ve diğer belediye başkanlarımız şu anda ceza evinde yatıyorlar. Neden yatıyorlar biliyormusunuz? Merkezi hükümetin yapamadıklarını yaptıkları için. Başka bir yönetimin mümkün olduğunu bütün Türkiye’ye  gösterdikleri için bu gün zindanlarda tutsak edilmektedirler. 2019’dan sonra Merkezi Hükümetin yapamadıkları İBB yönetimi tarafından gerçekleştirildi. Hala bütün engellemelere karşın yapmaya devam ediyoruz.

Ne yapıyoruz?

Kent Lokantaları. Burun kıvırıyorsunuz ya yoksullaştırdığınız halk ve bir parça ekmeğe muhtaç ettiğiniz vatandaşlarımız onuruyla İstanbul’da 16 Kent Lokantasında ücretini ödeyerek beslenme ihtiyaçlarını gideriyorlar.

Ne Yapıyoruz?

Üniversite öğrencilerine İBB tarihinde bir ilki gerçekleştirerek İstanbul’da 16 öğrenci yurdunu sosyal belediyecilik anlayışımız gereği hayata geçirdik 6’sı Erkek, 10’u Kız öğrenci yurdu olmak üzere. Ve bu öğrenci yurtları nasıl bir öğrenci yurdu biliyormusunu ? Her biri modern her türlü hizmete ulaşabiliyorlar çocukların velilerinin gözünün arkada kalmayacağı şekilde bütün ihtiyaçları çok cüzi rakamlarla karşılanıyor. Bu günkü rakam takribi 2900 TL.

Biz İstanbullunun parasını fakir fukaranın Anadolu’dan, İstanbul’da çocuklarını okutamayanlara harcıyoruz. Bizi yargılayacaksanız buyurun yargılayın. Siyasallaşmış yargınızla da yargılayabilirsiniz. Bunun sonucuna katlanmaya biz hazırız.

Bizi Türkiye biliyor. Aslında bu tutuklamaları siyasi olduğunu. Aslında Yoksulluğun AKP İktidarı tarafından derinleştirildiğini herkes biliyor. Türkiye’nin komu kaynakları var yok değil. Yer altı zenginliklerimiz var. Devasa bir ülkeyiz. Ama iktidarın istikrarlı ve kararlı politikaları sonucu bu kaynaklar vatandaşlarımıza gelmiyor. Çocuklara gelmiyor. Emekçilere gelmiyor. Kadınlara gelmiyor. Bu yıl 100 bin üniversite öğrencilerine 20 bin TL nakdi destek sağlayacağız İBB olarak.

‘’ÇİFTÇİLERİ BİZ DÜŞÜNÜYORUZ’’

Değerli arkadaşlar siz yönetemediğiniz Türkiye’de tarım ülkesinde aç bıraktınız insanları. Siz hayvancılığı yok ettiniz. Biz İstanbul’un kırsallarında çiftçilerimizi desteklemeye devam ediyoruz. Çatalca, Silivri, Şile, Eyüpsultan başta olma üzere her yerde.

Siz çiftçilerimizi neden yok ettiniz biliyormusunuz?

Çünkü bireysel çıkarlarınızın ve cebinizi doldurmanın peşindeydiniz. Çünkü siz ekonomiyi sadece yurtdışından getirdiğiniz mallarla idare ediyordunuz. Çünkü oradan bir pay alıyordu birileri. Halkımız yararlanmıyordu.

Üretimden kopuk ithalatta dayalı bir ülke konumuna getirdiniz bu canım ülkeyi.

Ben bir Erzurumlu olarak canlı hayvan pazarında, kent ekonomisinin dayalı olduğu bu pazarda et kombine binasını önünden geçtim yazıyor canlı hayvan pazarı ne gördüm biliyormusunuz sadece beton, betondan başka canlı hayvan yok.

Canlı hayvanı nereden getirecekler Avrupa’dan, Afrika’dan, Berezilya’dan. Dünyanın öteki tarafından getirecekler komisyon alacak siyasiler. Vatandaş da et yemeyecek.

Arkadaşlar bunu dinleyin.

Sataşmalar hararetlenince AKP sıralarında, Kıymet Kaya Koçak Sayın Başkan seçme seçilme hakkının verildiği bu gün biraz konuşacağım biraz müsaade edin dedi.

”YOKSULLUĞU, ADALETSİZLİĞİ VE HUKUKSUZLUĞU TÜRKİYE’NİN TARİHİNDEN SİLMEYE KARARLIYIZ”

Et Balık Kurumunda Sabahın 5’inde televizyonlara yansıyanlara da siz yalan diyeceksiniz eminim. Üsteli sizin kontrolünüzdeki televizyonlara. Yani İktidarın kontrolündeki televizyonlara yansıdı. Medya tekeli sizin elinizde.

Değerli arkadaşlar mübarek Cuma günü ibadete giriyoruz ya bütün İslam alemi için kıymetli benim için de kıymetli.  Saat 11 civarında bulunduğum mahallede kasaptaydım, kasaba yaşlı bir adam geldi, aslında yaşlı da değil o yaşlı dediğim adamlar batı ülkelerinde, yada gelişmiş demokratik ülkelerde, ülkemize gelirler ya tatile aslında yeni olgunluk çağındalar. Ama o beyefendinin ağzında diş yoktu. Gözleri problemliydi ve ağlamaklıydı. Bana şunu söyledi, benim hanım düştü kalçası kırıldı, yemek yapacağım doktor ona besin vermem gerektiğini söyledi. Kıyma alacağım 100 TL’lik kıyma alabilirmiyim dedi. Kısık bir sesle. Sordu kıyma kaç lira.

Kıyma 800TL arkadaşlar. 

Sizin 800TL’ye tükettiğiniz kıyma Almanya’da kaç lira biliyormusunuz?

Üçte bir fiyatına. İşte bu ülkeyi yönetemiyorsunuz liyakatsiz kadrolarınızla.

İnsanlarımız yoksullaştı.

 Çocuklarımız plansız eğitim yapılanmasıyla dedi Kıymet Kaya Koçak, AKP sıralarını alev sardı.

Sataşma hararetini artırdı. Başkan Cantimur sakinleştirmekte oldukça güçlük çekti. Konuşmasına devem eden Av. Kıymet Kaya Koçak konuşmasının devamında;

Sayın Başkan teşekkür ediyorum söyle yapacağım konuşmamı parçalara böleyim bu gün, ama bu sanılmasın ki bundan sonra liyakatsiz yönetiminizin ülkemizi getirdiği sonucu bir, bir açıklamayacağımız anlamına gelmesin. Öğretmenlerden bahsediyoruz, atanamayan öğretmenler, binlerce atanamayan öğretmen, itihar eden öğretmen, intihar eden Avukatlar başka bir şey söylememe gerek var mı, sizleri kutluyorum işte sizin liyakatsiz yönetiminiz bu. Sayın Başkan halkımız müsterih olsun Cumhurbaşkanı adayımız, seçilmiş İBB Başkanımız, diğer belediye başkanlarımız cezaevinde olabilir. Sanki dışardaymısız gibi çalışacaklar bizlerde çalışacağız ‘’Yoksulluğu, adaletsizliği, hukuksuzluğu Türkiye tarihinden silmeye kararlıyız….

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir