CHP’li Ebru Demir: ”Mülteci sorununu kalıcı olarak çözmenin tek yolu, savaşsız eşit bir dünya yaratmaktır…
Cumhuriyet Halk Partisi Eyüpsultan ve İBB Meclis Üyesi Ebru Demir:”Mülteci sorununu kalıcı olarak çözmenin tek yolu, insanların güvenli ve onurlu bir şekilde yaşayabileceği barış dolu ortamların oluşturulmasıdır.
Eyüpsultan Belediye meclisi 9’uncu seçim 1’inci toplantı dönemi Eylül ayı 1 bileşimi Meclis Başkanvekili Av. Özgür Nemutlu Başkanlığında Eyüpsultan Belediyesi yerleşkesinde bulunan meclis salonunda geçekleşti.
Gündem maddelerinin görüşülerek ilgili komisyonlara havalesinin yapıldığı Eylül ayı 1’inci bileşiminde Gündem dışı konuşmalar bölümünde söz alan CHP Eyüpsultan ve İBB Meclis Üyesi Ebru Demir 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla bir konuşma gerçekleştirdi.
Demir yapmış olduğu konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
Sayın Başkan, değerli meclis üyeleri, saygıdeğer misafirler, bizleri sosyal medya hesaplarından takip eden çok kıymetli Eyüpsultanlı komşularımız ve kıymetli basın mensupları hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.
Bugün burada, 1 Eylül Dünya Barış Günü’nü anmak için sizlere sesleniyorum. 1 Eylül, dünya halklarının barış arzusunu ve savaşın yıkıcılığına karşı duruşunu simgeler. Bu tarih tüm dünyada barışın değerini hatırlamak ve barışın sağlanması için kararlılıkla çalışmamız gerektiğini yeniden vurgulamak amacıyla kutlanıyor. Ne yazık ki, tarih boyunca yaşanan acı tecrübeler, barışın önemini bize defalarca hatırlattı. Özellikle II. Dünya Savaşı’nın başlangıç tarihi olan 1 Eylül, insanlığa büyük bir yıkımı ve kaybı anımsatıyor. Bugün, o acıların tekrarlanmaması için barışa her zamankinden daha fazla ihtiyacımız var.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, barışın ve demokrasinin tesis edilmesini en temel önceliklerimizden biri olarak görüyoruz. Partimizin kurucusu, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözü, sadece bir vecize değil, bizler için bir yol haritasıdır. Bu anlayışla gerek ülkemizde gerekse uluslararası alanda barışın savunucusu olmaya devam edeceğiz.
”TOPLUMSAL BARIŞIN, ADALETİN VE EŞİTLİĞİN HAKİM OLDUĞU BİR DÜNYA MÜMKÜN”
Dünya Barış Günü, sadece savaşların sona erdirilmesi gerektiğini değil, aynı zamanda toplumsal barışın, adaletin ve eşitliğin tesis edilmesinin de ne kadar önemli olduğunu bizlere hatırlatıyor. Ülkemizde ve dünyada, farklılıkların bir arada barış içinde yaşayabilmesi, demokrasinin ve insan haklarının korunmasıyla mümkündür. Bizler, barışı sadece savaşsız bir dünya olarak görmüyoruz; barış, aynı zamanda insanların huzur ve güven içinde yaşayabildiği, adaletin, eşitliğin ve özgürlüğün korunduğu bir düzeni ifade eder. CHP olarak, bu değerlerin her zaman savunucusu olduk ve olmaya da devam edeceğiz.
Bugün, Türkiye’nin içinde bulunduğu coğrafyada ve dünyada yaşanan çatışmalar bizlere barışın ne kadar kırılgan olabileceğini gösteriyor. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, Türkiye’nin bu çatışmaların sona erdirilmesinde aktif rol alması gerektiğini düşünüyoruz. Komşu ülkelerle iyi ilişkiler kurmak, bölgede istikrarı sağlamak ve barışın tesisi için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmek zorundayız.
Dünya genelinde yaşanan çatışmalar ve bu çatışmaların yol açtığı mülteci krizleri, barışın sağlanmasının ne kadar zor ve bir o kadar da acil bir ihtiyaç olduğunu gözler önüne seriyor. Bugün milyonlarca insan, savaşlar nedeniyle evlerinden, yurtlarından oldu.
”MÜLTECİ SORUNUNU DÜNYA BİR AN ÖNCE ÇÖZÜME KAVUŞTURMALI”
Mülteci sorunu, sadece insani bir kriz değil, aynı zamanda uluslararası barış ve güvenlik meselesidir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, mülteci probleminin çözümünde barışın ve diplomatik yolların en etkili yöntem olduğuna inanıyoruz. Türkiye, bir yandan mültecilere insani yardımlarını sürdürürken, diğer yandan bu sorunun kalıcı çözümü için barışçıl çabalara öncülük etmelidir. ”Mülteci sorununu kalıcı olarak çözmenin tek yolu, insanların güvenli ve onurlu bir şekilde yaşayabileceği barış dolu ortamların oluşturulmasıdır.” Savaşlar durdurulmalı, çatışma bölgelerinde barış tesis edilmeli, insanlar evlerine dönebilmeli ve yeni hayatlar kurabilmelidir.
Komşu ülkelerle iş birliği yapmak, bölgede istikrarı sağlamak ve çatışmaların sona erdirilmesine yönelik diplomatik girişimlerde bulunmak, Türkiye’nin hem insani bir sorumluluğudur hem de ulusal güvenliğimizin bir gereğidir.
Barış, insanlığın en büyük ideali ve en yüce değeri olarak, tüm toplumların ortak hedefi olmalıdır. Bugün, 1 Eylül Dünya Barış Günü vesilesiyle, mülteci sorunlarının çözümünde barışçıl yolların tercih edilmesi ve tüm insanlığın ortak barış arayışının desteklenmesi gerektiğini bir kez daha vurgulamak istiyorum.
Daha barış dolu bir dünya umuduyla, hepinizi saygıyla selamlıyorum.
