NEDEN CHP KAĞITHANE BELEDİYE BAŞKANI ADAY ADAYIYIM
Yerel seçimlerin yaklaştığı şu günlerde aday adayları da bir bir vatandaşın karşısına çıkamaya başladı.
Bizde Etkin Haber gazete’si olarak ilk önce kağıthane ilçesinden aday adayı olan Emekli Hakim İrfan Aydın’la görüşüp Kağıthanenin sorunları nelerdir,neden aday olduğu konusun da bilgiler aldık..
1. Belediye hizmetleri sizce nasıl hizmetlerdir ?
Bize göre belediye hizmetleri; insanların hatta kentte yaşayan tüm canlıların doğumundan ölümüne kadar geçen süreçteki ortak ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik hizmetlerin tümünü kapsamaktadır. Zira, ilgili mevzuata bakıldığında sayılan görevlerin kapsamlarının genişliğinden bu açıkça anlaşılmaktadır. Osmanlı’da,bugünkü belediye tüzel kişiliğinin karşılığı “Şehremanet” tir. Emanet, güven, teslim etme gibi kavramları bünyesinde barındıran kelimenin kökenine bakıldığında gerçekten bu kuruluşa atfedilen değer anlaşılmaktadır.
Tarihi süreçte de, bugün gelinen noktada da Belediyeler, son derece önemli görev ve sorumluluklar üstlenmek suretiyle halka hizmet odaklı yapılanan, toplumsal projeler üreten ve uygulayan kamu hizmet birimleridir. Öyle olmaları hem tabiatın hem de hukukun gereğidir.
2. Belediye hizmetlerini yerine getirilebilmeleri yani başarılı olabilmeleri için belediye başkanlarının hangi nitelikleri taşımaları gerekir?
Kamu yönetiminin temel varlık nedeni topluma hizmet etmektir. Belediyeler, hizmet götürdüğü ve kendisine varlık kazandıran halka karşı sorumlu ve duyarlı bir yönetim felsefesine sahip olmak zorundadırlar. Bu yönetim stratejisinin temelinde aslında sadece belediye başkanının kimliği ve varlığı yeterli olmadığı gibi belki de atfedilen kadar önemli de değildir. Bu bir süreç yönetimidir ve sürecin olmazsa olmazı da “ iyi ekip- iyi proje ” ikilisidir. Bu ikili bir araya geldiğinde yönetimsel bir başarısızlık söz konusu olmayacaktır. Bu süreçte, belediye başkanının da hem proje yönetim döngüsü içinde bizzat yer alması hem de proje uygulayıcısı olarak sağlam bilgi birikimine sahip olması uygulamanın başarısı ve denetimi açısından gereklidir.
Bunun dışında Belediye Başkanının şahsının farklı açıdan önemi vardır. Başkanın, hizmet götürdüğü halkı tanıması, desteğini alması yanında, halkçı ideolojiyi de benimsemiş olması gereklidir. Ayrıca, şehremaneti, emin kişi sıfatıyla koruyabilecek yapıya sahip olması ve bu yapıyı geleceğe taşıyacak vizyona ve dünya görüşüne sahip olması gereklidir.
3. Peki İrfan AYDIN yukarıda ki niteliklere sahip midir ?
Bu soruya tüm içtenliğimle evet diyemeseydim inanın bu yorucu sürecin içinde olmazdım. Evet, bu niteliklere sahip olduğuma inanıyor ve ben yapabilirim diyorum.
Yüksek Hakim emeklisiyim. Bu makama, her aşamasını zorluklarla geçirdiğim uzun ve çok çalışmayla geçen yıllar sonrasında geldim. Zira, köyde yaşayan, aynı zamanda okur yazar da olmayan bir anne ve babanın beş çocuğundan birisi olarak, hayatın pek de önüme sunmadığı koşulları zorladım.Hatta bunu da hayat felsefesi edindim. Ben imkansız diye bir şey olmadığına inananlardanım. İnanç, azim ve çok çalışma benim yaşam tarzım oldu.
Otuz sekiz yıllık bir devlet tecrübem var. Ülkemin 17 i vilayetinde görev yaptım. Köy gerçeğini iyi bilen birisi olarak bu 17 ilde çalışma süresi benim farklı kültürleri tanımama vesile olduğu gibi halkla çok rahat kaynaşabilme yeteneğimin gelişmesine de katkıda bulundu.
1965 yılında Rahmetli İsmet İnönü’nün elini öperek CHP ‘yi tanıdım. Hayatımda CHP’den başka da hiçbir partiyle organik bağım olmadı.
1965 yılında köyümde “Doğayı Koruma ve Köyü Güzelleştirme Derneği’nin” kurulmasına öncülük ederek sivil toplumla tanıştım.
1970’ de Çukurova Maliye Memurları Sendikasının genel sekreteriydim. 12 Mart Muhtırası sırasında bölge dışına çıkarıldım.
