CHP’Lİ ZÜLFÜ ÇAKAR ÜLKE GÜNDEMİNİ KONUŞTU; AKP’Lİ MECLİS BAŞKANVEKİLİ MEHMET ER TARAFSIZLIĞINI BOZDU
CHP Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi Zülfü Çakar, 8’inci seçim 3’üncü toplantı dönemi Haziran ayı 1’inci bileşiminde gündem dışı söz alarak kendisinin ve CHP Grubu’nun görüş ve düşüncelerini dile getiren bir konuşma yaptı.
Her meclis toplantısında olduğu gibi bu meclis toplantısında da Eyüpsultan Belediye Meclisi’nin AK Partili Başkanvekili Mehmet ER tarafından konuşması kesilerek engellenmeye çalışıldı.
Meclisi yönetirken tarafsız davranması gereken Eyüpsultan Belediye Meclisi’nin AK Partili Başkanvekili Mehmet ER’in, CHP’li Zülfü Çakar konuşmasına başlar başlamaz peşin hükümle uyarılara başlaması artık bir gelenek haline geldi ve her defasında olduğu gibi Çakar’ın bu konuşması da yarıda kaldı.
Eyüpsultan Belediye Meclisi Başkanvekili Mehmet Er’e AK Parti sıralarından da uyarı geldi. AK Parti Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi Seçkin Turan göstermiş olduğu tepkide “Hatip özgürce konuşmasını yapabilir, sözlerini tamamlasın” dedi. “Gereken siyasi cevabı biz veririz” diyerek Meclis Başkan Vekili Mehmet Er’e usul hakkında uyarıda bulundu.
CHP Eyüpsultan Belediye meclisi Grup Başkan Vekili Ali Haydar İşkar da söz alarak Meclis Başkan vekili Mehmet Er’e sizin bulunduğunuz makam tarafsızlık gerektiren bir makamdır. Lütfen tarafsızlığınızı koruyun ne zaman ki arkadaşımız ve ya Bağımsız Meclis Üyemiz Nail Balkan söz alsa peşin hükümle daha baştan arkadaşlarımızın konsantrasyonunu bozarak konuşmalarının yarım kalmalarına sebep veriyorsunuz sizi tarafsız kalmaya davet ediyorum arkadaşımız sözlerini tamamlasın dedi.
Diğer taraftan AK Parti Grup Başkanvekili Ahmet Hamdi Gürbüz de usul hakkında aynı uyarılarda bulunarak gerekli siyasi cevabı kendilerinin verebileceğini söyledi. Uzun bir bekleyiş ve tartışmanın ardından CHP Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi Zülfü Çakar konuşmasını tamamladı.
CHP Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi Zülfü Çakar konuşmasına şu ifadelerle başladı:
Sayın Başkan, değerli Meclis Üyesi arkadaşlarım, basınımızın saygıdeğer emekçileri, sevgili misafirlerimiz ve bizleri sosyal medya hesabından takip eden saygıdeğer komşularımız, Eyüpsultan Halkı; Gündem dışı konuşmamı yapmak üzere şahsım ve CHP Grubu’muz adına söz almış bulunmaktayım. Konuşmama başlamadan önce hepinizi saygıyla ve hürmetle selamlarım.
Sayın Başkan, Değerli Meclis Üyeleri; Ülkemizin gündemini oluşturan ve toplumda sıklıkla tartışılan konu başlıklarını konuşmamda değerlendireceğim.
Geçtiğimiz günlerde Akçakoca Müftüsü’yle başlayan ülkemizin kurucusu Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e dil uzatmanın bir yenisi Ayasofya Camii’nde icazet programında Mustafa Demirkıran adlı bir haddini ve kendini bilmez bir imam tarafından gerçekleştirilmiştir.
Orduları dağıtılmış, silahları ellerinden alınmış, tersanelerine girilmiş, vatanın her karış toprağı işgal altındayken; ülkeyi yöneten padişahın sarayında işgal kuvveti ülkelerinin bayrağı dalgalanırken; bunlara karşı vatan toprağını kurtarmak için silah arkadaşları ve kendisine inanmış vatanseverlerle ülkeyi kurtarmak için savaşan Atatürk hakkında, işgalci İngilizler’e yaranmak adına ‘’Katli vaciptir’’ fetvası veren şeyhülislamların uzantılarının olmasına şaşırmıyoruz.
‘’Bizi asıl şaşırtan bu cesareti nereden aldığı ve ülke yönetiminde en önemli mevkide olanların buna nasıl müsaade ettiğidir’’
‘’Atatürk sözde değil özde, aklımızda, kalbimizde en önemlisi sınır çizdiğimiz kırmızı çizgimizdir.’’
Ona laf söylemek kimsenin haddi değildir.
Ülkemizin vazgeçilmezidir.
Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü rahmetle minnetle anarken Ata’mıza dil uzatanları şiddetle, nefretle kınıyoruz dedi.
‘’Mafya-Siyaset-Ticaret Üçgeni’’
Zülfü Çakar, son günlerde ülke gündemini meşgul eden ve YouTube kanalında yayınlanan videolarının tıklanma oranları milyonlara ulaşan yeraltı dünyası isimlerinden Sedat Peker’in açıklamalarına ilişkin ‘’mafya-siyaset-ticaret üçgeni’’ hakkındaki konuşmasına şu ifadelerle devam etti:
“Bir diğer konumuz yeraltı dünyasını ünlü ismi Sedat Peker’in açıklamaları ülkede son günlerde en çok konuşulan konulardandır.
Özellikle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Eski Başbakan ve Metin Külünk için söylediği iddialar herkesi hayrete düşürmüştür.
AK Parti kesimi tarafından mafya lideri hezeyanları olarak geçiştirilmeye çalışılırken yapılan açıklamalar kamuoyu tarafından inandırıcı bulunmadığı gibi açıklamalar sonrası panikle yapılanlar daha da konuya dikkat çekmiştir.
‘’ERKAM YILDIRIM’’ NEREDEDİR?
- Eski Başbakanlardan Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım’ın Venezuela’yla uyuşturucu ticareti yaptığı iddiası. Sayın Yıldırım önce Venezuela’ya test kiti ve maske götürdüğünü söylemiştir ama gümrük kayıtlarında 1 Ekim, 31 Aralık 2020 tarihinde Venezuela’ya hiç maske ve test kiti sevk edilmediği tespit edilmiş, gümrük yetkilileri farklı açıklamalara zorlanmıştır. Binali Yıldırım daha sonra oğlunun merak için gittiğini söylemiştir. Bu açıklamaların asıl muhatabı ‘’Erkam Yıldırım’’ nerededir?
10.000 $ ALAN MİLLETVEKİLİ KİM?
- Süleyman Soylu, Sedat Peker’in açıklamaları doğrultusunda katıldığı televizyon programında konulara açıklık getirmek yerine bisiklet hatıralarına yer verirken ilginç bir olaya temas etmiştir. Mafya liderinden 10.000 $ alan siyasetçiden bahsetmiştir. Bu Milletvekili kimdir ve hangi partidendir? Açıklanması gerekmektedir. Sedat Peker bu konuyla ilgili “Benden 10.000 $ alan milletvekili yok, daha fazlasını alan var” diyerek iddiayı teyit etmiştir. Şimdi soruyoruz: Kim ve kimlerdir bu parayı alanlar ve ne karşılığı almışlardır? Sayın Süleyman Soylu bunu TV programında söylemekle birilerine mesaj mı vermek istemiştir? “Bana sahip çıkılmaz ise ben de bildiklerimi açıklarım” mı demek istemiştir? Bugün mafya lideri dedikleri Sedat Peker’e devlet neden koruma vermiştir? ‘’Şahsım hükümeti’’nin şehir şehir miting yapılırken hakkındaki suçlarından haberi yok muydu? Artık Türkiye Cumhuriyeti savcılarına görev düşmektedir. Bu konular araştırılmalı, Uğur Mumcu ve Kutlu Adalı cinayeti suçluları ortaya çıkarılmalıdır.
‘’BUGÜN MECLİS ÇOĞUNLUĞUYLA YARGIDAN KAÇTINIZ YARIN’’
- Bilindiği üzere 4 Bakan Egemen Bağış, Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Erdoğan Bayraktar ayakkabı, çikolata kutuları, para sayma makineleriyle ortaya çıkan rüşvet skandalının üzeri örtülmüş ve adalet önünde hesap vermeleri engellenmiştir. Sadece işgal ettikleri koltuklar ellerinden alınmış ve bugün siyaset sahnesinden çekilmişlerdir. Bu örnekler dışında, İstanbul, Ankara, Balıkesir, Belediye Başkanları başta olmak üzere onlarca Belediye Başkanı metal yorgunluğu adı altında gözyaşları ile istifaya zorlanmıştı. Ama gerçek ya yolsuzluktur ya da FETÖ bağlantısı olduğudur. Bunun hesap yeri de Türk mahkemeleridir. TBMM’de oylanırken AKP ve MHP’nin oyları ile hesap vermeleri engellenmiştir.
‘’EKONOMİK RANT 5’Lİ MÜTEHHİTLERE, YOKSULLUK HALKA’’
- Gelelim ülkemizin en büyük sorunu olan ekonomik duruma. Her yandan “Bittik, tükendik” feveranları yükselirken şahsım hükümeti 5’li müteahhitlerin vergilerini silmek ve zor durumda olanlarına yardım etme önceliğini taşımaktadır. Cumhurbaşkanımız geçen gün “Merkez Bankası Başkanı’yla görüştüm, faizler düşürülmeli. Ben ekonomistim, ekonomi benim işim” açıklaması sonrası doların yeni bir rekor kırması sonucu ‘’ülkenin günlük zararı” 90 milyar TL olmuştur. Tarım ve hayvancılık bitmiş; çiftçilerimiz seslerinin duyulmasını istiyor. İşçi, memur, emekli zaten erzak yardımına muhtaç hale geldi. Maaşlarına istedikleri 300-400 TL zam çok görülmüş ama kendilerinden kısılan paralar Suriyeliler’e bolca verilmiş, 60 milyar dolar dağıtılmakla övünülmüştür. Millileştirme diye yola çıkılmış, özelleştirme adı altında ülkemize ekonomi değer katan kuruluşlarımız ve bankalarımız yabancılaştırılmıştır. Günün sonunda 1.1 TL’den teslim alınan dolar 8.70 TL’ye dayanmıştır. Peynir ve zeytin 50 TL, et mamullerinin yanına vatandaş yaklaşamaz ve rüyalarını süsler hale gelmiştir. Ülke üretimden çıkarılıp tüketim toplumu haline dönüştürülmüştür. Ülkenin yeşil alanları bir avuç rantiyeci uğruna tüketilmiş, beton yığını haline gelmiştir. Cumhurbaşkanımız “Suçlular gereken cezayı alacaktır” demesine rağmen TBMM’de araştırma önergeleri Cumhur İttifakı’nın oylarıyla rededilmiştir.
‘’KARADENİZ’İN YAYLASINI, ORMANINI YOK ETTİNİZ; HALK HAKKINI HELAL ETMİYOR SİZE’’
Karadeniz ormanlarının ve yaylalarının halkın büyük tepkisine rağmen maden arama sebebiyle yok olmasına sessiz kalınmış, gözler görmez hale gelmiştir. Bir de üzerine halkımızdan helallik istiyorsunuz. Halk size hakkını helal etmiyor ve dört gözle sandığı bekliyor. Sizi gitmeniz gereken yere halk seçimle gönderecek, bir daha gelmemek üzere” diyerek Zülfü Çakar sözlerini bitirdi.