CHP’li Av. Kıymet Kaya Koçak:” Hukuktan yoksun kayyum yönetimi anlayışı ile AKP iktidarı ‘Türkiye Yüzyılını, Kin ve İntikam Yüzyılına dönüştürmüştür”
CHP İBB ve Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi Av. Kıymet Kaya Koçak:” Hukuktan yoksun kayyum yönetimi anlayışı ile AKP iktidarı ‘Türkiye Yüzyılını, Kin ve İntikam Yüzyılına dönüştürmüştür”
Eyüpsultan Belediye Meclisi 9’uncu seçim 1’inci toplantı dönemi Kasım ayı 1’inci bileşimi 1’inci Başkan Vekili Av Özgür Nemutlu Başkanlığın’da gerçekleşti. Gündem maddelerinin görüşülerek ilgili komisyonlara havalesinin yapıldığı toplantıya AKP iktidarının hukuk üzerinden kurguladığı yerel yönetimler üzerinden muhalefetin itibarsızlaştırma girişimi olan kayyum atamaları, hukuksuzluğu ülke genelinde olduğu gibi Eyüpsultan Belediye meclisi Kasım ayı 1’inci oturumuna damgasını vurdu.
Eyüpsultan Belediye Meclisi kasım ayı 1’inci oturumunda CHP Gençlik kolları’nın izleyici lobisinde ellerindeki kayyuma tepki veren dövizlerle protesto etmelerine AKP sıralarından gelen tepkiler üzerine Meclis Başkanı Av. Özgür Nemutlu gençler demokratik tepkilerini dile getiriyorlar, bağırma, çağırma yok, hakaret yok bu demokratik tepkiler demokrasimizin gelişmesi açısından güzel şeyler, ne yazıyor orda bakalım diyerek dövizlerde yazanları okudu, ”kayyuma hayır, kayyuma geçit yok” bir hakaret yok varmı? AKP sıralarından Teamül hatırlatması üzerine Nemutlu teamüllere gelecek olursak hukuku ayaklar altına almakta olan bir ülke haline gelmek üzereyiz. Şimdi bu anayasal bir protesto hakkı ne var bunda arkadaşlar ölçülü protesto anayasal bir hak önceden izin alınması da gerekmez. Hepiniz konuştunuz oradan bir ses çıkmadı. Tabi ki konuşacaksınız siz meclis üyesisiniz onlar da seyirci anayasal protesto haklarını kullanıyorlar. Bir hakaret yok diyerek protestocu gençlere arkadaşlar amaç hasıl oldu lütfen yerlerimize oturalım diyerek uyarıda bulundu.
Devam eden Toplantıda gündem dışı konuşmalar bölümünde söz alan CHP İBB ve Eyüpsultan Meclis üyesi Av. Kıymet Kaya Koçak ” Esenyurt Belediye Başkanının Hukuksuz bir şekilde görevinden alınıp tutuklanmasına ve akabinde kayyum atamalarına ilişkin koşma gerçekleştirdi.
CHP İBB ve Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi, Av. Kıymet Kaya Koçak; konuşmasında ” Hukuktan yoksun kayyum yönetimi anlayışı ile AKP iktidarı ‘Türkiye Yüzyılını, Kin ve İntikam Yüzyılına dönüştürmüştür” ifadelerinde bulundu
Av. Kıymet Kaya Koçak konuşmasına şu ifadelerle devam etti:
Sayın Başkan değerli meclis üyeleri, gerek sosyal medya hesapları üzerinden bizleri izlemekte ve gerek meclis salonumuza gelerek bizleri onurlandıran çok kıymetli Eyüp Sultanlı Hemşehrilerimiz sizleri saygı ve sevgiyle selamlıyorum!
”AKP İKTİDARI ALGI OPERASYONLARIYLA SORUNLARI GİZLEMEYE ÇALIŞIYOR”
Ülkede merkezi siyasi iktidarın başta ekonomi, eğitim, sağlık, hukuk ve uluslararası ilişkiler olmak üzere toplumsal yaşamda uygulamış ve uygulamkata ısrarcı olduğu yanlış tutum ve politikaları nedeniyle toplumsal hayal kırıkları ve güven bunalımı her alanda kendini göstermekte ve gün geçtikçe artmaya devam etmektedir .
