CHP Eyüpsultan Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Ali Haydar İşkar’ın Meclis Konuşması
Eyüpsultan Belediye Meclisi 8’inci Seçim, 3’üncü toplantı dönemi Temmuz ayı 1’inci Bileşimi Ömer Faruk Kalaycı Başkanlığın da yapıldı.
Gündeme ilişkin İlgili maddeler görüşüldü ilgili komisyonlara görüşülmek üzere havalesi yapıldı.
Gündem dışı konuşmalar bölümünde Temmuz ayına ilişkin değerlendirme yapmak için söz alan CHP Eyüpsultan Belediye Meclisi Grup Başkan Vekili Ali Haydar İşkar yapmış olduğu konuşmasın da şu ifadelere yer verdi;
Sayın Başkan değerli Meclis üyesi arkadaşlarım, bizleri sosyal medya hesaplarından takip eden Değerli Eyüplü komşularımız, saygıdeğer misafirlerimiz basınımızın değerli temsilcileri hepinizi CHP Meclis Grubumuz adına sevgiyle saygıyla selamlıyorum.
Yaklaşık iki yıldır yaşamımızı alt üst eden COVİD-19 Virüsü ne yazık ki etkisini azalmakla birlikte sürdürüyor.
Ülkemizde COVİD-19 nedeniyle vefat eden arkadaşlarımız ve arkadaşlarımızın yakınları var.
Eyüpsultan ve İBB Meclis Üyemiz Gülsüm Polat arkadaşımız Annesini kaybetti kendisine ve yakınlarına tekrardan başsağlığı ve sabırlar diliyorum.
Hala hastalanan vatandaşlarımız ve hastalanan meclis üyelerimiz var.
Maske, hijyen, mesafe kuralına dikkat edelim. Vatandaşlarımız sağlıklı bir yaşam için öncelikle aşılarını olması gerekmektedir.
”Tüm Vatandaşlarımızı aşı olmaya davet ediyorum.”
Hayatını kaybeden Vatandaşlarımıza Allahtan rahmet diliyor, hastalarımıza sağlıklarına kavuşmaları için Allahtan acil şifalar diliyorum.
Sağlık çalışanlarımızı yapmış oldukları özverili çalışmalardan dolayı kutluyorum dedi.
İŞKAR sözlerine şu ifadelerle devam etti;
Denizcilikte Bağımsızlığımızın ilanı olan 1 Temmuz Denizcilik ve Kabotaj Bayramı’nın 95. yıl dönümü kutlu olsun!
Denizler hem canlı yaşamının zenginliğini taşıyan coğrafyamızın önemli unsurları hem de ulaşımdan ticarete, enerjiden turizme birçok alanda faaliyet gösterdiğimiz ulusal bir değerdir.
Bu vesile ile denizlerimizin bağımsızlığını borçlu olduğumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ve tüm deniz şehitlerimizi minnetle anıyoruz.
”SİVASTA İNSANLIK KATLEDİLDİ”
2 Temmuz 1993 Sivas Katliamında kaybettiğimiz 35 canımızı Saygıyla ve özlemle anıyoruz.
Sivas Katliamı, aradan geçen yıllara rağmen yüreğimizi dağlamaya devam ediyor. 2 Temmuz 1993’te kaybettiğimiz canları rahmet ve özlemle anıyorum. Bütün inanç ve kültürler bu ülkenin öz değeridir ve saygındır. Nefreti ve ayrımcılığı söküp atacağız.
“Madımak’ın hemen ardından Başbağlar’da yaşananlar hepimizin zihninde ve yüreğinde çok acı izler bıraktı. ülkemizin birliğine yönelik bu acımasız eylemde yitirdiğimiz vatandaşlarımızı rahmetle anıyorum”
2 Temmuz 2021 Türk sinemasının usta oyuncularından, senarist ve yönetmen Kartal Tibet hayatını kaybetti. Kendisine Allah’tan rahmet, yakınlarına, sanat camiasına ve sevenlerine başsağlığı dileriz
Yine 8 Temmuz 2018 yılında Çorlu’da tren kazasında 25 yurttaşımız hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden yurttaşlarımıza Allahtan rahmet diliyorum.
‘’SREBRENİSTASA’YI ASLA UNUTMAYACAĞIZ’’
Avrupa’da İkinci Dünya Savaşı’nın ardından yaşanmış en büyük insanlık trajedisi olarak nitelendirilen Srebrenitsa Soykırımı, üzerinden çeyrek asır geçse de Boşnak Milletinin ve İslam Ümmetinin kapanmayan yarası olmaya devam ediyor. Her 11 Temmuz’da yüreğimiz derinden sızlıyor.
Bu kötülük bir daha yaşanmasın diye Srebrenitsa’yı asla unutmayacağız.
Katledilen Soydaşlarımızı, Boşnak kardeşlerimizi rahmetle anıyorum.
‘’LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI’’
‘’Lozan Barış Antlaşması Türkiye Cumhuriyeti’ni Misak-ı Milli ile beraber tam Bağımsız Türkiye fikrinin tüm dünyaya ilanıdır.’’
Antlaşmanın 98. yılında başta Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü olmak üzere Milli Mücadelenin ve antlaşmanın kahramanlarını saygıyla anıyorum.
Bu ülkeyi kurarak bize teslim edenler Lozan’da attıkları imzayla her vatandaşın, her inancın bu ülkede özgürce yaşamasının teminatını da sağladılar. Lozan bu yanıyla, ülkede barışın da ifadesidir. ‘’Barış en güzel de Türkiye’mize yakışır.”
‘’ERZURUM KONGRESİ’’
‘’22 TEMMUZ 1919 Erzurum Kongresi Milli birliğimizin, beraberliğimizin ve bağımsızlığımızın inşa edildiği çok önemli bir buluşmadır.’’
Kongrenin 101. yılında Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını saygı, sevgi ve minnet ile anıyorum.
KURBAN BAYRAMI
Kurban Bayramımızın hepimize güzellikler getirmesi, başta sağlık. Bulaşıcı hastalık hepimizi yoruyor, bayramda da doya doya kucaklaşamayacağız. İnşallah en güzel duygularla buluştuğumuz günler başlasın belediyelerin bağış yapması.
Devam eden salgın karşı karşıyayız ve hasarın nerelere ulaşabileceğini bilinmiyor. Ve çeşitli tedbir geliştirmek zorunlu olmaktadır.
”İÇİŞLERİ BAKANLIĞININ İBB’YE TAVRI DOĞRU DEĞİL”
İçişleri Bakanlığının ve İstanbul Valiliğinin İBB’ye ve İstanbul Vakfına karşı sergilediği tavrını doğru bulmuyoruz. Önce engellediler tepkiler çığ gibi yükselince geri adım attılar ne gerek vardı bunlara yardımın siyasisi olur mu sonuçta ihtiyaç sahibi İstanbullu yararlanacak bu kampanyadan.
Söz konusu kanunun 15’inci maddesinde “Belediyenin yetkileri ve imtiyazları” arasında “bağış kabul etmek” de sayılmıştır. Kanunun “Belediyenin gelirleri” başlıklı 59’uncu maddesinde de “bağış gelirleri” belediyenin gelirleri arasında sayılmıştır. Aynı kanunda (Md. 60) “Dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile engellilere yapılacak sosyal hizmet ve yardımlar” ile “Şartlı bağışlarla ilgili yapılacak harcamalar” da belediyenin giderleri arasında sayılmıştır.
Yapılan bağışın şartlı veya şartsız şekline ve prosedürlerine de söz konusu kanunda yer verilmiştir.
Kanuna göre şartsız bağışları kabul etmek belediye başkanının yetkisinde iken şartlı bağışları kabul etmek belediye meclisinin yetkisinde bulunmaktadır. Öte yandan, söz konusu kanuna göre şartlı bağışların haczedilmesi yasal olarak mümkün değildir.
Öte yandan, kanunun 14’üncü maddesinde “sosyal hizmet ve yardım” belediyenin görev ve sorumlulukları arasında sayılmıştır.
Kanuna göre, bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrılan ödeneği kullanma yetkisi Belediye Başkanına aittir. Yukarıda irdelenen kanun hükümlerine göre belediyelerin şartlı veya şartsız bağış alma, kabul etme ve bu bağışları sosyal yardım ve hizmetlerde (şartlı bağışlarda şart kılınan yerlere) harcama görev ve yetkisi bulunmaktadır.
Belediyeye yapılan bağışın sadece koronavirüs salgını kapsamındaki tedbirlerden etkilenen kişilere harcanması şartına bağlı olarak yapılan şartlı bağışların nasıl harcanacağı ile ilgili düzenleme ise 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nda yer almaktadır.
Söz konusu kanuna göre;
– Kamu yararına kullanılmak üzere kamu idarelerine yapılan şartlı bağış ve yardımlar, idarenin üst yöneticisi (belediyelerde belediye başkanı) tarafından uygun görülmesi halinde, bütçede açılacak bir tertibe gelir ve şart kılındığı amaca harcanmak üzere açılacak bir tertibe ödenek kaydedilir. Bu ödenekten amaç dışında başka bir tertibe aktarma yapılamaz.
– Bu ödeneklerden malî yılsonuna kadar harcanmamış olan tutarlar, bağış ve yardımın amacı gerçekleşinceye kadar ertesi yıl bütçesine devir olunarak ödenek kaydedilir.
– Bağış ve yardımlar, kullanılmadığı veya amaç dışı kullanıldığı için geri istenildiği takdirde, bütçeye gider kaydıyla ilgilisine geri verilir. Şartlı bağış ve yardımın zamanında kullanılmaması nedeniyle doğacak zararlar ile amaç dışı kullanım nedeniyle yapılan harcamalar sorumluluğu tespit edilenlere ödettirilir.
Yukarıda irdelenen mevzuat hükümlerine göre belediyelerin şartlı veya şartsız bağış toplama ve bunları sosyal yardımlar için kullanma yetki ve görevi bulunmakla birlikte yardım toplaması yetkili makamın (vali, kaymakam) iznine bağlı bulunmaktadır.
Bu noktada tartışmanın düğümü vatandaşların yardıma muhtaç kişiler için büyükşehir belediyelerine yaptıkları ayni ve nakdi ödemelerin bağış mı yoksa yardım mı olduğu noktasında bulunmaktadır.
Ülke olarak zor dönemden geçtiğimiz şu dönemde önemli olan husus yardıma muhtaç kişiler için toplanan kaynakların kim tarafından toplandığı ve “bağış” veya “yardım” olarak nitelendirilmesinden ziyade bunların gerçek hak sahiplerine prosedürlerine uygun ve şeffaf şekilde ulaştırılması ve sorunların çözümüne katkıda bulunmasıdır.
‘’Belediyelerin ‘bağış’ kabul etmesi tamamen yasalken, İçişleri Bakanlığı’nın yıllardır belediyelerce yapılan uygulamayı ‘yardım’ kapsamına sokarak anlaşılması imkânsız bir gerekçeyle engellemesi, hiç bir fayda sağlamayacak, sadece yardım bekleyen vatandaşlarımızın mağduriyetini arttıracaktır.’’
Bu hassas durumun, siyasî kamplaşma çabalarına alet edilmesini istemiyoruz.
Yardım niyetiyle yola çıktıktan sonra doğabilecek siyasî kârı veya zararı hesaplayacak hâlde hiç değiliz. İnsanlarımızın mağduriyeti giderilsin de siyasî kârı kimin olacaksa olsun, o da önemli değil. Yeter ki bütün bir ülke olarak, bütün kurumlar olarak hep birden sadece elimizi değil, vücudumuzu taşın altına sokalım.
Bizlerin ‘haklı-haksız’ kavgası yapmak yerine, ekmeksiz kalana ekmek götürmek, ihtiyacı olanın gururunu kırmadan cebine hayatını sürdürebileceği kadar para koyabilmek, aç açıkta bırakmamak, zor zamanına eşlik etmek, kardeşinin iyiliğiyle buluşturmak, yaralarımızı karşılıklı sarmak, birbirimize nefes olmak gibi bir önceliğimiz, kutsal bir görevimiz ve vazgeçilmez bir derdimiz var.
KARADOLAP PLAN TEKLİFİ
Sayın Başkan geçen meclis oturumlarında oy birliğiyle plan değişikliği ile ilgili tavsiye niteliğinde teklif sunuldu fakat 11 adada bu konuda halkın, vatandaşların talepleri var orada bazı eksiklilerin olduğu konusunda konut alanı iken yeşil alana dönüştüğü konusunda tarafımıza tepkiler geldi.
Bunu yine Büyükşehir meclisinde gruplarda tekrar görüşülmesi Belediye Başkanımızla da birlikte varsa eksiklikler vatandaşın sorunlarını doğru bir şekilde analiz edilip, Büyükşehirde ilgili kurullarla da iletişime geçilerek gerekli revizelerin yapılaması 5000’lik düzenlenmenin yapılmasını düşünüyorum.
Aynı zamanda Büyükşehir Belediye Meclis Üyelerinin hem de Meclisimizin dikkatine sıkıntı olduğunu sunmak istedim.
”KALDIRIMLAR”
Yerelde zaman zaman şikayetler geliyor. Kaldırımların eskidiği bazı sokaklarda yürünemez olduğu konusunda ciddi şikayetler var. Hem yetkililerin daha duyarlı olmasını hem de varsa eksiklikler giderilmesi gerektiğini düşünüyorum.
”PANDEMİ SONRA SI BELEDİYECİLİK”
Artık pandemi dönemi tam olarak bitmese de bir rahatlama dönemine girmiş bulunmaktayız. Pandemi sonrası belediyecilik hizmetleri yürütülmesi gerektiği kanısındayım dedi.