CANAN KAFTANCIOĞLU; O KAYBETTİ, BİZ KAZANDIK

Example HTML page

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 5 ayrı suçtan toplam 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezası aldı. Kaftancıoğlu cezaya ilişkin, “Mafya yöntemleriyle siyaseti yönlendirmeye çalışanlarla mücadelemiz yeni başlıyor” açıklaması yaptı.

“Kararlar saray odalarında alınıyor”

Karar sonrası açıklama yapan Kaftancıoğlu, “Kararlar saray odalarında alınıyor. Bu dava İstanbul’u, İstanbul halkına kazandıranları cezalandırma davasıydı. Bu karar İstanbul halkını cezalandırmaktır. Vesayet sistemi bitene kadar susmayacağız. Mücadelemiz yeni başlıyor. Ceza verdikçe korkacağız sanıyorlar. Kayyumlarla seçme ve seçilme hakkı gasp edilenler korkacak ve susacak. Bedeli ne olursa olsun susmayacağız. Bu aslında halkı cezalandırma davasıydı. O kaybetti biz kazandık” dedi.

Canan Kaftancıoğlu, CHP’li milletvekilleri ve il başkanları duruşmanın ardından alkış ve tezahüratlarla adliye önünde kurulan platforma geldi. Burada konuşan Kaftancıoğlu şu ifadeleri kullandı:

“Adaleti yok edenlere karşı burada olduğumuzu haykırıyorsunuz. Saatlerce sizlerin burada bekliyor olmanızdan dolayı çok üzgünüm. Ne siz ne ben bunu hak ediyoruz. Bu ülkede uzun zamandır herhangi bir mahkeme kararı ile ilgili konuşurken hukuk kanun demokrasi adalet gibi kavramlar bir temenniye dönüştü. Mahkeme kararları siyasi iktidarın keyfine göre gelişiyorsa ne yazık ki bu ülkedeki tüm duruşmalar bir formalitedir. Bu ülkede mahkeme kararları verilmek istenen cezalara göre şekilleniyor. Hukuk maskesi takmış vesayet odakları. Yaşanan hiçbir şey tesadüf değil. Bunun adı saray vesayetidir. İşine gelmezse halk iradesini tanımayan medyayı tekelleştiren seçilmişleri atamışlar karşısında aciz duruma düşüren saray vesayeti var bu ülkede. Vesayetçi iktidara karşı mücadelemiz daha yeni başlıyoruz. onlar sanıyor ki baskı yaptıkça ceza verdikçe korkacağız. Kayyımlarla seçme ve seçme hakkı elde edenler korkacak susacak. Saray vesayetine son verene kadar bedeli ne olursa olsun susmayacağız. İşte bu nedenlerle bu dava da İstanbul’un yeniden halka vermek için yola çıkmış bir il başkanına verilecek cezaydı ve verildi. O kaybetti biz kazandık. İnandığımız eşitlik yolundan döndürmeye çalışsalar da ne sesimiz kısılır ne de ruhumuz özgürlükten vazgeçer. Her seferinde buradan açıkça söylüyorum biz yepyeni bir mevsime girdik ayrımsız bir biz mevsimi. Bizim umudumuzu inancımızı cesaretimizi kırmaya çalışıyorlar. Bizim bir hayalimiz var bağımsız ve demokratik bir hukuk devleti, eşit ve özgür bi şekilde kardeşçe yaşamak istiyoruz. Hayallerimden de düşüncemden de asla vaz geçmeyeceğim. Bugün burada inanarak ve saatlerce bekleyerek şahsım üzerinden demokrasi mücadelesi üzerinden verdiğiniz mücadele bir umut ışığıdır. Geçen duruşmada okuduğum şiir içeride cezayı arttırıcı unsur olarak alındı. Şirler insanları özgürleştirir. Onların yaptığı sadece cezalandırma olur ve gelecek onları yargılar. Bir şiir daha okuyacağım.”

Yine Nazım’dan şiir okudu

Kaftancıoğlu adliye önünde yaptığı açıklamada da cezasının artmasına neden olan Nazım Hikmet’ten bir şiir daha okudu.

İşte “Hapiste Yatacak Olana Bazı Öğütler” isimli o şiirin okunan bölümü;

Dünyadan, memleketinden, insandan
umudum kesik değil diye
İpe çekilmeyip de
Atılırsan içeriye,
Yatarsan on yıl, on beş yıl
Daha da yatacağından başka,
‘Sallansaydım ipin ucunda
Bir bayrak gibi keşke”
Demiyeceksin,
Yaşamakta ayak direyeceksin.
Belki bahtiyarlık değildir artık,
Boynunun borcudur fakat,
Düşmana inat
Bir gün fazla yaşamak.

CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, üçüncü kez hakim karşısına çıkarıldı.

Sosyal medya paylaşımları nedeniyle yargılanan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, 5 ayrı suçtan toplam 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezası aldı.

Kaftancıoğlu, ‘terör örgütü propagandası’ yapmak suçundan 1 yıl 6 ay, ‘kamu görevlisine’ hakaret suçundan 1 yıl 6 ay, ‘Cumhurbaşkanı’na hakaretten 1 yıl 16 ay, TCK 301. maddeden 1 yıl 8 ay, TCK 216. maddeden 2 yıl 8 ay hapis cezası aldı.

Kaftancıoğlu’nun 2012-2017 tarihleri arasında sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı paylaşımları nedeniyle hakkında “Cumhurbaşkanına hakaret”, “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret”, “Türkiye Cumhuriyeti Devletini alenen aşağılama”, “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik etmek” , “terör örgütü propagandası yapmak” suçlamasıyla 4 yıl 10 aydan 17 yıla kadar hapis cezası isteniyordu.

2. duruşma sonrası Kaftancıoğlu yaptığı basın açıklamasında, savcının esas hakkında hızla mütalaa verdiğini ve mütalaanın bir ‘flash bellek’te hazır olarak geldiğini söylemişti.

CEZA SONRASI KAFTANCIOĞLU’NDAN İLK AÇIKLAMA

Kaftancıoğlu aldığı ceza sonrası açıklama yaptı. İlk açıklaması şu şekilde:

Kararlar duruşma salonlarında değil, Saray odalarında alınıyor.

Mafya yöntemleriyle siyaseti yönlendirmeye çalışanlarla mücadelemiz yeni başlıyor.

Hayallerimden de düşüncelerimden de asla vazgeçmeyeceğim.

DEMİRTAŞ VE ÖNDER’E DE CEZA VERMİŞTİ

Kaftancıoğlu’na ceza veren mahkeme başkanı Akın Gürlek, İstanbul 26. Ağır Ceza Mahkemesi başkanıyken Selahattin Demirtaş ve Sırrı Süreyya Önder’i 2013 Newroz’undaki konuşmaları nedeniyle yargıladı. Yargılamanın sonunda Demirtaş’a 4 yıl 8 ay, Önder’e 3,5 yıl hapis cezası vermişti.

Gürlek’in başkan olduğu mahkeme aynı zamanda Sözcü Gazetesi davasına bakıyor.

İMAMOĞLU’NDAN İLK AÇIKLAMA

CHP İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu’nun 9 yıl 8 ay ceza almasının ardından İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da açıklama yaptı. İmamoğlu, şunları söyledi:

“Türkiye’nin hukuk yoluyla gündem yaratarak insanları kutuplaştırmak gibi bir yönteme ihtiyacı yok. Karar üzücüdür. Karar can sıkıcıdır, Canan Kaftancıoğlu, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisinin il başkanıdır. Bu hukuksuzluğun ise mahkemelerde giderileceğine inanıyorum. En doğru kararı vereceklerine inanıyorum. Canan Hanım’a sonuna kadar destek olacağım. Umut ediyorum bu sorun çözümlenecek. Bu millet için kol kola üretmeye devam edeceğiz.”

KARAR SONRASI İLK PAYLAŞIM: NE SESİMİZ KISILIR BAĞIRMAKTAN NE DE RUHUMUZ VAZGEÇER ÖZGÜRLÜKTEN

Kararın ardından Twitter hesabından paylaşım yapan Kaftancıoğlu, “Bu ülkede mahkeme kararları kanunlara göre düzenlenmiyor; kanunlar, verilmek istenen cezalara göre şekillendiriliyor” dedi.

Kaftancıoğlu’nun paylaşımı şu şekilde:

Sevgili dostlar; bugün yine beni yalnız bırakmadınız. Zulmedenlerin, adaleti yok edenlerin gözlerine, kulaklarına, bizim bir arada olduğumuzu ve asla ayrılmayacağımızı en açık haliyle yeniden haykırıyorsunuz. İyi ki varsınız.

Her birinizin çok değerli olduğunu düşündüğüm zamanını böylesi bir davayla meşgul ediyor olmaktan dolayı gerçekten üzülüyorum. Ne sizler ne de ben bunu hak etmiyoruz. Bir düşünün: Bu ülkede uzun zamandır herhangi bir mahkeme kararıyla ilgili konuşurken kanunlardan, yargı mensuplarından hatta yasa koyuculardan bile bahsedebiliyor muyuz? Hayır.

Hukuk, kanun, demokrasi, adalet gibi kavramlar bir temenniye dönüştü. Mahkeme kararları kanunlara göre değil siyasi konjonktüre, siyasi iktidarın keyfine göre şekilleniyorsa o ülkedeki tüm duruşmalar birer formalitedir. Açılan davalarda kararlar, duruşma salonlarında değil saray odalarında alınıyor. Bu ülkede mahkeme kararları kanunlara göre düzenlenmiyor; kanunlar, verilmek istenen cezalara göre şekillendiriliyor.

Adalete susamış bizleri burada mahkum eden / etmek isteyenler, hukuk maskesi takmış mafya yöntemleri kullanan vesayet odaklarıdır. Demokrasi düşmanı bu sivil vesayetin adı saraydır. ‘Saray Vesayeti’, halk iradesi ve demokratik siyaset önündeki en büyük engeldir.

İşine gelmezse halk iradesini tanımayan, yargıyı muhalefete karşı sopa olarak kullanan, medyayı tekelleştiren, bürokrasinin tüm kurumlarını partizanca bir hırsla dizayn eden, seçilmişleri atanmışlar karşısında aciz duruma düşüren Saray Vesayeti var bu ülkede. Halktan, sandıktan karşılık bulamayınca mafya yöntemleriyle siyasete yön vermeye çalışan Saray Vesayeti ne karşı mücadelemiz daha yeni başlıyor.

Onlar sanıyorlar ki; baskı yaptıkça korkacağız, haklarımız elimizden alındıkça yılgınlığa düşüp susacağız. Onlar sanıyorlar ki kayyımlarla seçme ve seçilme hakkı gasp edilenler, iradesine ipotek koyulanlar korkacak ve susacak. Saray Vesayeti ne son verene kadar bedeli her ne olursa olsun susmayacağız, birlikte mücadeleden geri durmayacağız.

İşte bu nedenlerle bu dava da İstanbul’u yeniden halka vermek üzere yola çıkmış bir il başkanını cezalandırma davasıdır. Tekrar ediyorum: O kaybetti, biz kazandık. Korkutmaya çalışsalar da, inandığımız eşitlik yolundan döndürmeye çalışsalar da, sarılmak için uzanan ellerimizi, kollarımızı bağlamaya çalışsalar da, ne sesimiz kısılır haykırmaktan ne de ruhumuz vazgeçer özgürlükten.

KILIÇDAROĞLU’NDAN AÇIKLAMA

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin il başkanı Canan Kaftancıoğlu’na verilen hapis cezasıyla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:

“Düşünce özgürlüğü zenginliktir. Hepimiz aynı şeyi düşünürsek sonuç alamayız. Her bölgenin niçin farklı oyun havaları var bu bizim zenginliğimizdir. Düşünce de zenginliktir. Canan Kaftancıoğlu’na, İstanbul seçimlerinde başarılı oldu diye ceza veriyorsunuz. Adaletsizlik sadece Türkiye’nin itibarını zedeler. Benim üzüntüm adaletin bu ülkede yok olması. Adalet arayışını sağlayacağım ve gerçekleştireceğim.”

