Dursun Bulut: Toplumu Çürüten Yönetimlerdir!
Sahtekarlık her yeri kuşatmış durumda. Nereye elinizi atsanız tel tel dökülüyor. Sahtekarlık, ahlaksızlık, kötülük, ihanet, dolandırma, cinayet salt bugünün olayı da değil, insanlıkla aynı yaştadır. Tek farkı, toplum bugünkü kadar çürümemişti. Tırnaktan tepeye çürümüş durumda.
Köy hayatını da, kent hayatını da yaşayan biriyim. Dünyayı takip etmeye çalışıyorum. Devlet hukukla ve demokrasiyle yönetilmediği sürece devlet hep güçlülerin devletidir. Hukukta hep üstünlerin hukukudur.
Bizde yaşanlar hiç şüphe yoktur ki, Dünya’da da oluyor. Ancak bizde olanlar Dünya’da çok farklı oluyor. Örneğin:
● Rant için, Ormanları yakıyorlar. İnsanlar ölüyor, yagınla her tür canlı acı bir şekilde yaşamlarını kaybediyor. Siyanür altın çıkarmaya bizzat devlet izin veriyor. Kazdağları’nı, Fırat Nehri’ni, Fatsa, Ünye, Bergama, Kelkit Ovalarını zehirliyorlar, insanlar katlediliyor. Akbelen Ormanları’nı yok ediyorlar. Kimin için? Bir avuç kan emici için.
● Bizde 11 yaşındaki kız çocuklarının evlenmesini uygun görenler var. Batı bunu insanlık suçu olarak görüyor. Müslüman coğrafyasında ise bu sapıklığı, dini kutsallara bağlayan yüzmilyonlar var.
● Bizde hemen hemen hergün bir kadın cinayeti işlenir, batıda okul, AVM tarayarak insanları katlederler. Ama Batı bununun önlemi için çırpınırken, bizde adeta teşvik var. Çünkü bu feodal anlayışı, koruyan bir kısım güçler var. Eğer koruyan, teşvik edenler olmasaydı, bu cinayetler çoğalmaz dı.
● Bizde rüşvet, irtikap, soygun, ihale yolsuzluğu, zavallı insanları kandırarak paralarını kapma, bir daireyi on kişiye satma, ayıplı malları normalmiş gibi satma, kaçak bina yapma, hazine mallarını evrak uydurarak kendi üzerine geçirme, parayla sahte evrak, diploma, vekalet düzenleyerek yolsuzluk o kadar yaygın ki, toplum gırtlağına kadar bu sahteciliğe bulaştırılmış durumda. Toplum biraz silkelendi, başta diploma, nepotizm sahtekarlığı atıksu kanalları gibi fışkırma ya başladı..
● Üniversite, KPS, LGS, Askeri Okul, Ehliyet sınavlarında sorularını çalınması neredeyse her yıl yaşanır hale gelmiş durumda. FETÖ ile ortaklıkları devam ettiği süreçte, toplum iliklerine kadar bu sahtekarlıklara bulaştırılmıştı. Şimdi başka tarikatlar la boy boy resimler veriliyor.
● Gümrükler de, hastaneler de, gıda üretimin de, içecekler de, giyecekler de, fatura da sahtecilik adeta tavan yapmış durumda. Bakan kendi şirketine bakanlıkta iş veriyor, milletvekili altın tüccarı, arabasıyla gümrükleri aştırıyor.
Peki bu sahteciliklerin çok az kısmı Batıda yaşanırken, neredeyse tamamı Türkiye’de neden oluyor? Çünkü:
● Türkiye’de Ortadoğu kültürü hakim. Küçük çocuklarla evlilik dinen hak görülebiliyor. Ama hukukun karşı çıkması umursanmıyor. Yönetimler işlem başlatmıyor, göz yumuyor. Hukuk işlemiyor. Adalet geç geliyor veya hiç gelmiyor. Vicdanlar karartılmış durumda.
● Suçlular adalet yerine, çeteler tarafından cezalandırılıyor.
Kısacası ülke hukuk, adalet, demokrasiyle değil, kişi/ kişilerin keyfiyetiyle yönetiliyor. Siz son 25 yılda işlediği yüzkızartıcı suç nedeniyle istifa eden bakana, milletvekiline, üst kademe memuruna, belediye başkanı, meclis üyesine, yöneticisine, siyasetçiye tanık oldunuz mu? Herkes üç maymunları oynuyor.
Bu duruşla mı toplum temizlenecek? Kendimizi kandırmayalım. Eğer toplumun ezici çoğunluğu üç maymunları oynuyorsa çürümeyi kimse engelleyemez. Yapılması gereken, hukuku her yerde geçerli kılmak, bağımsız yargıya bir an önce kavuşmak, adaleti herkes için geçerli kılmak, utanmayı, arlanmayı, etik değerleri topluma kazandırmak.
Umarım bizde de bir gün temiz eller işbaşı yapar!
