Prof. Dr. Osman Erk: İnsülin yüksekse vücut hastadır!
İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, “Obezite, kalp-damar hastalıkları, yüksek tansiyon, diyabet ve kanser vakalarındaki artışın nedenlerinden biri de bol kalorili beslenme ve hareketsizlik ile ortaya çıkan insülin direncidir” dedi.
İnsülin direnci, genellikle fazla şekerli ve basit karbonhidratlı (ekmek, makarna, pirinç gibi) gıdalarla beslenme sonucu gelişen bir durumdur. Vücuttaki şekeri kontrol etmek için salgılanan insülinin etkisini göstermekte zorlanması şeklinde tanımlanabilir. Normal şartlarda vücut şekeri 1 ünite insülin ile kontrol altına alabilirken insülin direnci olan hastalarda vücut 2-3 ünite insülin salgılamak durumunda kalır. İnsülin direnci arttıkça, şeker kontrolünü sağlamak için insülin de artar. Bu da vücutta gereğinden fazla insülin salgılanması anlamına gelir. İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman Erk, çağın vebası olarak nitelendirilen insülin direncinin vücuda etkilerini ve bu sorunla başa çıkma yollarını şöyle açıkladı…
BEL VE KARIN YAĞLARINA DİKKAT!
İnsülin yüksekliği kronik hastalıkların en sık nedenidir. En uzun yaşayan insanlar en az şeker tüketen ve insülin seviyeleri en düşük olan insanlardır. İnsülin direnci ile karın bölgesindeki aşırı yağlanma paraleldir. Bel ne kadar kalın ise bu pankreasın o kadar fazla insülin salgıladığı anlamına gelir. Bel ve karında biriken yağlar, kalça ve basenlerde biriken yağlardan daha tehlikelidir. Bel kalınlaştıkça ömür kısalır.
NELERE YOL AÇAR?
İnsülin; yağ depolayan, vücutta inflamasyon ve oksidatif strese yol açan bir hormondur. İnsülin seviyesi ne kadar yüksek ise insülin direnci o kadar fazladır. İnsülin direnci, vücudun tüm hormonal dengesini olumsuz etkiler. Vücut kas kaybedip yağlanır. Karaciğer en fazla yağlanan organlardan biridir. İnsülin direnci hipoglisemi ataklarına yol açtığı için kişi sık sık ve fazla miktarda yeme ihtiyacı hisseder, bu nedenle obezite ve şeker hastalığı gelişir. Daha sonraki aşamada ise kalp ve damar hastalıkları ve kanser gelişimi ortaya çıkar. İnsülin böbreklerden sodyum emilimine neden olur. Sıvı ve kilo artışıyla, hipertansiyon ve kalp yetersizliği gelişebilir. İnsülin salgılanması için magnezyuma ihtiyaç vardır. Fazla insülin salgılanması sonucu tüketilen magnezyum azalır. Düşük magnezyum da kan damarlarının kasılmasına ve tansiyonun yükselmesine yol açar. Tiroid hormonları, kortizol ve stres hormonları en fazla etkilenen hormonlardır. Tiroid fonksiyonları bozulur, polikistik over hastalığı ve kısırlık gelişimi söz konusu olabilir. Kronik stres, kan kortizol düzeyini artırır. Bu durum da belde yağlanmaya ve insülin direncine yol açar. İnsülin direnci ve diyabeti önlemek için tiroid hormonları ve stres hormonları normal olmalıdır.
Sağlıklı yaşamın püf noktası: İnsülin hassasiyeti
İnsülin hassasiyeti İnsülin duyarlılığı insülin direncinin tam tersidir. Sağlıklı yaşamak ve sağlıklı yaşlanmak için hayati rol oynar. Fazla yememek, zaman zaman aç kalmak insülin hassasiyeti yaratır ve ömrü uzatır. Farelerle yapılan deneylerde haftada 2 gün aç kalan farelerin hastalıklarının azaldığı ve ömürlerinin uzadığı tespit edilmiştir. Her gün akşam saat 18.00 ve 20.00’den sonra yemek yemeyip 12-14 saatlik bir süre aç kalmak ve uyku vücudu dinlendirir, yeniler ve insülin hassasiyetine yol açar. Tam tahıl, sebze ve meyve, düşük yağ, baklagiller ve lif, magnezyum, kalsiyum, krom, çinko ve B vitaminleri insülin hassasiyeti sağlar.
İŞTE NEDENLERİ
İnsülin direncinin nedenleri şunlardır:
– Sıvı şekerli içecekler
– Rafine karbonhidratlar
– Tatlandırıcılar
– Trans yağlar
– Soya, mısır, ayçiçeği gibi bitkilerde bulunan Omega-6’lar
– Kronik enfeksiyonlar, bakteriyel endotoksinler
– Çevresel toksinler (PCB, tarım ilaçları)
– Kronik stres
– Doymuş yağlar
– Alkol (>30 gr/gün)
– Lif eksikliği
– Gıda hassasiyetleri (yumurta, mısır, fıstık)
– Gıda alerjileri
– Ağır metaller (arsenik, cıva, kurşun)
– Beslenme bozukluğu (antioksidan, lif, Omega-3, vitamin eksikliği)
– Fazla hayvansal protein
– Fazla tuz
– Hareketsizlik
– İlaçlar
ÖMRÜ UZATAN 10 İPUCU
– Organik beslen; yağ, tuz ve şeker oranını azalt.
– Beslenmeni günlük iki ana öğün ve küçük küçük ara öğünlerle düzenle.
– Porsiyonları küçült.
– Sigara, alkol ve uyuşturucudan uzak dur.
– Düzenli spor yap.
– Kaliteli uyu.
– Düzenli ve güvenli seks yap.
– Sakin, dingin, iyimser ol; hayata gülümse.
– Kişisel hijyene dikkat et.
– Dünya Sağlık Örgütü aşılama programını uygula.