Emek Partisi: Kadınlar güvencesiz bir hayatı kabul etmeyecek
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Uluslararası Aile Forumu’nda yaptığı konuşmada 2026-2035’i aile ve nüfus 10 yılı ilan ettiklerini ifade ederek, aileyi “huzur ve güven bulunan en korunaklı liman” olarak tanımlamış, LGBTİ’lere ilişkin nefret söylemini daha da artırmış, nüfus artış hızına ilişkin endişelerden söz ederek kürtajı cinayet olarak adlandırmıştır. Bu açıklamalar kadınların, LGBTİ’lerin yaşamını daha da tehlikeye atıyor.
“Refah seviyesi yükseldikçe doğurganlık düştü”, “Doğum hızının düşme sebebi ekonomide yaşanan sorunlar değildir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kürtaj, doğum kontrolü gibi kadınların üreme haklarına dair kazanılmış haklarını açıkça hedefe koymaktadır. Bir yandan da Şimşek programının emekçi halk üzerindeki yıkıcı etkisini görünmez kılmaya çalışmaktadır. Mart ayı itibariyle yoksulluk sınırının 78 bin TL’yi geçtiği ülkede, 22 bin 14 TL asgari ücret milyonlara reva görülüyor. İşçi ve emekçilerin açlığa terk edildiği aile yılında iktidar, başta kadınlar olmak üzere aileyi kendisine sosyal yardımlarla bağımlı kılıyor.
2025 yılını aile yılı ilan eden iktidar, her fırsat bulduğunda aile ve ailenin kutsallığından söz ediyor. Bu vesileyle yıllardır kadınların mücadelesi karşısında gerçekleştiremedikleri boşanmalara arabuluculuk, kız okulları, 6284’ün hedefe konması, kürtajın yasaklanması gibi pek çok politikalarını “aileyi korumayı bir milli güvenlik” meselesi haline getirerek” uygulamaya sokmayı planlıyor.
Her nefret söylemi, her kadınların kazanılmış haklarını hedefe koyan açıklama, kadınları ve LGBTİ’leri şiddete daha açık hale getiriyor, şiddetten koruyucu yasalar uygulanmıyor, failler cezasızlıkla ödüllendiriliyor. İşçi ve emekçilerin Şimşek programıyla daha da fazla içine düştüğü girdap, nefret söylemleriyle gizlenmeye çalışılıyor.
*Aile yılı ilan ettikleri 2025 yılının beş ayında Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’nun açıklamasına göre 1 Ocak- 30 Nisan 2025 tarihleri arasında 138 kadın öldürüldü.
*Yeni bir sığınma evi açmayan, kadınların şiddetten korunmalarına ilişkin yasaları etkin uygulamayanlar, çocukları istismardan, açlıktan korumayanlar ailenin kutsallığından söz ediyor.
*Üniversitelerinde “6 yaşındaki çocuklar evlendirilebilir” diyen Nureddin Yıldız’ın konuşmacı olmasına karşı çıkan Boğaziçi Üniversitesi öğrencileri polis tarafından darbedilip tutuklanırken, 2024 yılında 15 yaşından küçük 122, toplam 6 binden fazla çocuğun doğum yaptığı verisi açıklandı.
*2024 yılında açılan cinsel istismar davalarının yüzde 35’i yargılama yapılmadan kapatıldı, “reşit olmayanla cinsel ilişki suçundan” açılan istismar dosyalarının sadece yüzde 3’ü mahkemeye sevk edildi.
* 2024 yılı itibariyle çocuk işçiliği oranı yüzde 24,9. 2025’in ilk 4 ayı bitmeden 29 çocuk çalışırken hayatını kaybetti.
*Ortaöğretimde kız öğrencilerin net okullaşma oranı 2022-2023’te yüzde 91,7’den, 2023-2024’te yüzde 88,7’ye düştü.
“3 çocuk doğurun” çağrısı yapanlar çocuklara, kadınlara işte bu hayatı reva görüyorlar. Çocuk işçiler ve evlendirilen kız çocukları hayalleri… Milli Eğitim Bakanı’nın ifadesiyle, eğitimin temel amacı ‘sermayeye ucuz işgücü yaratmak’ olarak görülüyor.
Belediyelerin kreş açma yetkileri ellerinden alınmaya çalışılıyor, az sayıdaki kamu kreşi kapatılmaya çalışılıyor, çocuk, yaşlı, hasta bakımı kadınların sırtına yükleniyor. Bir yandan bunu yaparken bir yandan da ömür boyu güvencesiz esnek çalışma müjdeleniyor, teşvik ediliyor.
Kadınları sadece toplumun neslini devam ettirmeyle görevli ilan eden iktidara sesleniyoruz. Kadınlara biçtiğiniz rol, yaptığınız tanımlamalar, içine sıkıştırmaya çalıştığınız hayat; yoksulluk, işsizlik, güvencesizlik ve ölüm anlamına geliyor. Milyonlarca kadın yaşam derdi içinde mücadele veriyor.
Bugün, insanca bir yaşam, güvenceli bir iş, şiddetsiz bir hayat için kadınların, LGBTİ’lerin tek güvencesi mücadeleleridir.
Emek Partisi
Genel Merkezi
