CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu: Soframızı büyütmeye devam edeceğiz
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in altılı masayı sallayan açıklamalarının ardından sosyal medya hesabından yeni bir video paylaştı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti lideri Meral Akşener’in restinin ardından Twitter hesabından yeni bir video yayımladı.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti lideri Meral Akşener’in; belediye başkanları Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’na çağrı yaparak, “Millet sizi göreve çağırıyor” çıkışının ardından Twitter hesabından yeni bir video paylaştı.
CHP lideri, söz konusu videoyu “Soframızı büyütmeye devam edeceğiz. Sabırla…” başlığıyla yayımladı.
Millet İttifakı’nı bir sofraya benzeten CHP lideri şöyle konuştu:
“O OTURMASIN BU OTURMASIN’ DİYEREK SOFRAYI TOPARLAYAMAYIZ”
“Sevgili halkım biz bu yola çıkarken hep Halil İbrahim sofrasından bahsettik. Çünkü ‘bu sofraya bu ülkenin tüm renklerini davet etmemiz gerekir’ dedim. ‘Yoksa bu ülke iflah olmaz’ dedim. Türkiye’nin bütün renklerini birleştire birleştire kazanmak için yola çıktık. Soframız böylece gittikçe genişledi.
Çünkü amaç sadece ceberut sarayı göndermek ya da değiştirmek değildi. Amaç aynı zamanda yeni güzel bir Türkiye oluşturmaktı. Bu sofraya ‘o oturmasın bu oturmasın’ diyerek sofrayı toparlayamayız. Birilerini hor görerek, göz ardı ederek Türkiye’yi değiştiremeyiz. Bu Türkiye’yi 20 senedir yaşıyoruz zaten.”
“SORUMLU DAVRANACAĞIZ”
“‘Erdoğan gitsin ama Erdoğanizm gelsin’ bu da olmaz. Tarihi sorumluluğumuz var bizim. İttifakımızın diğer ortakları medyaya çıkıp hakaretler etmiyor. İttifaka zarar veren demeçler hiç vermiyor. Hiçbirinin ittifak içinden oy devşirmeye çalıştığını da görmedim. Sürekli aynı olgular birbirini tekrar eden hamleler. Biz ülkeyi siyasal operasyonlarla yönetmeye talip olmayacağız. Hepimizin sorumluluğu var ve sorumlu davranacağız.”
“ERDOĞAN DİLİNİN, YERİNİN OLMAMASI GEREKİRDİ”
“Bana gelince, ben bu saatten sonra değişmem. Ben birleştiririm ve birleştirmeye de devam edeceğim. Sofra büyümek zorunda. Bunu da kimse durduramaz. Bu sofrada siyasi oyunların, nezaketsizliğin, Erdoğan dilinin, yerinin olmaması gerekirdi. Bu sofraya oturanlar böyle oturdu. Kalkan da ancak bu sebepten kalkacaktır.”
“GERGİNLİĞE İZİN VERMEYECEĞİZ”
“Umudum, niçin bir araya geldiğimizin farkındalığıyla sakin olmamız. Bu sofraya herkesi davet etmemizdir. Birilerinin kalkması yerine, bütün renklerimizin oturmasını sağlamamızdır. Onun için ne ben ne de partimdeki yol arkadaşlarım, herhangi bir gerginliğe izin vermeyeceğiz, alet olmayacağız. Biz sorumlu davranmaya devam edeceğiz. Kimseyi geride bırakmayacağız. Türkiye’nin tüm vatandaşları bu sofraya davetli olacak. Halkımız kaygılanmasın. Biz her şekilde Erdoğan’ı da Erdoğan’ın propaganda makinesini de yeneriz, yeneceğiz. Emin olun, yeneceğiz.”
AKŞENER NE DEMİŞTİ?
Millet İttifakı’nın toplantısının ardından cumhurbaşkanı adayı konusunda partisiyle istişare etmek üzere partisinin Genel İdare Kurulu ile bir araya gelen İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adaylığına ‘ret oyu’ verdiklerini açıkladı.
Akşener, anketlerde ismi öne çıkan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu önerdiklerini ancak Millet İttifakı’nda bu önerinin kabul edilmediğini söyledi, iki belediye başkanına çağrıda bulundu.
Akşener şöyle konuştu:
“Geldiğimiz noktada İYİ Parti bir kıskaca alınmış, bir dayatmaya mecbur bırakılmış, ölümle sıtma arasında bir tercihe zorlanmıştır. Buna boyun eğmeyecektir. Devşirme siyasetin hınk deyicisi olamayacaktır.
2023 yılında milletimiz cumhuriyetimizin yıpratılan değerleri için, demokrasimiz için, bir büyük mücadele verirken ceketimi assam aday ederim diyenlerin karşısında da dimdik durmaya devam edeceğiz. Bizim seçimimiz dün de belliydi, bugün de belli. Karşımıza kim dikilirse dikilsin bizim itirazımız, mücadelemiz dün de aynıydı, bugün de aynı. Biz milletimize bir sör verdik. Milletin sesini duyuran olacağımıza söz verdik. O iradeden korkan değil güç alan olacağımıza söz verdik.
Biz bu günlere kirli pazarlıkları reddederek geldik. Bu doğrultuda siyasetimizin merkezine milletimizi alıp memleketimizi il il, ilçe ilçe gezdik. Nasıl ki dinlediğimiz dertleri, şikayetleri not edip milletimizin sesini duyurduysak iktidara, bizden, muhalefetten olan beklentileri de karşılamak, duyurmak için çalıştık. Biz, İYİ Parti olarak demokrasi inancımız gereği ortak akıl ışığında sorun ve çözümleri konuşabilmeyi aklın gereği gördük.”
“ALTILI MASA NOTER MASASINA DÖNÜŞMÜŞTÜR”
“Tüm farklılıklarımıza rağmen, Türkiye için ortak dertlere yönelik güçlendirilmiş parlamenter sistem, anayasa değişikliği teklifi gibi birçok konuda mutabakat sağladık. Dün ortak adayın kim olacağını tartıştık. 5 siyasi parti tek ismi dile getirerek Kılıçdaroğlu’nun adaylığı görüşünü beyan etti. Biz 3 yılı aşkın sokaklarda sıklıkla duyduğumuz, tüm anketlerde de uzun süredir Sayın Erdoğan’a karşı açık ara kazanan iki isim konusunda görüşümüzü beyan ettik. Mansur Yavaş ile Ekrem İmamoğlu’ydu. Anladık ki küçük hesaplar 85 milyonun kazandığı kutlu bir zafere tercih etmiştir. Şahsi hırslar Türkiye’ye tercih edildi.
Üzülerek söylüyorum ki altılı masa, millet iradesinin kararlarını yansıtma vasfını kaybetmiştir. Bu masa ortak akıl platformu olmaktan çıkmış. Alternatiflerin kara listeye alındığı bir noter masasına dönüşmüştür.”
İMAMOĞLU VE YAVAŞ’A ÇAĞRI
“Ne bir kumar masasında ne de bir noter masasında olmayacağız. 85 milyonun geleceğini tehlikeye atmayacağız. Cumhuriyetimizin yeni asrını göz göre hiç etmeyeceğiz. Milletimizin kazanma ümidini yok etmeyeceğiz.
Sayın Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’na çağrıda bulunmak istiyorum. Değerli başkanlarım, siz milletin iradesi ile seçildiniz. Tüm engellere rağmen çok çalıştınız. Milletimizi enkazından altında bile yalnız bırakmadınız. Milletimiz sizi göreve çağırıyor. Bu vazife reddedilemez, görmezden gelinemez bir vazifedir. Bu çağrının sahibi millettir. Bu karar milletindir. Bu saatten sonra bizlere düşen bir seçim yapmaktır. Ya şanlı mücadelede milyonlarla yürüyeceğiz ya da trajik hikayede figüranlık yapacağız. Ya tarih yazacağız ya tarih olacağız.”