KAFTANCIOĞLU: SİZLERDEN DAHA ÖZGÜR VE GÜÇLÜYÜM

Kaftancıoğlu, savunmasında cumhurbaşkanına hakaret etmediğini ve etmeyeceğini söyledi. Kaftancıoğlu savunmasına şu şekilde devam etti:

“Kim ne derse desin Mustafa Kemal Atatürk’ün oturduğu koltuğa saygısızlık etmek kimsenin hakkı ve haddi değildir. Hiçbir kamu görevlisine alelen hakaret etmedim. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmedim. Atatürk cumhuriyetinin il başkanı olarak devleti alenen ya da perdeli olarak aşağılamam düşünülemez. Terör örgütü propagandası yapmadım yapmam. TV programında terör örgütü propagandası yaptıysam incelenir ama yok.

Hakikati ortaya çıkarmak için benden çok sizin sorumluluğunuz var. insanlarımızın hukuka güvenmediği bir süreç sadece benim değil 82 milyonun süreci.

Söylediklerimi teşvik ve tahrik olarak algılamak insanları kine sürüklemektir. Cumhurbaşkanına hakaret; kimi zaman bağlarından koparılarak, kimi zaman da söylediklerimin suç olarak algılanması iddia makamı tarafından ifade edilerek gerçeklerden uzaklaşılmıştır. 27 yıl bile cezalandırılacak olsam hakikati söylerim. Sizler de hakikati arayın, ona yaklaştığınızda özgürleştiğinizi hissedeceksiniz. Bu hakikat hepimizi özgürleştirecek. Emin olduğun en temel gerçek özgürlüğü ve yaşamayı bağımsız olarak savunmaktır.”

Kaftancıoğlu’nun savunmasının ardından avukatı soruşturmanın genişletilmesi taleplerini yineledi. Avukat, davaya konu olan tweetlerin paylaşıldığı dönemin koşulları ve bağlamlarını araştırılması taleplerini iletti.

Kaftancıoğlu’nun avukatı Ergün Özer, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10’uncu ve Anayasa’nın 25’inci maddelerine istinaden Kaftancıoğlu’nun sosyal medya paylaşımlarının ifade özgürlüğüne girdiğini belirterek, Kaftancıoğlu hakkındaki raporun tamamen hukuka aykırı delillerle hazırlandığını söyledi. Ergün Özer, “Yargıtay kararlarına istinaden, müvekkilimizin terör örgütü propagandası yapmadığı ortadadır” dedi.

Mahkeme verdiği ara sonrası kararını açıkladı.

Kaftancıoğlu, 5 ayrı suçtan toplam 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezası aldı. Mahkeme, cezada ise ertelemeye gitmedi ve hükmün açıklanması geri bırakmadı. Buna gerekçe olarak Kaftancıoğlu’nun duruşmadaki tutum ve davranışları ile pişmanlık duymamasını gerekçe gösterildi.

DURUŞMA ÖNCESİ OKUDUĞU ŞİİRİ DE DOSYAYA EKLENDİ

Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada mahkeme heyeti Kaftancıoğlu’nun sosyal medya hesabından paylaştığı, önceki duruşma öncesi adliye önünde yaptığı açıklamada okuduğu şiirini de dosyaya ekledi. Kaftancıoğlu’nun okuduğu şiir, Nâzım Hikmet’in Peyami Safa’ya hicviydi. Hiciv şöyleydi:

Sen bu kavgada
bir nokta bile değil,
bir küçük, eğri virgül,
bir zavallı vesilesin!..
Ben kızabilir miyim sana?
Sen de bilirsin ki, benim adetim değildir
bir posta tatarına
bir emir kuluna sövmek,
efendisine kızıp
uşağını dövmek!

EKREM İMAMOĞLU: YOL ARKADAŞIMIZIN HER ZAMAN YANINDAYIZ

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Canan Kaftancıoğlu’na, duruşma öncesinde destek verdi. Duruşmanın görüleceği salon önünde bir araya gelen ikili, birbirlerine sarılırken, Kaftancıoğlu, desteği için İmamoğlu’na teşekkür etti. Twitter hesabından açıklama yapan İmamoğlu, “CHP İl Başkanımız Canan Kaftancıoğlu’nun duruşmasına katıldık. Umuyorum vicdanları rahatlatacak bir karar çıkacaktır. Ülkemin normalleşmeye ihtiyacı var, gerçek sorunlarla uğraşmalıyız artık. Biz yol arkadaşımızın her zaman yanındayız” ifadelerini kullandı.

ADLİYEDE BÜYÜK DESTEK

Dava öncesi binlerce kişi Kaftancıoğlu’na “Asla yalnız yürümeyeceksin” demek için Çağlayan Adliyesi önüne akın etti.

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da Çağlayan Adliyesi’ne gelerek Kaftancıoğlu’na destek oldu.

Duruşma öncesi basın açıklamasında konuşan CHP Hukuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, “Bu dava yalnızca Canan Kaftancıoğlu’nun değil bu dava hepimizin davası” dedi. Muharrem Erkek şunları söyledi:

“Bu davada Canan Kaftancıoğlu yargılanmıyor yalnızca, bu davada düşünce ve ifade özgürlüğü yargılanıyor. Bu davada demokrasi yargılanıyor. Bu davada İstanbul’un iradesi yargılanıyor. Bu dava yalnızca Canan Kaftancıoğlu’nun değil bu dava hepimizin davası. Biz her zaman onun yanında olacağız.

Değerli adalet savunucuları, bugün ülkemizde bir siyasi parti genel başkanı huzurunda hâkim savcı kuraları çekiliyor. Bir yargının yürütmenin tahakkümü altında nasıl zor günler geçirdiğini biliyoruz. Biz bugün yargının bağımsız ve tarafsız olmadığını biliyoruz. Biz bugün yargılamayı yapan 37. Ağır Ceza Mahkemesi’nin de bağımsız ve tarafsız olmadığını biliyoruz. Ama şunu asla unutmayacağız; adaletsizlikleri çeken değil, adaletsizlikleri işleyen sefildir, zavallıdır, pejmürdedir.

Bugün, Cumhuriyet gazetesinin çalışanları yazarları, çizerleri cezaevindeyse; bugün Sözcü gazetesinin çalışanları, yazarları, Emin Çölaşan, Necati Doğru yargılanıyorsa, siyaset yapan insanlar gazeteciler akademisyenler yargılanıyorsa hukuk devleti adalet bitmiş demektir. Ama faturayı milletimiz ödüyor. Ekonomik kriz derinleşiyor. İşsizlik yoksulluk büyüyor. Çükü adaletin olmadığı yerde hiçbir şey olmaz kalkınma da olmaz. Aş iş ekmek de olmaz. Bu adaletsizlikleri işleyenler, bu kumpas davalarını, siyasi davaları yürütenler asıl faturayı milletimize ödetiyor. Biz demokrasi için hak hukuk adalet için her türlü bedeli ödemeye hazırız.

Bugün Türkiye yönetilmiyor, savruluyor. Ama milletimiz haklıyı haksızı ayırıyor. 31 Martt’a olduğu gibi 23 Haziran’da olduğu gibi. Milletin vicdanında adalet tecelli ediyor edecek de. Biz demokrasiye adalete inanan milyonlarla birlikte Canan Kaftancıoğlu’nu asla yalnız bırakmayacağız.

Biz ülkemizdeki tüm adaletsizlikleri ortadan kaldıracağız. Bizim mücadelemiz demokrasi mücadelesi hak hukuk adalet mücadelesidir.”

SANATÇILARDAN DESTEK MESAJI

Kaftancıoğlu’na 153 sanatçıdan da destek açıklaması geldi. Arif Sağ, Ataol Behramoğlu, Barış Atay, Bedri Baykam, Bülent Emrah Parlak, Cahit Berkay, Edip Akbayram, Erdal Erzincan, Fazıl Say, Ferhan Şensoy, Genco Erkal, Leman Sam, Müjdat Gezen, Rutkay Aziz, Zülfü Livaneli ve Murathan Mungan gibi kültür sanat dünyasının önemli isimleri Kaftancıoğlu’na destek açıklamasında bulundu.

Sanatçılar yayınladıkları bildiride “Bugüne kadar her koşulda barışı ve kardeşliği savunan Kaftancıoğlu’nun hukuksuz bir şekilde yargılanmasına itiraz ediyoruz. Canan Kaftancıoğlu 16 milyon insanın sesidir, bu sesin susturulmasına izin vermeyeceğiz.16 milyon İstanbulluyla birlikte seninleyiz Canan. Asla yalnız yürümeyeceksin” ifadelerini kullandı.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir