CHP’li Sakine Sayar: Kadın olmadan Barış olmaz Annelerin ağladığı her yerde savaş ve zulüm vardır… ‘’Yaşasın halkların Kardeşliği’’

Example HTML page

Eyüpsultan Belediye Meclisi 9’uncu seçim 2’nci toplantı dönemi Mayıs Ayı 1’inci oturumu Meclis 2’nci Başkanvekili Av. Kıymet Kaya Koçak Başkanlığında gerçekleşti.

Gündem maddelerinin görüşülerek komisyonlara havalesinin yapıldığı Mayıs ayı 1’inci bileşiminde gündem dışı konuşmalar bölümünde söz alan CHP Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi Sakine Sayar 11 Mayıs Anneler günü ve 1 Mayıs Emek ve Dayanışma günü Dolayısıyla bir konuşma yaptı. Hayatını kaybeden TBMM Bşkanvekili DEM Parti Sırrı Süreyya Önder andı sevenlerine başsağlığı ve sabırlar diledi.

Sakine Sayar yapmış olduğu konuşmasında: Kadın olmadan Barış olmaz Annelerin ağladığı her yerde savaş ve zulüm vardır. Emek olmadan hiçbir şeyin var olamayacağını bir kez daha haykırarak, işçilerin ve emekçilerin hak ettiği saygıyı alacağı bir dünyayı kurmak için var gücümüzle çalışacağımızı burada bir kez daha söylüyorum, ‘’Yaşasın halkların Kardeşliği’’dedi.

Sayın Başkan, kıymetli meclis üyeleri, çok değerli komşularımız ve basın emekçilerimiz hepinizi saygı ile selamlıyorum.

ANNELERİN GÜCÜ, KADININ MÜCADELESİ, EMEĞİN ONURU

Bugün, her şeyden önce, yüreklerindeki sevgiyi, sabrı, gücü ve fedakarlığı her an hissedebileceğimiz, hayatımızın her anına dokunan varlıkları, anneleri onurlandırmak için söz almış bulunuyorum . Ancak, Anneler Günü’nde bizler sadece annelerimizi değil, aynı zamanda kadınları, tüm fedakâr ve cesur kadınları, tarih boyunca bu topraklarda varlıklarıyla iz bırakan kahramanları da anıyoruz.

Kadın; hayatta kalma mücadelesi verirken, bir yanda annelik, bir yanda işçi, bir yanda savaşçı, bir yanda yazar, bir yanda bilim insanıdır. Kadın; tarlada, fabrikada, cephede… Her yerde, her zaman var olmuştur ve olmaya da devam edecektir. Ancak bu varlık, ne yazık ki çoğu zaman yok sayılmıştır. Emeği yok sayılmış, sesi kesilmiş, bedeni birer toprağa dönüştürülmüştür.

Mustafa Kemal Atatürk, Türk kadınının gücünü ve değerini her fırsatta dile getirmiştir. Atatürk’ün şu sözlerini hepimizin yüreğiyle, her bir harfiyle hissetmesi gerekiyor:

“Dünyada her şey kadının eseridir. Kadın, toplumun temeli, milletin kalbidir. Türk kadınına her alanda hak ettiği yeri vereceğiz. Onu, her alanda öne çıkaracağız.”

Atatürk’ün bu sözleri, sadece bir dönemin değil, tüm zamanların ışığı olmalıdır. O, Türk kadınına sadece medeni haklar değil, aynı zamanda özgürlük, eşitlik ve onur da vermiştir. Kadın, sadece bir evin annesi değil, bir toplumun temeli, bir milletin yarınının garantisidir!

Fakat bugüne baktığımızda, 21. yüzyılın getirdiği tüm ilerlemelere rağmen, kadının hala her türlü zulme uğradığını görmek içimizi acıtıyor. Ne yazık ki kadın, hâlâ şiddete, tacize, tecavüze uğramakta; emeği çalınmakta; sesini çıkaranlar, susturulmaktadır. Kadının “Hayır” dediği her an, bir karanlık güç tarafından “Evet”e çevrilmektedir.

