CHP’li Doğan Şubaşı; ”Bu partizan siyaset anlayışı halk tarafından mutlaka tarihe gömülmelidir”
Geçtiğimiz günlerde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun İSKİ’yle ilgili yaptığı basın açıklamasının yankıları sürüyor. Bilindiği üzere, Başkan İmamoğlu mazbatasını alır almaz İstanbul’un içme suyunda yüzde 40’ın üzerinde indirim uygulamıştı. Bu tarihten sonra üç yıldır AKP meclis üyelerinin oylarıyla İSKİ’nin su satış bedelinde yükseliş yapılmasının engellenmesi tartışmaları büyütüyor ve tepkileri yükseltiyor.
Zira, ülke çapında yaşanan elektrik krizi halen aşılabilmiş değilken, elektriğe uygulanan zammın dörtte birinin dahi İstanbul’daki su hizmetine verilmemiş olması İSKİ’nin kurumsal işleyişini sekteye uğratacak boyutlara varabilir.
Bunun sorumlusunun başlı başına AKP hükümeti olduğunu ifade eden siyasilerin arasına CHP İBB Grup Başkanvekili Doğan Subaşı da katıldı. Durumu genel hatlarıyla aktaran Subaşı, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayı “Bu partizan zihniyet tarihe gömülmelidir.” sözleriyle bitirdi. İşte Doğan Subaşı’nın yaptığı o açıklama…
İSKİ Genel Kurulu ardından
1) Geçtiğimiz hafta yapılan İski Genel Kurulu’ndan su tarifesine “sıfır” zam çıktı. Peki sadece bu mu oldu? Genel Kurul sonuçları nelerdir? Kamu kurumları halka aittir. Buralarda neler olduğunu bilmek, halkın hakkı ve görevidir.
Öyleyse anlatalım
2) İSKİ Genel Kurulu’nda İSKİ’nin ek ödenek talebi, revize yatırım programı ve 2022 yılı su tarifesi, AKP oylarıyla ret edilmiştir.
2a) Bu red kararı sonucunda, Elektrik, doğalgaz ve diğer girdi fiyatlarındaki zamlara, artan döviz kurlarına rağmen, İSKİ’nin İstanbullulara verdiği su bedeline, “yüzde sıfır” zam yapılmıştır.
2b) Tarifelerde İçme suyu-atıksu ayrımı yapılamadığından, buna bağlı bir yığın hukuki sorun doğmuştur.
2c) “Kırsal mahalle su tarifeleri” ile ilgili de karar alınamadığından, İstanbul’un bazı kırsal mahallelerine düşük tarife uygulanamayacaktır.
2d) C.bşk KHK ile verilen “insani su hakkı indirimi”, uygulamaya girememiştir. Çünkü bu hakkın uygulamaya girebilmesi için, Genel Kurul kararı gerekir.
3) Meclislerde kararlar alınırken, yapılan siyasal tartışmalarda ve alınan kararlarda, bunların devleti ve toplumu nasıl etkilediği, mutlaka göz önünde tutulmalıdır. Çünkü Meclisler bunun için vardır.
4) Siyaset yapacağım derken, alınan kararların devlet ve toplumda ne gibi sonuçlar yaratacağını hiç düşünmeden, aldığı kararlarla kamu kurumlarının kurum yapısını ve işleyişini bozmak, bir AKP klasiğidir. “Partizanlık” dediğimiz, işte tam budur.
5) Bu partizan siyaset anlayışı, halk tarafından mutlaka tarihe gömülmelidir.