Eğitim politikasının akılcı bir temele dayanmaktan giderek uzaklaşması, siyaset eliyle ; hukukun siyaseti dizayn etme aracı ve siyasetin aparatı olma haline evrilmeye itilmesi , Yeni doğan çetesinin , örneklerden sadece birkaçı olduğunu düşündüğümüz Sağlık sektöründe yaşanan skandallar, AB ile yapılan geri dönüş anlaşması ve düzensiz göçmen politikası ile Avrupa’ nın ileri karakolu haline gele, Milletimiz yararına olmayan irrasyönel hükümet politikaları sonucu Ülkede yaşanan ekonomik sorunlar ve gün geçtikçe artan derin yoksulluk pençesinde yaşamaya mahkum kılınan geniş kitleler ……
”HÜKÜMET KAOS ORTAMI YARATARAK HUKUKSUZ YÖNETİM ANLAYIŞINDA ISRAR EDİYOR”
Son yıllarda ülkemizde giderek artan toplumsal kutuplaşmanın etkilerini önce iktidarın söylem boyutunda, ardından da eylem boyutunda görmeye başladık. Yıllar içirişinde siyasetin dili ve siyasetçilerin toplumsal ilişkileri şekil değiştirirken bu durum toplumsal hayat içerisinde kutuplaşma sürecinin hızlanması ile sonuçlandı. İktidar eliyle büyütülen siyasetteki toplumsal kutuplaşma ve inatlaşma sonrasında kurumlar üzerinde büyük ve kalıcı sarsıntılar ne yazık ki içinde yaşanılan toplumsal hayatın can damarı olan güven duygusunun ortadan kalkmasına neden olmaktadır.
Güvenin olmadığı yerde, ortak bir zemin üzerinde buluşabilme hali de ortadan kalkmaktadır. Güvenin olmaması sonrasında önce bireysel anlamda daha sonra da kurumsal anlamda içinde yaşanılan topluma ve toplumsal hayata dair itimat duygusunu sarsmaktadır. Bu ise birlikte yaşamaya dair duyulan itimadın sekteye uğraması ve ortak hareket etme kültürünün yara almasına yol açmaktadır.
Güven duygusunu kaybolduğu ülkelerde, yasal düzenlemelerin yaşananlar karşısındaki etkinliği ve gücü de zayıflamaya başlar ve belli bir süre sonra yasalar tamamen rafa kaldırılarak yerlerine gücün / paranın yarattığı yeni yapılar egemen olmakta .Kurumların güvenirliği ve inandırıcılığının kaybolduğu yerlerde ise hiç kimsenin can ve mal güvenliği kalmaz. Geçmiş ile gelecek arasındaki bağın zedelenmesi sonrasında kurumlar işlevsiz hale dönüşür ve artık yarardan çok zarar getiren örgütler olarak çürümeye başlarlar. Güven duygusunun yitirilmesi sonrasında siyaset denilen mekanizmanın anlamı ve içeriği de bozulmaya başalar. Kurumların içinde yaşadıkları topluma güvensizlik duygusu aşılaması hali ise birlikte yaşayabilme ihtimaline vurulan bir darbe olarak görülmeli ve bu doğrultuda harekete geçilmelidir. Türkiye’ de kurumların son dönemdeki açıklamalara ilişkin olarak ülke insanlarının kendi kurumlarına duydukları itimat duygusunun kaybolması halini ciddiye almak durumundayız. Çünkü güven kaybolduğunda sadece bir kurumla olan bağınız zedelenmiş olmaz. Bütün kurumların birbirleriyle bağlantı içerisinde olma halini sosyolojik anlamda göz önünde bulundurduğunda, işin içinde yaşanılan toplumsal hayatın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi noktasında da sıkıntılar yarattığı gerçeği ile karşı karşıya kalırız.
Özellikle iktidar eliyle dayatılarak hukuk alanında yaratılan ve ortaya çıkan güven bunalımının bir kez ortaya çıktığında, sonrası çok daha tehlikeli süreçlerin önünün açılmasına yol açmakta olduğu gibi gelecekteki toplumsal bağlarımızın da zedelenmesine neden olmaktadır.
”SİYASAL İKTİDAR HUKUKU ARAÇSALLAŞTIRARAK ESENYURT BELEDİYESİNE KAYYUM YÖNETİMİNİ REVA GÖRMÜŞTÜR”
Türkiye demokrasisi; Cumhuriyet’imizin 101, Kuruluş yıldönümünü kutlamakta olduğumuz bugünlerde 31 Ekim 2024 günü demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçecek ve bu iktidarın antidemokratik uygulamalarının en somut örneklerinden bir olan Esenyurt’ta yaşayan her 2 seçmenden birinin oylarını alarak 31 Mart 2024 tarihinde gerçekleşen yerel yönetimler seçimlerde Esenyurt Belediye Başkanı seçilen Sayın Prof.Dr Ahmet ÖZER’e yönelik siyasal iktidar tarafından hukuk araçsallaştırılarak, haksız, hukuksuz ve yasal dayanaktan yoksun bir şekilde Şafak operasyonu sonucu önce evinden gözaltına alınması ,sonrasında tutuklanmak suretiyle görevinden uzaklaştırılması ve yerine alelacele kayyum ataması zulmüne vicdanlı ve onurlu vatandaşlar olarak hep birlikte tanıklık etmek zorunda kaldık ne yazık ki .
*Bir Belediye Başkanının, çağrılırsa gelip ifade verecekken, sabahın ilk ışıklarıyla göz altına alınması,
*Adli makamların gün içinde yaptığı açıklamaların içeriği ,
*Siyasilerin beyanatları sonrası emniyet ifadesinin hızlıca alınıp ,adliyeye sevkinin gerçekleştirilmesi ,
*Savcının ifade alma süreci ve tutuklamaya sevk yazısının mahiyeti,
*Kayyum atama kararının resmi makamalar öncesinde Sabah
*Gazetesi’nde yayınlanması bu sürecin nasıl neticeleneceğinin adım adım iz düşümüdür.
