Eğitimde ağır OHAL faturası: İki yılda 41 bin 705 kişiye ihraç kararı
Eğitimde ağır OHAL faturası: İki yılda 41 bin 705 kişiye ihraç kararı
Darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL bugün sona eriyor. OHAL döneminde çıkarılan KHK’lerle kamudan ihraç edilenlerin yüzde 30’u eğitim alanından oldu
Bir gün gazetesinden MUSTAFA MERT BİLDİRCİN’nın haberi ;
15 Temmuz 2016’da yaşanan darbe girişiminin hemen ardından ilan edilen, “Olağanüstü Hal” uygulaması yedinci kez üç aylık süreyle uzatıldıktan sonra bugün resmen sona erdi. 20 Temmuz’da, “Anayasal düzeni korumak” gerekçesiyle ilan edilen OHAL kapsamında çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler’le (KHK) adeta kamuda “cadı avı” yapıldı. AKP iktidarları döneminde Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) başta olmak üzere devletin hemen her kademesinde kilit noktalara yerleştirilen Gülen yapılanmasına yönelik tasfiyeler başladı. KHK’leri “silah” olarak kullanan hükümet, bu süreçte kendisine tehdit olarak gördüğü kurumları kapatarak darbe girişimiyle hiçbir ilgisi olmayanların da aralarında bulunduğu yüz binlerce kişiyi görevinden aldı. OHAL döneminde kamudan ihraç edilenlerin yüzde 30,86’sını eğitim ve yükseköğretim kurumlarında çalışanlar oluşturdu.
MEB’den 34 bin kişi
15 Temmuz sonrası en büyük tasfiye eğitim alanında yaşandı. OHAL KHK’leri ile MEB’den 34 bin 393 kişi, yükseköğretim kurumlarından ise 7 bin 312 kişi ihraç edildi. Yükseköğretim kurumlarından ihraç edilen idari personel sayısı bin 408 olurken iki yıl süren OHAL döneminde 5 bin 904 akademisyenin görevine son verildi. OHAL’de çıkarılan 672, 675, 677 ve 679 sayılı KHK’ler ile en çok akademisyenin ihraç edildiği üniversiteler, Süleyman Demirel, İstanbul ve Gazi üniversiteleri oldu. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi bünyesindeki ve ilk akademik eğitim veren tiyatro okulu olma özelliği bulunan Tiyatro Bölümü, ihraçlar ile fiilen işlevsiz hale getirildi. Toplamda 10 kişilik öğretim kadrosu olan bölümden, üçü profesör üzere beş akademisyen ihraç edildi. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (Mülkiye) de ihraçlardan nasibini aldı. Çok sayıda akademisyenini KHK’lere kurban veren fakültedeki doktora ve yüksek lisans programları yürütülemez noktaya geldi.
2 bin okul kapatıldı
Darbe girişiminin ardından bin 65’i özel okul, 361’i diğer özel öğretim kurumu ve 848’i özel öğrenci yurdu olmak üzere toplam 2 bin 274 kurum kapatıldı. MEB Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürlüğü’nün verdiği izinle faaliyet gösteren özel eğitim kurumlarının kapatılması sonrasında MEB, bir genelge yayımladı. Genelgeye göre, kapatılan anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise ve öğrenci yurtlarında çalışanların çalışma lisansları iptal edildi. Cemaatle hiçbir ilgisi olmayan çalışanları da kapsayan düzenlemeyle ihraç edilenlerin başka herhangi bir eğitim kurumunda görev almaları da yasaklandı. İtirazlar için kurulan OHAL Komisyonu da yetersiz kalınca, binlerce kişi kaderlerine terk edilerek açlığa mahkum edildi. Yönergeden etkilenen kişi sayısının 22 bin 474 olduğu bildirildi. Bu süreçte 15 vakıf üniversitesi kapatıldı ve bin 176’sı devlet, 401’i vakıf üniversitesinde olmak üzere bin 577 dekanın görevden istifası istendi.
Eğitim alanı başı çekiyor
Kamu kurumlarında yaşanan ihraçların sayısal dağılımı da eğitim alanında yaşanan kıyımı gözler önüne serdi. Darbe girişimi sürecinde suçlu kabul edilerek ihraç edilen asker sayısı 15 bin 584, polis sayısı 32 bin 93 iken benzer suçlamalarla eğitimde yaşanan toplam ihraçların sayısı 41 bin 705 oldu. KHK’ler ile kamudan ihraç edilen eğitimcilerin bin 600’ünün Eğitim Sen üyesi olduğu öğrenildi. Sendika üyesi bin 221 öğretmen, 358 akademisyen ve 21 yükseköğretim personelinin görevine KHK ile son verildi.
Eğitimde güvencesiz eğitime yol açan sözleşmeli istihdam uygulamaları KHK’ler ile hayata geçirildi. 674 sayılı KHK ile 13 bin 179 ÖYP’li araştırma görevlisinin kadrosu değiştirildi ve kadroları yıllık sözleşmeli istihdam biçimi olan 50/d’ye dönüştürüldü. Yüz binlerce liralık senetlerin altına imza atarak yeni kurulan üniversitelere gitmeyi kabul eden on binlerce ÖYP’li kadro değişikliği nedeniyle mağdur edildi.