Ali Babacan’dan ‘AK Parti’yle görüşme olur mu?’ sorusuna yanıt
Gündeme ilişkin soruları yanıtlayan Ali Babacan, bir yurttaşın kendisini “Bir gün Erdoğan seni çağırabilir, sakın ha” diye uyardığını anlattı. Babacan, “Zayıf bir ihtimal ama ‘gelin sistemi konuşalım’ diyebilirler. Sistem mutlaka değişmeli ama ülkeyi yöneten zihniyet de değişmeli” dedi.
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin birinci kuruluş yıl dönümünde gazetecilerle bir araya geldi, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Burada yaptığı konuşmada, kendisine AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan bir davet gelirse ne yanıt vereceğini ise şu sözlerle açıkladı:
“Dün bir taksi durağında çay içerken bir teyze geldi. ‘Ali Babacan burada mıymış?’ dedi. ‘Bir gün seni çağırabilir, sakın ha’ dedi ve çıktı gitti. Durum bu. Sorunların temelinde sistem ve zihniyet yatıyor. Zayıf bir ihtimal ama vatandaşın parlamenter sisteme desteğini görüp ‘gelin sistemi konuşalım’ diyebilirler. Sistem mutlaka değişmeli ama ülkeyi yöneten zihniyet de değişmeli. Bunun yolu da ancak topyekûn iktidar değişikliğidir.”
Partisinin çalışmaları hakkında da bilgi veren Babacan, 43 il ve 300’den fazla ilçede kongerelerini tamamladıklarını, bundan sonra artık daha etkin bir şekilde sahada olacaklarını ifade etti.
‘YENİ ANAYASA’NIN İÇİ BOŞ’
Türkiye’deki temel problemin yönetim sorunu olduğunu söyleyen Babacan, “(Yeni anayasa) diyorlar ama içi boş. Ortaklar ayrı ayrı konuşuyorlar. Yeni anayasadan herkes başka şeyler anlıyor. Biz, hızlı bir şekilde mevcut sistemin parlamenter sisteme dönüştürülmesiyle ilgili anayasa değişikliklerinin yapılmasına inanıyoruz” dedi.
Babacan, DEVA Partisi’nin IMF politikası üzerine gelen bir soruya ise “Türkiye’nin IMF’ye kesinlikle ihtiyacı yok. Kendi iş insanlarımızın ve bu milletin kaynaklarını, doğrudan sermayeyi, genç nüfusu ve dünyadaki kaynak bolluğunu birleştirdiğimizde iş yürür” şeklinde yanıt verdi.
“Dünyadaki ekonomik zorlukların altından IMF kalkamaz. Bu büyük kaynaklar ancak ABD, Avrupa, Japonya Merkez Bankası gibi büyük merkez bankalarında var.” diyen Babacan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Yüksek miktarda para basıp dünya piyasalarına zaten sürdüler. Dünyada çok büyük kaynak var, Avrupa’da eksi faizler var. IMF’nin üzerine düşen fazla bir iş yok. Kendine çekidüzen veren, aklı başında adımlar atan ülkelere kaynak zaten geliyor. IMF, işler tersine dönüp de büyük merkez bankaları piyasadan para çekmeye başladığında, faizler dolar ve avro bazında yüzde 3-4-5 arttığında önemli oluyor.”
MERKEZ BANKASI REZERVLERİ
Babacan, Merkez Bankası’nın döviz rezervleri ile ilgili tartışmalara dair sorulara ise şöyle yanıt verdi:
“Taraflı cumhurbaşkanı ve akraba bakan el ele verip Merkez Bankası’nın rezervini çarçur etti. Sayın Erdoğan, Merkez Bankası’nın 95 milyar dolar brüt rezerv rakamını söylüyor fakat 139 milyar dolarlık borcundan bahsetmiyor. Bu şuna benziyor: Cüzdanındaki paradan bahsediyor ama kredi kartı borcundan bahsetmiyor.”