CHP’nin Eyüpsultan’da”Filistin’e Destek” mitingi: Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Filistin davası hiçbir iktidarın iç siyasette kullanacağı bir propaganda malzemesi değildir
CHP’nin ”Filistin’e Destek” mitinginde konuşan Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Meydanlarda ‘Filistinliyim’ diyenler, masalarda maalesef dolaylı yoldan da olsa İsrail’in menfaatini gütmüşlerdir. İşte biz bu iki yüzlülüğü kabul etmiyoruz. Filistin davası hiçbir iktidarın iç siyasette kullanacağı bir propaganda malzemesi değildir. Bu dava insanlık davasıdır. Filistinlilerin en temel hakkı insanca yaşamaktır. Bu hakkı görmezden gelenler tarih önünde suçludur ve bir gün bunun hesabını vereceklerdir. Gazze direnişi, insanlığın direnişidir” dedi.
CHP, İsrail’in Gazze’deki saldırılarını protesto etmek ve Filistin halkına destek vermek için bugün Eyüpsultan Meydanı’nda düzenlediği “Filistin’e Destek” mitingi düzenledi.
Mitinge DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkanı Mahmut Arıkan ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal da katıldı.
Mitingde konuşan Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, “Sadece burada Filistinli kardeşlerimizin acısını değil, insanlığın ortak acısına ses olmak için bir aradayız” diyerek Gazze’de aylardır devam eden saldırılara dikkati çekti.
Uysal, şunları kaydetti:
“Gazze’de aylardır insanlığın yüzünü kızartacak zulümler icat edildi. On binlerce insan gözlerimizin içine baka baka katledildi. Osmanlı İmparatorluğu’nun geride bıraktığı aşağı yukarı 100 yıl geçmiş. İşte bu 100 yılda bu coğrafyada kan eksik olmamış, gözyaşı eksik olmamış. İşte bu aziz millet, yüce Türk milletinin insanlık önündeki vazifesi, gözü yaşlı anaların gözyaşını silmektir. O açıdan değerli dostlar, değerli gönül dostları, çocuk, kadın demeden insanlar katlediliyor. Çocukların açlıktan öldüğü, annelerin kollarında evlatsız kaldığı, şehirlerin harabeye çevrildiği, insanlığın tüm değerlerinin ayaklar altına alındığı bir manzarayla karşı karşıyayız.
“Gazze bugün sadece bir coğrafya değildir, Gazze insanlığın sınavıdır”
Gazze bugün sadece bir coğrafya değildir. Gazze insanlığın sınavıdır. Büyük şair Mahmut Derviş şöyle diyordu: ‘Biz bu dünyada sadece kayıplarımızı defnetmek için yaşamıyoruz. Biz umudu büyütmek için buradayız.’ Evet, bugün Gazze’de toprağa düşen her can bize umudu da miras bırakıyor. O umudu yaşatmak işte sizlerin ve bizlerin bayrağının borcudur. Değerli dostlar, sormak isteriz. Sadece Türkiye değil, bu sefer İspanya’dan başlayarak, İtalya’dan başlayarak çok şükür insanlığın onuruna sahip çıkan milyonlar var. Onlara da buradan şükran borcumuzu ifade etmek isteriz.
“Türkiye’nin AKP iktidarının da yanlış politikaları neticesinde Ortadoğu’nun bel kemiği kırılmıştır”
Dini, milleti, cinsi fark etmeksizin yüce yaradanın yarattığı insanın onuruna sahip çıkan tüm insanları selamlıyoruz. Selam olsun. Maalesef bugün İslam’ı vahiysel bir tehdit olarak algılayan evanjelist, siyonist bir proje ile karşı karşıyayız. Mesele sadece Gazze değildir. Maalesef Türkiye’nin AKP iktidarının da yanlış politikaları neticesinde Orta Doğu’nun bel kemiği kırılmıştır. İşte bu ateş sadece Gazze’de on binleri değil, 65 binin üzerinde insan ölmüş onları da değil sadece, tüm bu coğrafyanın kaderini ilgilendirir haldedir. İşte böyle bir sapkın anlayış içerisinde bu bölgeye deli gömleği giydirmek isteyenlerin elbette duracağı yoktur. İşte onu durdurmak önün engeller koymak işte bu meydanlardan yükselecek seslerle olacaktır.