1975 de Tüm Kontrol Memurları Derneğinin kurucuları arasında yer aldım.
1976 da Elazığ’da EM-DER’ i kurdum.
2006-2010 tarihleri arasında İstanbul’da “Tokat Merkez ve İlçeleri, Sosyal Dayanışma ,Eğitim ve Kültür Derneğinin” genel başkanlığını yürüttüm.
2010 yılından beri ”Bir-silgi Bir kalem” projesini yürüten “Lider adayları Destekleme Derneği’nin” kurucuları arasında yer alıyorum.
Atatürkçü Düşünce Derneği Şişli Şubesinin ise Denetleme Kurulu başkanıyım.
2005 yılından itibaren CHP üyesi ve delegesiyim. 2007 de CHP milletvekili aday adayı oldum.
Kırk iki yıllık evliyim. İki çocuğum var. Onlara bir devlet memurunun sunabileceği tek şey olan okuma aşkını aşılamaya çalıştım ve bugün geldikleri noktadan çok mutluyum. Birisi akademisyen , diğeri ise üst düzey yönetici.
Kağıthane aday adaylığı sürecimde halkının nabzını tutabilmek için 5214 kişi hedef alınarak örnekleme yoluyla seçilen 1927 kişiyle gerçekleştirilen anket sonrasında Kâğıthane’nin sorunları ve yerel seçimler öncesi vatandaşın beklentilerini tespit ettim. Anket sonucunda Kâğıthane sorunlarının adeta haritası çizilmiş oldu.
Şimdi artık vatandaşın ne istediğini biliyorum. Halkın istemlerine cevap verecek güçlü projelere de sahibiz. Süreç içinde halka dokundum. Halkın ve örgütümüz üyelerinin sıcak ilgisiyle karşılaştığımı gördüm.
İnşaat mühendisi ya da mimar değilim fakat yıllarca,idari yargı hakimliği yaptığım için ismi geçen meslek mensupları yanı sıra ayrıca,elektrik elektronik mühendisi,çevre mühendisi,harita mühendisi,şehir plancısı gibi diğer meslek mensuplarından da bilirkişi olarak yararlandım. Bu nedenle belediye hizmetlerinin süratle yürütülmesini sağlayacak bilgi birikimine sahibim.
4. Neden mi aday adayıyım ?
CHP Kağıthane’ de 22 yıldan beri muhalefette, bu durum halkımızı üzdüğü gibi örgütümüzü ve beni de üzmektedir. Çünkü mevcut yönetimin yönetme başarısı “ehven-i şer e“ denk düşmektedir. Oysa Mustafa Kemal Atatürk “Ehven-i Şeri, şerlerin en kötüsüdür.” diye tanımlamıştır. Halkımız kötünün iyisine göre değil , en iyi şekilde yönetilmelidir. Biz CHP olarak Kağıthane Belediyesini en iyi şekilde yönetmeye talibiz. Benim şahsen “Kağıthane Belediye Başkanı” unvanına sahip olmak gibi bir talebim yok. Aslolanın sıfatlar ve unvanlar olmadığının bilincindeyim. Hayatımın hiçbir döneminde unvan beklentisi içinde olmadım. Her zaman hizmet eden, yardım eden ve çalışan olmayı tercih ettim.
Ülkemizi ve Cumhuriyetimizi bekleyen tehlikeli gidişe dur diyebilmek için, Kağıthaneli komşularıma hak ettikleri hizmetin en iyisini sunabilmek için ve CHP Kağıthane örgütünün CHP Kağıthane Belediye Başkanlığı seçimini benim adaylığımla alacağına inandığım için, CHP Kağıthane Belediye Başkanı adayı olup bilgi birikimimi ve bana ait olan her şeyi halkımın emrine sermem gerektiğine inandığım için aday adayıyım.
Amacım ve tüm çabam Kağıthane belediyesinin en iyi şekilde yönetilmesini sağlamak çok daha iyi ve güzeli hak eden vatandaşlarımıza hak ettiklerini verebilmektir..
Hakkaniyet ve adalet kavramları üzerine kurulu 38 yıllık memuriyet hayatımın bana kattıklarına, kuracağımız ekibe ve projelerimize son derece güveniyorum. Atamızın dediği gibi “Umutsuz durum yoktur. Sadece umutsuz insanlar vardır.” Ben hiçbir zaman umutsuzluk içinde olmadım. Bana göre yapılmaz iş ve çözülmez sorun yoktur. Çözümsüz görünen sorunun çözümünde olaya “Bu sorun çözülür, ama nasıl çözülür ?” şeklinde yaklaşmak yeterlidir. Gelin, emaneti birlikte teslim alalım… Kendinize ve bana “İnanın, ben yapabilirim” Sevgi , saygılar ve tüm içtenliğimle….