Yemenli kadınlar isyanda
Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan destekli grupların oluşturduğu yeni Yemen hükümetinde kabinenin tamamının erkeklerden oluşması tepki çekti. Ülkede kadın hakları savunucuları, “Kadınlara en az yüzde 30 temsiliyet hakkı tanınsın” diyerek kampanya yürütüyor.
HABER ETKİN / DIŞ HABERLER SERVİSİ
Suudi Arabistan ve İran başta olmak üzere birçok Ortadoğu ülkesinin çekişme sahası haline gelen, çatışmalarla salgından kaynaklı barınma, gıda ve ekonomik krizi derinleşen Yemen’de bu kez yeni kurulan hükümetin kabinesinde kadınların yer almaması öfke nedeni oldu.
YÜZDE 30 TEMSİL HAKKI
Ülkede, Suudi destekli güçlerle Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) destekli Güney Geçiş Konseyi arasında Riyad Anlaşması gereği 24 kabine üyesinin yer aldığı tartışmalı bir yeni hükümet kuruldu. Cumhurbaşkanı Mansur Hadi’nin de onayladığı kabinede, iki farklı grup arasında eşit görev dağılımı gözetilmesine rağmen gerilimler dinmezken bu kez kabinede 20 yıl sonra ilk kez kadınların yer almaması başka bir problemi tetikledi. Yemenli kadınlar hafta sonu Taiz kentinde sokaklara çıkarak tamamı erkeklerden oluşan kabineyi protesto etti. Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths’in hükümetin kurulması sonrası “Umarım bu ülkedeki savaşı sona erdirir” yönündeki temennisini dile getirirken kabinedeki cinsiyet eşitsizliğini görmezden gelmesi de tepki nedeni oldu. Ülkedeki kadın hakları savunucularının, “Kadınların kabinede yüzde 30 temsil edilmesini istiyoruz” talebi öne çıkarken sosyal medyada da #NoWomenNoGovernment etiketiyle yürütülen kampanya ilgi gördü.
AYRIMCILIĞA ÖFKE
Middle East Eye haber sitesi, Taiz kentindeki protestolara katılan kadınlarla taleplerini konuştu. Eylemlere destek veren eski Enformasyon Bakanı Nadia Al Sakkaf, “Hükümet kadınsız kuruldu. Bu, Yemen kadın hareketini gerileten bir adım. Uluslararası toplumun, kadınları hayal kırıklığına uğratan bu hamleyi sessizlikle karşılaması üzücü” tepkisi gösterdi. Kadın hakları aktivistlerinden Dalia Muhammed ise “Kadınların dışlanmasını kabul edemiyoruz ve kabinede en az yüzde 30 oranında temsil edilmek istiyoruz. Meşruiyetin temel taşıyız ve bu savaşın kurbanlarıyız. Haklarımızı talep etmeye devam edeceğiz, kadınlar bugünlerde daha güçlü ve haklarımızı alabiliriz” diye konuştu. Avukat ve insan hakları savuncusu Samar Al Absi de “Kadınları karar alma süreçlerinden dışlayan bu kararı kınıyorum. Uluslararası anlaşmalar kadına yönelik her türlü ayrımcılıkla mücadele etmeyi amaçlıyor. Bu kabine ise kadın hakları hareketine inananların güvenini kaybetti” diyerek kabinede değişiklik yapılmasını talep etti.
MECLİS’E AÇIK MEKTUP
Kadın hakları örgütleri temsilcilerinin yer aldığı 100’den fazla Yemenli kadın ise Meclis Başkanlığı’na yazdığı ve imzaya açtığı mektupta haklarını talep etti. 24 üyeli kabinede kadınların olmamasının BM’nin 1979’da kabul ettiği “Kadına Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi” kapsamına aykırı olduğu vurgulanan mektupta, “Hükümet kurulurken kadınların dışlanmasını şiddetle kınıyoruz. Hükümeti bu yanlış kararından geri adım atmaya çağırıyoruz” denildi.