”AKP SEÇİMLERDE KAYBETTİĞİ YERLERİ KAYYUM YÖNETİMİYLE YÖNETMEYİ ALIŞKANLIK EDİNMİŞTİR”
Her “hukukçunun” üzerinde uzlaşacağı Tutuklama Kararı da Kayyum atanması da hukuka aykırılıklarla dolu bir süreci ifade etmektedir. Hukuk devleti adına üzülerek söylemeliyiz ki bu hukuksuzluk bir kez daha Ülkemize reva görülmüştür. “Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer’in “terör örgütü üyeliği “iddiasıyla tutuklanıp yerine alelacele kayyum atanması iktidarın seçimde kaybettiklerini yargı eliyle geri alma planının parçasıdır .
İktidar,seçimde kaybettiği Esenyurt Belediyesini zorbalıkla ve hukuku ayaklar altına alarak ,kayyum atayarak geri almıştır!
Bunun bağımsız bir soruşturma ve yargılamadan çok ,siyasi bir hesaplaşma olduğunu artık sokaktaki çocuklar dahi bilmktedir!
Demokrasiyi , adaleti ve hukuk devletini yok sayan zihniyetin siyasi planları halkın vicdanında bozguna uğrayacaktır.
Geçmişte aynı yöntemle Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk vb. Davaları, gizli tanıklar, gizli deliller, cemaat mensubu hakim ve savcılar eliyle Genel Kurmay Başkanı’nı bile terör örgütü elebaşı suçlamasıyla yargılayıp yıllarca hapiste tutmuş. Sonrasında ,hepsinin “kumpas” olduğu açığa çıktı.
Şimdi “Esenyurt’ta aynı yöntemle hukuk devleti ,hukukun üstünlüğü ,seçmenin hür iradesi yok sayılmakta, muhalefet ve Türkiye ittifakı bu anlamda parçalanmaya çalışılmaktadır.
”AKP İKTİDARI BU KÖTÜ HUYUNU ÜLKE GENELEİNE YAYGINLAŞTIRMA GİRİŞİMİ HUKUKSUZLUĞUN İSPATIDIR”
Bu sabah itibari ile ise bir kez daha ne yazık ki Mardin Belediye Başkanı Sn.Ahmet TÜRK, Batman Belediye Başkanı Sn. Gülistan SÖNÜK , Ve Halfeti Belediye Başkanı Sn. Mehmet KARAYILAN’nın görevlerinden alınması ve yerine valiler ve kaymakamın kayyum atanarak iktidarın kötü uygulamalarına süreklilik kazandırmış olduğunu bir kez daha deneyimlemiş olduk.
İktidar eliyle bir yandan korkunç pahalılık, açlık ve sefalet dayatılmakta, diğer yandan Anayasa ve Demokrasinin tüm değerleri bir bir yok edilmektedir. Tüm bu hesaplar, planlar, düzmece davalar, kayyum hazırlıkları ile demokrasimize zarar veren, toplumsal barış ve huzuru bozanlar, seçmen iradesine saygı ve adalet talepleriyle halkın vicdanında bozguna uğrayacaktır .
”HUKUKTAN YOKSUN KAYYUM YÖNETİMİ ANLAYIŞI İLE AKP İKTİDARI ‘TÜRKİYE YÜZYILINI’, KİN VE İNTİKAM YÜZYILI’NA DÖNÜŞTÜRMÜŞTÜR”
İktidarın ısrarlı yanlış ekonomi politikaları yüzünden her geçen gün daha da yoksullaşan halkımız, iktidarın tırmandırmaya çalıştığı kaos, kavga ve sindirme siyasetine millet boyun eğmeyecektir.
Başta ekonomi olmak üzere ,Ülkenin artan sorunlarına çözüm üreteme miadını doldurmuş ve Ülke yararına akılcıl kararlar almaktan hızla uzaklaşan iktidar, milleti suni gündemlerle oyalıyor ,sandıkta kaybettiklerini yargıyla geri almaya çalışıyor !
İktidarın ilan ettiği “Türkiye Yüzyılı” nın artık “Kin ve İntikam Yüzyılı “na dönüştüğünün farkındayız, tıpkı İktidarın bütün bu manevralarının T.ürkiye Belediyeler Birliği ve İBB Başkanımız Sn. Ekrem İMAMOĞLU’nun siyasetten tasfiyesine ilişkin operasyonlarının farkında olduğumuz gibi . Küçük bir azınlığın sonsuz siyasi iktidarının tesisinin tezahürü olan ve iktisadi çıkarını esas alan İktidarın örgütlü kötülüğüne inat; hedefimize, Ülkemizin tamamı için barışı ,kardeşliği, adaleti, temel hak ve hürriyetleri esas alan İnsan haklarına dayalı demokrasi mücadelemizi kararlılıkla ve cesaretle yürüteceğimizden hiç kimsenin kuşkusu olmasın dedi.