“Bu milletin varlığını, bu milletin kimliğini ayaklar altına kimsenin almasına müsade etmeyeceğiz”
Osmanlı İmparatorluğu’nun Kudüs’ü terk edişinin 100. yılında ve aynı ayında Aralık 1917’nin 100. yılında 2017 Aralık ayında Trump, Kudüs’ü başşehir ilan etti. Şimdi bizim başımızdaki aklı evveller de, bu AKP iktidarı da işte bu Trump’ı, 100 yıl sonra orayı başkent ilan eden bu Trump’ı seçtirmek için neredeyse duacı oldular. İşte o Trump gelmiş bugün Gazze’yi ‘turistik bölge yapacağım’ diyor. Ağızlarını meydanlarda açıyorlar ama Trump’ın ağzını birinci derecede sorumlu olanların isimlerini bile telaffuz edemez haldeler. ABD Dışişleri Bakanı’nın bizleri de izam edecek şekilde ‘5 dakika görüşmek için her yolu deniyorlar’ diyerek bu milletin varlığını, bu milletin kimliğini ayaklar altına kimsenin almasına müsade etmeyeceğiz.
“Gazze direnişi, insanlığın direnişidir”
Dillerinden dökülenlerle amel etmeyenlerin, kürsülerde höykürürken öbür tarafta rüşveti kelam bağbında on binlerce Türk çiftçisi etkileyecek şekilde ABD’ye gitmeyen evvel nasıl vergi oranlarını, ambargolarını kaldırdığına şahit olduk. Meydanlarda ‘Filistinliyim’ diyenler, masalarda maalesef dolaylı yoldan da olsa İsrail’in menfaatini gütmüşlerdir. İşte biz bu iki yüzlülüğü kabul etmiyoruz. Filistin davası hiçbir iktidarın iç siyasette kullanacağı bir propaganda malzemesi değildir. Bu dava insanlık davasıdır. Filistinlilerin en temel hakkı insanca yaşamaktır. Bu hakkı görmezden gelenler tarih önünde suçludur ve bir gün bunun hesabını vereceklerdir. Gazze direnişi, insanlığın direnişidir.
Hakkın, adaletin, insanlığın yanında zulmün, yalanın, talanın, hukuksuzluğun karşısında hep beraber duracağız. Türkiye’de milli meselelerde iktidarı, muhalefeti bir yapamayanlar milleti arkasına alıp Amerika’nın Trump’ın karşısına çıkacağına şimdi bu coğrafyadaki diğer liderler gibi o meşruiyet açığını o büyük güçleri arkasına alarak bu milletin karşısına çıkmaya çalışıyorlar. İşte itirazımız bunadır. Bu milletin varlığını ve birliğini sağlamak hepimizin vazifesidir.
“Kahrolsun İsrail’in zulmü, yaşasın özgür Filistin”
Bu bölgede barışın, istikrarın sağlanması sadece bugün BM’de de çok şükür yüzlerce ülke tanıdı. Ama kağıt üzerinde tanımak yetmez, egemenliğinin teminat altına alındığı, iki devletin varlığının teminata alındığı o günleri temin etmeden hiçbirimize uyku yoktur. Bu bölgeye uyku yoktur. Bugün bu ateşin orada kalmayacağını görüyoruz. Bölgenin başat ülkeleri Türkiye bata olmak üzere kendi meseleleri kendileri çözeceği zeminleri var etmek zorundadır. Siz eğer kendi meselelerinizi çözecek zeminleri var etmezseniz 100 yıldır olduğu gibi adeta bir kadastro geçinerek burada yabancı güçler, müdahale etmenin yolunu bulacaktır. Yine kan akacaktır, yine gözyaşı akacaktır. İşte değerli dostlar bugün zulme sessiz kalan zalimin suçuna ortaktır. Kahrolsun İsrail’in zulmü, yaşasın özgür Filistin. İnanıyoruz ki gün gelecek Filistin özgür olacak, Kudüs yeniden barışın ve kardeşliğin şehri olacak.”