İBB Başkanı İmamoğlu, Ayasofya’nın tapusunu gösterdi noktayı koydu

Example HTML page

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu meclis kürsüsünden Ayasofya’nın 19 Kasım 1936 tarihli tapusunu göstererek “Büyük harflerle ‘Ayasofya Kebir Cami’ diye tapu düzenleniyor. Toplumun belli kesimlerini karşı karşıya getirmenin hiçbir anlamı yoktur” dedi. Yurt dışına İstanbul kentinin “şehri emini” olarak “Şu bilinsin ki Ayasofya kararının Türkiye’nin kendi egemenlik hakları üzerinden alınmış bir karar olduğu ve buna hiç kimsenin müdahale etme yetkisinin olmadığını bütün dünyaya duyururum” çağrısı yaptı.

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, Yenikapı Avrasya Gösteri Merkezi’nde toplanan İBB Meclisi temmuz ayı oturumlarının ikinci bileşimini yönetti.

Meclis oturumda gündemdeki Ayasofya kararı ve Fatih Sultan Mehmet’in satın alınan tablosu ile ilgili önemli açıklamalar yaptı. Ayasofya’nın 1453’te Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u fethettiği günden beri cami olduğunu belirten İmamoğlu, “Benim vicdanımdaki tanımı budur. Hayatımın her evresinde ben Ayasofya camii dedim. Aynı zamanda İstanbul medeniyetinin dünyaya mal olmuş bir değeridir. Onun için benim bütün konuşmalarımda ifadem Ayasofya cami derim” ifadelerini kullandı.

İmamoğlu, Fatih’in emaneti olan İstanbul’un İngiliz işgalinden Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurtardığını hatırlatarak “Bu süreç olmasaydı gerçekten bambaşka bir noktada olabilirdik. Allah korusun. Her birimiz özgürlüklerimize, inanç, yaşam özgürlüklerimize o kadar tutkunuz ki hiçbirimiz buna müsaade etmeyiz dedi.

TAPUYU GÖSTERDİ

İmamoğlu, 19 Kasım 1936 tarihli Ayasofya’ya ait tapuyu kürsüden göstererek “Vasfı ibaresinde türbe diye tarif edildikten sonra hem de büyük harflerle ‘Ayasofya Kebir Cami’ diye tapu düzenleniyor. Toplum belli kesimlerini karşı karşıya getirmenin hiçbir anlamı yoktur. Türkiye’de muhafazakar olduğunu ifade eden bazı kanallar ‘ilk defa namaz kılınacak’ yazıyor. 30 yıldır orada namaz kılınıyor. Ben orada bir vakit namazı kılmış bir insanım. 30 yıldır içerisinde mescit var. Orada 5 vakit ezan okunuyor. Bugünün gündeminde bunu söyleyenler Ayasofya camii ibadete açılması üzerinden olmayanı olmuş gibi göstermek tümüyle suni gündem yaratmaktır” diye konuştu.

TÜRKİYE’NİN GÜNDEMİNE GERİ DÖNELİM

Danıştay’ın aldığı kararın arkasına sığınarak “Ayasofya açıldı” demenin yanlış olduğunu dile getiren İmamoğlu “Zaten bu karar alınırdı ve yapılırdı. Böyle bir yöntem seçildi. 18 yıldır bu ülkeyi yönetenler hatta bir yıl önce ‘böyle bir şeyin yapılması yanlıştır’ diyenler bugün konuşma yaptı. Hayırlı uğurlu olsun. Ülkede milletine manevi huzur getirecekse dünyadaki her ülkede her inanca da manevi bir huzur katacaksa. Gerçekten hayırlı uğurlu olsun. Hayırlı olsun derken her birinizi Türkiye’nin gündemine dönmeye davet ediyorum. Türkiye’nin işsizlik, yoksulluk, açlık gündemi vardır” diye konuştu.

DIŞ DÜYAYA ÇAĞRI

Yurt dışına İstanbul kentinin “şehri emini” olarak çağrı yapmak istediğini söyleyen İmamoğlu “Şu bilinsin ki Ayasofya kararının Türkiye’nin kendi egemenlik hakları üzerinden alınmış bir karar olduğu ve buna hiç kimsenin müdahale etme yetkisinin olmadığını bütün dünyaya duyururum. Bu kararlar, Müslüman yurttaşlarımızın veya ülkemizi ziyaret eden misafirlerimiz için inançlarını yerine getirmeleriyle ilgili olarak kısıtlılık ve olanaksızlık yoktur” dedi.

UNESCO’YE SESLENDİ

İmamoğlu UNESCO’ya da “Eğer bizi zedeleyici bir karar alma girişimi varsa bu bizim takibimizdedir. UNESCO kararları çerçevesinde aykırı bir işleme de tabii tutulmamaktadır. Yine ibadet saatleri dışında Ayasofya camii ibadet alanları dışında da ziyaret açık olacaktır. Bu ibadet mekanlarında dini vecibeleri yerine getirme konusunda da hiçbir kısıtlama yoktur. Biz Avrupa’nın veya dünyanın başka ülkelerinde bu konuyu kendine malzeme edinip Müslüman insanlarımızın ibadetlerine dönük yanlış bir hareketi kınarız. Ve buna dönük toplumumuzun bir bütün olduğunun altını çizmek isterim” diye konuştu.

“KELİMELERİN ZAYİ OLMASIN”

İmamoğlu, İBB tarafından satın alınan orijinal Fatih Sultan Mehmet’in tablosuyla ilgili eleştirilere de yanıt verdi. İmamoğlu, şöyle konuştu:

* Tamamen asılsız bazı yakıştırmalar, saptırmalar, çirkinlikler oldu kamuoyunda. Bizim kamuoyumuz buna ne yazık ki alıştı. Bunları yapan o partiden, bu partiden takılmıyorum. Hangi cenahtan olurlarsa olsun çok ayıp etmişlerdir. Bu tür işler siyasete dahil olacak işler değildir.

* Onun için onlara başka bir şeyde söylemek istemiyorum. Kelimelerim zayi olmasın diye. Yazık olur kelimelere. Gönlümüzden geçen o tablonun sergileneceği alan Saraçhane binası olacaktır. Ona dönük çalışmalarımız var.

* Sonra kalıcı depolanacağı yerle ilgili çalışmalarda devam ediyor. İnşallah gelişi hem de sergileneceği takvimi sizlerle paylaşacağım. Bunların hepsi birkaç ay sürebilecek. Çok hassas bir iş bu. Bu yönüyle bizden haber bekleyin dedi.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir