CHP Eyüpsultan İlçe Gençlik Kolu Başkanlığı’ndan, çocuk evliliği, şiddet ve istismarına karşı basın açıklaması

Example HTML page

CHP Eyüpsultan İlçe Gençlik Kolu Başkanlığı’ndan, çocuk evliliği, şiddet ve istismarına karşı basın açıklaması yaptı…

CHP Eyüpsultan İlçe Gençlik Kolu Sekreteri Elif Göksu yaptı açıklamada, ”Türk gençliği olarak ilkemiz küçüklerimizi korumaktır” ifadesinde bulundu.

Göksu açıklamasının şu ifadelerle devam etti;

Değerli vatandaşlar, kıymetli basın mensupları, bugün burada Cumhuriyet Halk Partisi Eyüp Sultan Gençlik Örgütü olarak çocuk istismarını görmek ve bu insanlık dışı eyleme dur diyebilmek için bir araya geldik.

‘’ÇOCUK İSTİSMARI POLİTİKTİR’’

Türkiye de çocuk istismarı, son yıllarda sıklıkla görülmeye başlandı. Neredeyse her gün bir çocuk istismarı veya çocuk ölümüyle sarsılan toplumumuzda ortaya çıkan vakalar yalnızca buz dağının görünen kısmını oluşturuyor. Çocuğun bir kez istismara maruz kalmasının ardından gerekenlerin yapılmaması, gece yarısı getirilen mağdurla evlendirilmesi önergesi, Tarikat, vakıf yurtlarında gerçekleşen istismarların üzerlerinin kapatılması, Küçüğün rızası,buna bir kere rastlanmış olması vb. söylemler, istismar ile mücadelenin politik olduğunun göstergesidir.

İstismarı önleme noktasında devlet politikalarının yetersizliği, suçu bireyselleştirme tehlikesine düşürmektedir. İktidar, çocukların istismara uğradığı şartları ortadan kaldırma ve koruyucu-önleyici hizmetleri kurumsallaştırma görevine uygun hareket etmek bir yana, istismarı suç ve ceza eksenine sıkıştırmaktadır.

‘’AKP İKTİDARINDA İSTİSMARDA, ŞİDDETTE YÜKSELİŞ’’

AKP iktidarının omuzlarında yükselen, kadına yönelik şiddet, aile içi şiddet, çocuklara yapılan aile içi ensest ilişkiler, çocuk taciz ve tecavüzlerin artışı, erkeklik ideolojisi, otoriteleri doğru orantılıdır. Kadının kazanılmış haklarına yönelik bir gece yarısı cumhurbaşkanlığı karar namesiyle kaldırılan İstanbul sözleşmesi ile eşit yaşam hakkımızdan vazgeçmemiz istendi. Kadınlarımız ve kız çocuklarımızı koruma altına alan bu sözleşmeden de asla vazgeçmeyeceğiz. İstanbul sözleşmesinden çekilme kararı üstünden 1,5 yıl geçti ve binlerce kadın erkek cinayetine kurban gitti, binlerce kadın babasından, eşinden, sevgilisinden, kardeşinde ya da takıntılı bir erkekten şiddet, taciz, istismar gördü.

Kadına yönelik şiddet, taciz ve istismar bir kravat ile üstü kapatılıp cezasız kalamaz.

‘’KADIN VE ÇOCUKLARA CİNSEL, FİZİKSEL İSTİSMAR KINAMAYLA GEÇİŞTİRİLEMEZ’’

Kadın ve çocuklara yönelik cinsel, fiziksel istismar sadece kınama açıklamaları ile geçiştirilemeyecek kadar önemli olduğu gibi münferit kabul edilerek ya da nedenlerini yok sayarak sadece sonuca odaklanan çağ dışı ceza teklifleri ile önlemeyecek toplumsal bir soruna dönüşmüştür. Toplumun ciddi refleksler gösterdiği cinsel istismar vakalarını gündem kanallarıyla topluma idam, hadım, kısasa kısa adaleti ile infial oluşturularak istismarı insani mesele olarak dile getirilmektedir. Oysaki Şiddet, Cinayet, İstismar tecavüz politiktir. Devlet, asli olan çocuğu koruma görevini yerine getirememektedir.

‘’TOPLUMSAL YAŞAM DİNSEL REFERANSLA DİZAYN EDİLEMEZ’’

Toplumsal yaşamı dinsel referanslarla dizayn eden siyasi iktidar, cinsel ilişkide rıza yaşını düşürerek çocuk gelinlere göz yumarak ve benzeri politikalar ile son on yılda 250 bin çocuğun istismara uğradığı, 2534 kadının cinayete kurban gittiği Türkiye’de, mevcut tablo siyasi tutumdan bağımsız değildir. Son dönemlerde sıklıkla ülke gündemine gelen, çocuk yaştaki evliliklere gösterilen müsamaha, bebek yaştaki çocuklara cinsel kimlik yükleyen çeşitli gerici söylemler, bu söylemlerin cezasız bırakılışı ve hatta korunuyor oluşu ifade ettiğimiz bu bataklığın toplumsal nedenidir.

İstismarın gerçekten önlenebilmesi için koruyucu tedbirlerin alınması, müdahaleye yönelik uygulamaların gözden geçirilmesi, düzenli denetim ve değerlendirmelerin yapılması, ceza indirimlerinin kalkması, şiddetten hayatta kalanların haklarının korunduğu ve sosyal desteğe ulaşabildiği bir yapının sağlanması ama her şeyden önce önlemenin mümkün olduğuna inanılması ve bu amaçla yola çıkılması gerekiyor.

‘’DEVLET ASLİ İŞİNİ CEMAATLERE, VAKIFLARA DERNEKLERE BIRAKAMAZ’’

Adama, kişiye, kişilere, gruplara, cemaatlere, vakıflara, derneklere hizmet işini İstanbul’da bitirdik. İktidarımızda Türkiye’de de bitireceğiz.

Sadece istismarcılara karşı değil; istismara neden olan koşullara, istismarı meşrulaştıranlara, istismarcıları koruyanlara karşı da mücadeleyi devam ediyoruz. Çocuklar cumhuriyetimizin garantisidir.

Türk Gençliği olarak ilkemiz küçüklerimizi korumaktır dedi.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir