Camisiz başkentten başörtülü aday
Yunan asıllı Stamou, İslam’ın çevreciliği emrettiği düşüncesiyle Ekolog Yeşiller Partisi’nden aday olduğunu aktarıyor. ‘da, 25 Mayıs’ta yapılacak Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerine Ekolog Yeşiller Partisi (Oikologio Prasoinoi) adına katılacak olan ilk başörtülü aday Anna Stamou, bir ilke imza attı. O, sayıları milyona yaklaşan Yunanistan’daki Müslüman göçmenlerden, Arnavut sığınmacılardan veya Batı Trakya Türklerinden değil. Yunan kökenli bir Müslüman ve aktivist. Avrupa’nın camisi olmayan tek başkentinde ne yabancı, ne azınlık! ‘Neden Yeşiller Partisi’nden adaysınız?’ sorumuzu ‘Dinimiz de çevreci.’ diye açıklıyor: “Yunanistan çok güzel bir ülke ama maalesef kimse ormana ve denize saygı duymuyor. Ben bir Müslüman olarak çevreme çok dikkat eden, seven ve saygı duyan biriyim. Bu açıkça dinimizde de yer almaktadır.”Hiperaktif bir kişiliği olan Anna Stamou’yu genellikle hızlı hızlı bir şeyler anlatırken veya koşuştururken görüyoruz. Çünkü anlatacak çok sözü, yapacak çok işi var. Hiçbirinden de geri kalmıyor. Atina’daki cami meselesinden birçok sorunla birlikte ekonomik krizin de hedefe koyduğu göçmenlere, ülkenin kuzeydeki Müslüman azınlıktan diğer sosyal yaralara her türlü konunun dertlisi olarak görüyor kendisini. Yunanistan Müslümanlar Birliği’nde yönetici olan Stamou seçilirse, Yunanistan’da yaşayan Müslümanların her konuda Yunanlarla eşit olmalarını sağlayabilmek için çabalarının süreceğini söylüyor. “Müslümanların, bir yandan ülkeye karşı sorumluluklarını yerine getirmeleri diğer yandan da haklarını aramasını bilen bireyler haline gelmesi için elimden geleni yapacağım. Yunanistan’da yaşayan Müslümanlar için yapmak istediğim şeylerden biri eşitlik. Müslümanların ayrımcılığa maruz kalmalarını engellemek için çalışmalar yapmak istiyorum. Ülkemizdeki Müslümanların kendilerini azınlık olarak hissetmemeleri için mücadele vereceğim.” diyor.1973 yılında Atina’da doğmuş Stamou. 2003 yılında İslam’ı seçme öyküsü ise oldukça ilginç. Irak Savaşı’nın başlamasıyla Atina’da Müslüman olsun olmasın duyarlı olan herkes yardım kampanyaları başlatmış. Yardımların tanzim ve tasnifinde gönüllü olarak yer alan Stamou, arada bir İlyupoli semtindeki okulun bir köşesine gidip karton seren, sonra da eğilip kalkan Naim Bey’i görmüş. İş bittiğinde ise Naim Bey bir arabaya biniyor ve oradan ayrılıyormuş. ‘Nasıl olur böyle bir şey! Adam varlıklı, altında iyi bir arabası da var. O toz duman içinde iki büklüm oluyor ve eğiliyor.’ diye içinden geçirmiş. Sözünü ettiği; Mısırlı Naim Bey’in namaz kılma pratiği!