Sağlık örgütlerinden 1 Mayıs çağrısı: Salgınsız ve sömürüsüz bir dünya
Sağlık meslek örgütleri, “ Salgınsız ve sömürüsüz bir dünyada 1 Mayısları bayram olarak kutlayacağımız günlerin inancıyla, sağlık emekçileri olarak hem COVID-19 virüsüne hem de emeğimizi yok sayan, haksız ve hukuksuz bu sisteme karşı mücadelemize devam edeceğiz” denildi
Sağlık meslek örgütleri, “Sağlık hizmetini üretenler olarak emeğimize sahip çıkıyor, yaşasın 1 Mayıs diyoruz. Emeğin haklarını alabildiği, ‘salgınsız ve sömürüsüz’ bir dünyada 1 Mayısları bayram olarak kutlayacağımız günlerin inancıyla bütün dünya emekçilerinin 1 Mayıs’ını kutluyoruz” açıklaması yaptı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Dişhekimleri Birliği (TDB), Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Devrimci Sağlık İş Sendikası (Dev Sağlık İş), Türk Psikologlar Derneği (TPD), Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği (SHUDER) ve Tüm Radyoloji Teknisyenleri ve Teknikerleri Derneği’nin (TÜM RAD-DER) 1 Mayıs dolayısıyla yaptığı ortak açıklamada COVID-19 salgın günlerinde sağlık emekçilerinin birliğe, mücadeleye ve dayanışmaya ihtiyacı olduğuna vurgu yapıldı.
MÜCADELEMİZE DEVAM EDECEĞİZ
Açıklamada “Salgında yitirdiğimiz arkadaşlarımızın anısına sahip çıkacağımızı ve sağlık emekçileri olarak hem COVID-19 virüsüne hem de emeğimizi yok sayan, haksız ve hukuksuz bu sisteme karşı mücadelemize devam edeceğiz” denilerek şu ifadelere yer verildi:
“Sağlık hizmetinin kâr edilecek bir tüketim nesnesi olmaması gerektiğini yıllardır anlatmaya çalışan örgütleriz. Herkesin ama herkesin ‘eşit-nitelikli-ulaşılabilir- anadilinde ve parasız sağlık hizmeti’ alma hakkı olduğunu topluma ve yöneticilere kabul ettirmeye çalışıyoruz. Zaten COVID-19 salgını ölüm ve hastalanma korkusunu yakından yaşatarak sağlık hizmetine erişimin hiçbir bariyere takılmadan ücretsiz biçimde erişilmesi gereken bir hak olması gerektiğini herkese fiilen göstermiş oldu.
HEP BİRLİKTE GÖRDÜK
Koruyucu sağlık hizmetlerini, bölge tabanlı birinci basamağı yok sayan anlayışın, emek sömürüsüne dayalı işletmeleşmiş kamu hastaneleri ile gösterişli binalara ve otelciliğe odaklı özel hastane sektörünün COVID-19 salgınında nasıl anlamını yitirdiğini, yok hükmünde olduğunu hep birlikte yaşadık, gördük.
Salgın ortamında bile sağlıkta şiddettin hız kesmemesi, yine salgına rağmen sağlık çalışanlarının emeğini değersiz gören adaletsiz ve hakkaniyetsiz ücretlendirme yöntemleri, sağlık işçilerini yok sayan döner sermaye ödemeleri, özel sağlık kurumlarında ücretsiz izin adı altında fiilen gelirsiz ve işsiz bırakılmamız, muayenehanelerde hem hekimin hem de sağlık personelinin sıkıntılarının görmezden gelinmesi, iş ve atama bekleyen yüzbinlerce sağlık bilimleri mezununun, hukuksuz KHK’lar yada güvenlik soruşturmaları ile meslekleri ellerinden alınan sağlık çalışanlarının salgın ortamında bile gündeme getirilmemiş olması, bizlerin 2020 1 Mayıs’ında mücadele başlıklarımızı talep, öneri ve beklentilerimizi oluşturuyor.”