CHP Ekonomi Masası; Tek gündem halkın ekonomisi
CHP Ekonomi Masası; Tek gündem halkın ekonomisi
Kılıçdaroğlu “kamulaştırma” sorusuna temkinli cevaplar verirken, “IMF’ye gitmeyeceğiz” demiyor. Sorunların temelinde ise hukuk devletinin tasfiye edilmesini görüyor. Tümüyle tasarlanmış bir ekonomi programı olmasa da CHP, gelecek günlerde ekonomiyi daha fazla gündeme taşıyacak.
Haber Etkin / Haber Merkezi
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) alanında uzman 20 milletvekilinden oluşan bir “ekonomi masası” ile Türkiye turu kararı aldı. Öncesinde ise CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Ekonomi Masası, gazetecilerle bir toplantı düzenleyerek sorularımızı yanıtladı.
Toplantının başında kısa bir konuşma yapan Kılıçdaroğlu ekonomiye ilişkin 4 başlıklı bir stratejik hat tarifledi. Bu başlıkların ilki tüm ekonomik aktörlerin can ve mal güvenliğinin tesis edilmesi olarak anlatıldı. Kılıçdaroğlu, can güvenliğini ifade hürriyetini de içine alacak şekilde genişletiyor ve demokrasideki tıkanmanın ekonomik tıkanmaya yol açtığının tahlilini yapıyor. Mal güvenliği ise daha çok yatırım ortamındaki güvensizlikle ilişkilendiriliyor.
İkinci başlıkta üretim ekonomisi yer alırken, ardından üreten Türkiye’nin hakça bölüşmesi ve adil gelir dağılımının altı çizildi. Kılıçdaroğlu son başlığını ise sürdürülebilir büyümeye ayırdı. Bu kapsamda CHP Lideri artık 3-5 yıllık planların devrinin kapandığını 50 yıllık stratejik planların takip edilmesi gerektiğini vurguluyor.
Bu girişin ardından sorularımızı yanıtlayan Kılıçdaroğlu, cevapları verirken sık sık ekonomi masasındaki konunun uzmanı kişilere söz verdi. Bu noktada CHP ekonomik sorunları çözebilecek bir takım oluşturduğu iddiasında. Öyle ki, sorular tarıma dönükse doğrudan işin içinde olan Orhan Sarıbal, vergilere ilişkinse maliyeciler Bülent Kuşoğlu ve Abdüllatif Şener, para politikalarına ilişkinse Selin Sayek Böke veya Faik Öztrak gibi konunun uzmanı isimlerle cevaplandırıldı. Kılıçdaroğlu ise her cevabın ardından toparlayıcı başlıklar açtı.
Cevaplar içinde ilgi çekici olanlardan bazıları kamu-özel işbirliği (KÖİ) projeleri ve IMF tartışmalarına ilişkindi. Selin Sayek Böke’nin köprü-otoyol vb KÖİ projelerini kamulaştıracağız çıkışını sorduğumuz CHP lideri bu söylemin arkasında durduklarını tekrar ifade etti. Ancak şunun da altını çizdi, “şirketleri kamulaştıracak değiliz, bu projeler zaten devletin, şirketlere paralarını vereceğiz, sözleşmeleri iptal edeceğiz, CHP’nin bakış açısında özel sektörün önünü açmak var, özel sektörün önündeki engeller kaldırılsa iş insanlarımız Türkiye’yi ayağa kaldırır”. Bu alanda CHP Lideri mümkün olduğunca dikkatli konuşarak dengeleri gözetmeye çaba sarf etti.
Bir diğer dikkat çekici soru ise Erdal Sağlam’dan geldi. Sağlam’ın “Ekonomi masası ülkeyi gezerken IMF’ye gidecek misiniz diye sorusuna nasıl cevap verecekler” sorusuna Kılıçdaroğlu “en ucuz kaynak neredeyse oraya giderim” cevabını vererek IMF’ye gitmeyeceğiz dememiş oldu.
Kılıçdaroğlu’nun cevaplar kısmında sık sık altını çizdiği bir başka husus ise “Türkiye, Avrupa’nın Çin’i olmamalıdır” vurgusu oldu. Ücretler yapısının bozulduğundan herkesin asgari ücretle çalışmak zorunda kaldığından bahseden CHP Lideri yüksek işsizliğin ücretleri baskıladığını da vurguladı. Asgari ücretten vergi alınmayacak, ücretlerin yükselmesi iç talebi de canlandıracak dedi ve ekledi; “Türkiye Avrupa’nın Çin’i değil, AB’nin onurlu bir üyesi olmalıdır”.
Genel olarak dört başı tasarlanmış bir ekonomi programı bulunmasa da önümüzdeki günlerde CHP’nin ekonomiyi daha fazla gündeme taşıyacağı söylenebilir. Öte yandan CHP’nin tüm ekonomik aktörleri kucaklama hedefi yüzünden bazı çelişkili vaatlerde bulunduğu da açık.
