Venezuela’da ne oluyor?
Muhalif siyasetçi Guaidó, kendini ‘geçici devlet başkanı’ ilan ettiğini öne sürdü. ABD’nin hızla tanıdığı bu gelişmeye Maduro, ‘ABD destekli darbe girişimi’ olarak tepki gösterdi ve ABDli diplomatların ülkeyi terk etmeleri için 72 saat verdi. Venezuela’da Maduro destekçileri ve muhalifler ayrı ayrı sokaklara döküldü.
Getty Images Maduro karşıtları Caracas’ta gösteri düzenledi.
Venezuela’da 23 Ocak 1958’de ülke yönetiminin başındaki askeri diktatör Marcos Perez Jimenez’in başka bir askeri darbe ile devrilmesinin ve ülkeden kaçışının yıl dönümü olarak anılıyordu.
Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro’ya muhalif siyasetçiler ise, 61 yıl önce askeri diktatörlüğün sona erdiği aynı tarihi, ülkede yeni bir siyasi düzen ilan ettiklerini öne sürmek için tercih ettiler.
Venezuela halkının dahi adını yalnızca birkaç haftadır duymaya başladığı muhalif siyasetçi Juan Guaidó, destekçilerini de meydanlara dökerek 23 Ocak 2019’da kendisini ülkenin ‘geçici devlet başkanı’ ilan etti.
Bu açıklamadan kısa bir süre sonra ABD Başkanı Donald Trump, Maduro hükümetinin meşruiyetini kaybettiğini belirterek, Guaidó’yu ülkenin fiilen devlet başkanı olarak tanıdığını duyurdu.
Maduro’dan ABD’ye 72 saat süre
Maduro da bu karara sert tepki gösterip ABD ile diplomatik ilişkilerini kestiğini duyurdu ve ABDli diplomatlara ülkeyi terk etmeleri için 72 saat süre tanıdı.
Muhalefetin çoğunlukta olduğu Ulusal Meclis’in başkanı olan Guaidó, son bir yılda ülkede düzenlenen en büyük muhalif protesto gösterilerini de arkasına almıştı.
Getty Images Maduro balkon konuşmasında ABD’nin muhalefete desteğini eleştirdi.
On binlerce Maduro karşıtı 23 Ocak’ta sokaklara çıktı, polisin müdahalesiyle gösterilerde ‘en az dört kişinin öldüğü’ bildirildi.
Guaidó sokağa topladığı muhaliflerin yanı sıra, Maduro’nun arkasında duran orduya da ‘hükümet yerine kendisine biat etmeleri’ çağrısında bulundu.
‘Ordu anayasal liderin yanında’
Ordunun nasıl bir tavır alacağı Venezuela Savunma Bakanı Vladimir Padrino Lopez’in mesajıyla belli oldu.
Padrino Lopez, Twitter hesabından ordunun bu çağrıyı reddettiğini ve ‘anayasal liderin arkasında olduklarını’ duyurdu.
Lopez, “Anavatanın askerleri, yabancıların çıkarları altında bize dayatılan, yasadışı kendinden menkul devlet başkanını tanımıyor. Ulusal egemenliğin garantörleri olan Silahlı Kuvvetler Anayasa’yı koruyor” yazdı.
Aynı gün, 23 Ocak’ta Maduro destekçileri de sokaklardaydı.
Başkanlık sarayı Miraflores dışında toplanan ve çoğunluğu kırmızı giyinen Maduro yanlıları ‘ABD destekli darbe girişimine’ tepki gösteren sloganlar attı.
Rusya Maduro’ya destek çıktı
Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Batı’nın Guaidó’ya desteğini kınadı.
Rus resmi televizyon kanalı Rossiya 24’te canlı yayına katılan Lavrov, “Egemen bir devletin içişlerinen yeniden berbat bir müdahale oldu. Biliyorsunuz. Nicolas Maduro’yu devirmek için, onu fiziksel olarak yok etmek dahil, birden fazla girişim oldu” dedi.
Lavrov’un konuşması öncesi Rusya Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan bir diğer açıklamada da ‘ABD’nin uluslararası hukuku hiçe saydığı’ belirtildi.
Hangi ülke kimi destekliyor?
ABD’nin tanıma açıklamasının ardından Kanada, Şili, Peru, Brezilya, Guatemela, Kolombiya ve Paraguay da Guaido hükümetini tanıyacaklarını açıkladı.
Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Tusk, “Umarım tüm Avrupa Venezuela’daki demokratik güçlere destek verir. Maduro’nun aksine Ulusal Meclis ve Juan Guaido Venezuela vatandaşlarının verdiği demokratik yetkiye sahip” dedi.
AFP ABD’nin yanı sıra Kanada, Şili, Peru, Brezilya, Guatemela, Kolombiya ve Paraguay da Guiado’yu tanıdı.
Güney ve Kuzey Amerika’daki devletlerin üye olduğu Amerika Devletleri Örgütü de Maduro yerine Guaido’yu meşru gördüklerini belirten bir mesaj yayınladı.
Meksika Devlet Başkanı Manuel Lopez Obrador’un Sözcüsü Jesus Ramirez Cuevas, Meksika’nın Maduro’yu Venezuela Devlet Başkanı olarak tanımaya devam edeceğini ifade etti.
Rusya Federasyon Konseyi Dış İlişkiler Komitesi Başkan Yardımcısı Andrey Klimov da Maduro’u yasal bir şekilde seçilmiş devlet başkanı olarak tanıma politikalarında bir değişiklik olmadığını belirtti.
Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales, sosyal paylaşım sitesi Twitter’dan yaptığı açıklamada, Venezuela’nın emperyalist bir saldırıyla karşı karşıya olduğunu savunurken “Emperyalizmin bir kez daha tırnaklarını demokrasinin ve Güney Amerika halklarının kendi kaderini tayin hakkının boğazına geçirdiği bu kritik saatlerde Venezuela halkının ve Nicolas Maduro’nun yanındayız. Güney Amerika ülkeleri bundan böyle ABD’nin arka bahçesi olmayacak” ifadelerini kullandı.
Türkiye konuyla ilgili resmi bir açıklama yapmadı. Fakat Maduro dünkü konuşmasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisini arayarak desteklerini ilettiğini belirtti. Açıklama Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın tarafından da doğrulandı.
AFP
Nasıl bir etkisi olabilir?
Indiana Üniversitesi Küresel ve Uluslararası Çalışmalar Okulu’ndan Öğretim Üyesi David Bosco, bir hükümetin başka bir hükümeti tanımayarak yerine muhalif bir grubu tanımasının sıra dışı bir olay olduğunu söyledi.
Washington Post’a konuşan Bosco, Guaido’yu devlet başkanı olarak tanıyan ülkelerdeki Venezuela diplomatlarının oradaki misyonlarını terk etmek zorunda kalabileceğine dikkat çekti: “O diplomatlar artık tanınan hükümeti temsil etmiyor olacaklar.”
Guaido’yu tanıyan ülkeler, Venezuela’nın kendi ülkelerindeki varlıklarına el koyup bunları Guaido’nun kullanımına aktarma yolunu da tercih edebilir.
Gazeteye konuşan New York merkezli Torino Capital yatırım şirketinin şef ekonomisti Francisco Rodriguez, “ABD’de hükümet Venezuela varlıklarının yönetimini ona devredebilir. Paralel bir hükümetin önemli bir ekonomik gücü olur” dedi.
Venezuela’da yıl başından bu yana neler yaşandı?
Venezuela’da son günlerde muhalif gruplar ekonomik sorunları ve Maduro yönetimini protesto etmek amacıyla gösteriler düzenliyor.
Ülkenin içinde bulunduğu anayasal ve siyasi kriz nedeniyle iki parlamento bulunuyor.
Bir yanda 2017 yılında gidilen ve muhalefetin boykot ettiği seçimlerle anayasayı yeniden yazmak üzere oluşturulan Kurucu Meclis, diğer yanda da aynı dönemde yetkileri elinden alınarak geçersiz kılınan Ulusal Meclis bulunuyor.
Kurucu Meclis’te Maduro destekçileri çoğunluğu oluşturuyor. Ulusal Meclis ise muhalefetin elinde ve ABD tarafından destekleniyor.
Ulusal Meclis, Maduro’nun 10 Ocak’ta yemin ederek yeni görev dönemine başlamasından birkaç gün önce toplandı.
Ulusal Meclis, kendisini Venezuela’da “demokratik yollardan seçilen tek meşru ve ayakta kalan kurum” olduğunu belirterek, Maduro’nun da gayri meşru olduğunu ilan etti.
Ulusal Meclis, başkanlığına da Venezuela siyasetinde yeni bir yüz olan 35 yaşındaki Guaido’yu seçti ve “demokrasinin yeniden tesisi için gösterilen çabalara” ordudan destek istedi.