Ancak biz, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gidenler, asla susmayacağız! Asla gözlerimizi kapamayacağız! Kadınların yaşadığı bu zulme, kadının emeğinin çalınmasına, kadınların haklarının gasp edilmesine asla göz yummayacağız!

Ve bizler, kadınların hayatta yalnızca annelikle değil, topluma kattıkları her değerle, her fedakârlıkla yücelmesini sağlamak için mücadele edeceğiz.

İşte bu yüzden, biz kadınların kahramanlıklarını, emeklerini, direncini sadece bir gün değil, her an hatırlayacak ve kutlayacağız. Kadının bir ailenin temel direği olduğunu unutmayacağız. Kadının, her alanda hak ettiği yeri bulması için gece gündüz çalışacağız. Bu topraklarda; annesinin, kızının, ablasının, işçisinin, öğretmeninin, savaşçısının, bilim insanının hak ettiği saygıyı görmesi için durmadan mücadele edeceğiz.

Bugün, yalnızca annelerimizin yürekten kutlanması gereken bir gün değil, aynı zamanda kadınların bu topraklarda her alanda eşit haklarla var olması için seslerinin daha gür çıkması gereken bir gündür. Ve ben, kadınların sesinin daha gür çıkacağı, kadınların hak ettiği yere ulaşacağı o güzel günün yakın olduğuna inanıyorum!

Ve sevgili annem, bana her zaman yol gösteren, cesaret veren, yüreğini hiç çekinmeden bana adayan annem… Bu dünya üzerinde sana olan minnettarlığımı kelimelerle ifade etmek mümkün değil. Bu güçlü kadına, her an arkamda dimdik duran biricik anneme, Anneler Günü’nü kutluyorum!

…”geçen hafta 1 Mayıs’ı kutladık

Emeğin, alın terinin, sabrın, fedakârlığın kutlanacağı, tüm emekçi dostlarımızın haklarının savunulacağı bir gün…

Başta belediye işçilerimiz olmak üzere, tüm emekçi kardeşlerimizin, yıllarca alın teri döken, toplumun her alanında hayatı mümkün kılan tüm işçilerin 1 Mayıs İşçi ve Emekçi Günü’nü kutluyorum.

Emek olmadan hiçbir şeyin var olamayacağını bir kez daha haykırarak, işçilerin ve emekçilerin hak ettiği saygıyı alacağı bir dünyayı kurmak için var gücümüzle çalışacağımızı burada bir kez daha söylüyorum.

Yaşasın Anneler!

Yaşasın Kadınların Emeği!

Yaşasın İşçi ve Emekçi Kardeşlerimiz!

Sırrı Süreyya Önder’in vefatı vesilesiyle bir gerçeği bir kez daha hatırlatmak istiyorum. Bu topraklarda zaman zaman Türk-Kürt düşmanlığı yaratılmak istense de, biz bu oyuna gelmeyeceğiz. Çünkü bu ülke, kurtuluş savaşını Alevi’siyle, Kürt’üyle, Türk’üyle, Çerkez’iyle, Laz’ıyla omuz omuza vererek kazandı. Çanakkale’de şehitlerimiz koyun koyuna yatıyor; orada etnik köken, mezhep ayrımı yok.

Ne yazık ki bu kardeşliği bozmaya çalışan karanlık güçler, zaman zaman sahneye çıkıyor. Ancak milletimiz bu tuzaklara düşmeyecek kadar feraset sahibidir.

Sırrı Süreyya Önder’in naaşına Türk bayrağı sarılması, hepimiz için çok güçlü bir mesajdır. Bu mesajı Türk milleti doğru okudu. Bu topraklarda ayrışmaya değil, birleşmeye ihtiyacımız var.

Yaşasın halkların kardeşliği dedi.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir