SODEV’in 2024 İnsan Hakları Demokrasi Barış ve Dayanışma Ödülü: Polenez işçilerine verildi…
SODEV tarafından çeyrek asırdır verilen Barış ve Dayanışma Ödülü, bu yıl 172 gün boyunca emekleri için direnen Polonez İşçilerine verildi. SODEV Başkanı ve Beşiktaş Belediyesi Başkanvekili Rasim Şişman, “Onların direnişi bize bir kez daha gösterdi ki, emeğin hakkını savunmak bir zorunluluktur. Demokrasi yalnızca seçim sandıklarında aranmaz. Demokrasi, fabrikalarda, atölyelerde, işyerlerinde, hayatın her alanında var edilmelidir. Ve dayanışma her an yaşatılması gereken bir ilkedir ”dedi.

Sosyal Demokrasi Vakfı (SODEV) tarafından 2001 yılından bu yana verilen İnsan Hakları, Demokrasi, Barış ve Dayanışma Ödülü, bu yıl Polonez İşçileri’ne takdim edildi. Taksim Hill Otel’de düzenlenen ödül törenine SODEV Başkanı ve Beşiktaş Belediyesi Başkanvekili Rasim Şişman, Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu’nun yanı sıra çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisinin de bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.

“Bugün, emeğin onuruna sahip çıkanları, baskıya boyun eğmeyenleri, hakkını arayanları ve direnenleri selamlıyoruz”
Ödül töreninde konuşan SODEV Başkanı Rasim Şişman, “Çeyrek asırdır yıldır sürdürdüğümüz bu anlamlı yolculukta, her ödülümüz toplumsal mücadelenin farklı alanlarında iz bırakan değerli isimlere ve kurumlara emanet edildi. Bu geleneği sürdürürken, her defasında gördük ki, toplumsal ilerleme ancak cesur adımlarla, kararlı duruşlarla ve ortak mücadeleyle mümkün oluyor. Bugün yalnızca bir ödül vermiyoruz. Bugün, emeğin onuruna sahip çıkanları, baskıya boyun eğmeyenleri, hakkını arayanları ve direnenleri selamlıyoruz. Bugün, hepimize ilham veren, cesaretleriyle karanlığı yırtan Polonez İşçileri’nin onurlu mücadelesini kutluyoruz”

“Demokrasi yalnızca seçim sandıklarında aranmaz”
“Hepimiz biliyoruz ki, haklar kendiliğinden verilmez; mücadeleyle kazanılır” diyen Şişman, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Polonez İşçileri, sadece kendi ekmekleri ve onurları için değil, tüm emekçilerin sesi olmak için direndiler. 172 gün boyunca yalnızca patronların baskısına karşı değil, sessizliğe ve umutsuzluğa karşı da mücadele ettiler. Bugün burada onların mücadelesini ödüllendirirken, aslında dayanışmanın, umudun ve adaletin teslim alınamayacağı olgusunu sahipleniyoruz. 172 günlük direniş sonunda Polonez İşçileri, sadece kendi haklarını kazanmakla kalmadılar; tüm emek mücadelesine örnek olan bir zafer elde ettiler. Sendikal hakların tanınması, çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve işçi temsiliyetinin güçlendirilmesi gibi somut kazanımlar, bu direnişin meyvesi oldu. Bu kazanımlar, haklı bir davanın kararlılıkla savunulduğunda başarıya ulaşabileceğinin en güzel kanıtı oldu. Onların direnişi bize bir kez daha gösterdi ki, emeğin hakkını savunmak bir zorunluluktur. Demokrasi yalnızca seçim sandıklarında aranmaz. Demokrasi, fabrikalarda, atölyelerde, işyerlerinde, hayatın her alanında var edilmelidir. Ve dayanışma her an yaşatılması gereken bir ilkedir.”

“Omuz omuza verdiğimizde, hiçbir güç bizi yenemez”
Polonez İşçileri’nin gösterdiği direnişin insan haklarının, demokrasinin, barışın ve dayanışmanın bir bütün olduğunu hatırlattığına vurgu yapan Şişman, şu ifadeleri kullandı:
“Birinin eksik olması, diğerlerini de zayıflatır. Ancak birlikte durduğumuzda, omuz omuza verdiğimizde, hiçbir güç bizi yenemez. Bu ödül, Polonez İşçileri’nin mücadelesine duyduğumuz saygının ve geleceğe olan inancımızın bir nişanesi. Onlar sadece bir işyerinde haklarını savunmadılar, tüm emekçilerin umudunu büyüttüler. Onların cesareti, bize direnişin yalnızca geçmişin hikayesi olmadığını, bugünün ve yarının da mücadelesi olduğunu gösterdi. Özellikle genç kuşaklara seslenmek istiyorum: Polonez İşçileri’nin direnişi, sizlere umudun, haklı sesin, direnmenin gücünü gösterdi. Bu mücadele, yarının dünyasını şekillendirecek olan sizlere, adaletli bir gelecek için mücadelenin her zaman mümkün ve değerli olduğunu hatırlatıyor. Bu ödülü takdim ederken, yalnızca bir alkışla yetinmeyeceğiz. Bu ödülü, hakları için mücadele eden herkesin sesi olarak kabul edeceğiz. Çünkü biliyoruz ki hak verilmez, alınır. O yüzden bugün burada yalnızca bir ödül değil, geleceğe dair bir inanç, bir söz ve bir taahhüt veriyoruz: Emeğin, adaletin ve dayanışmanın yanında olmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.”

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu:”Sendikal hakların korunması ve geliştirilmesi adına büyük bir ilham kaynağı olmuştur”
Ödül jürisi adına konuşma yapan DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu ise ödülün Polonez İşçileri’ne verilmesinin gerekçesini “Polonez direnişi, yalnızca bir işçi direnişi değil, aynı zamanda Türkiye’de sendikal hakların, toplu pazarlık süreçlerinin ve işçilerin özgür örgütlenme hakkının korunması adına verilen mücadeleler için de önemli bir örnektir. İşçilerin kararlı direnişiyle kazanımla sonuçlanan bu süreç, işçi sınıfının dayanışmasının ve kolektif mücadelenin gücünü bir kez daha göstermiştir. Polonez direnişi, tüm bu gelişmelerin gölgesinde, işçi haklarının savunulması ve sendikal özgürlüğün korunması adına büyük bir anlam taşımaktadır. İşçilerin kararlı duruşu, ülkemizde sendikal hakların korunması ve geliştirilmesi adına büyük bir ilham kaynağı olmuştur” sözleriyle açıkladı.

2001 yılından itibaren verilen ödülün bu yıl ki bağımsız jüri üyeleri arasında Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, Gezi Davası kapsamında tutuklu Türkiye İşçi Partisi (TİP) Hatay eski Milletvekili Can Atalay, gazeteci Kadri Gürsel ve Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin eşi ve CHP İstanbul Milletvekili Türkan Elçi yer alırken doğal jüri üyeleri ise SODEV Başkanı Rasim Şişman, eski Kültür Bakanı Ercan Karakaş, eski SODEV Başkanları Ertan Aksoy, Aydın Cıngı ve Babür Atila oldu.