CHP’li Cemal Sataloğlu;”Yeni süreçte İBB yönetimine uluslararası kamuoyunda da güven artmıştır”

Example HTML page

İBB Meclisi nisan ayı oturumları Saraçhane’deki başkanlık binasında 1. Başkanvekili Zeynel Abidin Okul başkanlığında gerçekleştirildi. İlk oturumda ihtisas komisyonu ve encümen üyeleri seçimle yenilendi. Gündem maddeleri görüşülerek komisyonlara havalesi yapıldı.

İBB’nin 2021 yılı Denetim Komisyonu Raporu’nu AKP’li Meclis Üyesi Muhammet Kaynar sundu. CHP’sinin şerh raporunu ise CHP Meclis üyesi Cemal Sataloğlu sundu.

Cemal Sataloğlu yapmış olduğu şerh raporu sunumunda şu ifadelere yer verdi;

Sayın Başkan değerli meclis üyeleri sevgili İstanbullular;

5393 sayılı Belediye Kanunu 25.maddesi denetimin kapsamını açıkça çizmiştir. Denetim Komisyonu, belediyenin bir önceki yıl gelir ve giderleri ile bunlara ilişkin hesap kayıt ve işlemlerinin denetimini ve bağlı  kuruluşlarından yani İETT ve İSKİ’nin  gelir ve gider hesap kayıt ve işlemleri  ile ilgili her  türlü   bilgi  ve  belgeyi  isteyebileceğini açıkça izah etmiştir.  Burada belge ve bilgi isteyebilir ifadesi gelir ve giderle ilişkili olup olmamasına bağlıdır.

Belediye iştiraki şirketlerin bir önceki yıl gelir ve giderleri ile bunlara ilişkin hesap, kayıt ve işlemlerinin denetiminin, denetim kapsamı dışında tutulması gerektiği (Belediye iştiraki şirketlerinin 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun  4.maddesine istinaden Sayıştay denetimine tabi olması nedeniyle izah edilmiştir. Denetim Raporu’na ait muhalefet şerhime ait bazı hususları sizlerle paylaşmak istiyorum.

Sayın Başkan değerli meclis üyeleri;

2021 yılı için bütçelenen gelir 25.500.000.000,00 TL olarak tahmin edilmesine karşın, 2021 yılında gerçekleşen gelir 30.102.654.825,24 TL’dir. Bütçelenen tutara kıyasla 4.602.654.825,24 TL daha fazla gelir elde edilmiştir. Gelir gerçekleşme oranı %118,05’dir.

Gelir gerçekleşme tutarının, 2020 yılına kıyasla 2021 yılında 10.334.053.449,24 TL tutarında bir artış gösterdiği görülmektedir.

Merkezi idare vergi gelirlerinden alınan paylardaki artış aynı zamanda İstanbul ili sınırları içerisinde merkezi idare tarafından tahsil edilen vergi gelirlerinde bir önceki yıla göre artış gerçekleştiğini göstermektedir. Merkezi yönetimin genel bütçe vergi gelirlerinden yerel yönetimlere yaptığı transferler kanunla düzenlenmiş olup,  yapılacak transferlerin miktarı her ay gerçekleşen genel bütçe vergi gelirlerinin miktarına bağlıdır. Bu nedenle genel bütçe vergi gelirlerinin yüksek olduğu aylarda yerel yönetimlere yapılan transferler doğal olarak diğer aylara göre daha yüksek olabilmektedir.

Kısacası kimsenin çıkartıp cebinden verdiği bir ödeme değildir. Bu, milletin parasıdır.

Gelirlerin rasyonel ve gerçekçi tahmini önemlidir. İdare, gelirlerini rasyonel tahmin etmiştir. Gelir tahminlerinin iyi bir şekilde analizi, belediye gelirlerinin doğru tahmin edilmesini ve bunun sonucu olarak, gerçekleşme şansı yüksek olan gelir tahminine uygun gider bütçesi yapılmasını sağlamıştır. İdare doğru gelir tahminleri ile harcamalarını rasyonel planlanmıştır.

Kira gelirlerindeki bütçe tahminlerine kıyasla oluşan bu sapmada pandemi döneminin etkisi görülmektedir.

Kurumlardan ve kişilerden alınan bağış ve yardımlara ilave olarak yurt dışından alınan bağış yardımların artması İBB yönetimine güvenin artarak devam ettiğini göstermektedir

Taşınmaz satışları ile idare yükümlülüklerinin azaltılmasını veya yatırımların finansmanı için nakit sağlamayı amaçladığı görülmektedir.

Belediyelerde önemli olan, gelirlerin en verimli şekilde kullanılmasının sağlanmasıdır. Elde etmiş oldukları gelirleri etkili, ekonomik ve verimli olarak kullanıp kullanmadıkları değerlendirilmelidir. İdare gelirlerini ekonomik ve verimli kullanmıştır.

İdarenin, 2021 bütçesi gerçekleşme tutarlarına bakıldığında, bütçe fazlasının 1.615.876.439,08 TL olduğu görülmektedir. Planlama ve uygulama doğru yapılarak başarılı bir bütçe dönemi geçirildiği görülmektedir

Maddi ve mali varlıklardaki artışlar ve yükümlülüklerdeki azalışlar belediyenin tasarruf yaptığını göstermektedir. İdarenin doğru ve etkin nakit yönetim politikası ile başarılı bir performans gösterdiği mali verilerden kolayca görülmektedir.

Mevcut yatırımlarının bakım ve onarımı dışında yerel kamuoyunun önceliği olan yoksullar için gıda yardımı, öğrencilere burs, sosyal ve kültürel birikimin sağlanması, halk eğitimi ve çevre koruma gibi tüketilen cari harcamalara ağırlık verdiği görülmektedir.

Hane halkına yapılan transferler kalemine baktığımda %99,95 gibi yüksek bir oranda gerçekleşmenin olduğunu görülmektedir. Bu oranın bu denli yüksek bir şekilde gerçeklemesi idarenin cari transferler konusunda planlı bir uygulama modeli gerçekleştirdiğini göstermektedir.

Finansal yönetim performansını artırmak için yatırım ve finans kararlarına önem vermiştir. Kısa vadeli yükümlülükleri karşılanabileceği nakit ve benzerlerinin bulundurulması herhangi bir kısa dönemli güvensizliğin önüne geçmiştir.

Belediyeler yurttaşlara birçok hizmet sağlamaktadır. Hizmetler sağlanırken kamu yararı gözetilmektedir.   İdare çok fazla bireyin ulaşım için kullandığı güzergâhlarda sağlanacak Metro gibi yeni nesil ulaşım hizmetlerinin yatırımına önem vermiş, aldığı yatırım kararları ile giderleri ve dolayısıyla borçları uzun vadede azaltabilecek ve gelirlerini artırabilecek yönetim anlayışını uygulamaya devam etmektedir.

Elbette ki, idarenin mali verilerinden yola çıkarak çıkarımda bulunmak eksik bir değerlendirme olacaktır. Fakat finansal veriler de gerek belediyelerin verebileceği hizmetlerin sürekliliği gerekse kamuya güveninin sağlanması açısından çok önem arz ettiğini ifade etmek isterim.

Belediyelerde, yatırımlar ile hizmet yapma anlayışı ön planda olması nedeniyle duran varlıkların toplam aktif içerisindeki payının yüksek olması gerekmektedir. Mali tablolarında duran varlıkların dönen varlıklara nispeten toplam aktif içerisindeki payının büyük olduğu görülmüştür.

Faaliyet borçlarındaki düşüş oranı %13,96’dır. Bir önceki yıla kıyasla faaliyet borcu 1.19.303.462,97 TL düşüş göstermiştir. İdarenin müteahhit ve diğer faaliyetleri ile ilgili borçlarını düzenli bir şekilde ödediğini göstermektedir.

Kısa ve uzun vadeli dış borçlanmalardaki artış oranlarının bir önceki yıla kıyasla yüksek seyretmesinin nedeni 2021 yılında meydana gelen döviz kurundaki artışın yüksek seyretmesidir. Kredi artışını tek başına değerlendirmek yerine net işletme sermayesine bakılması finansal performans açısından daha doğru sonuç verecektir

Kısa vadeli borçlardaki artış ile bilançonun dönen varlıklarındaki artış birlikte değerlendirildiğinde, kurumun net çalışma sermayesinin belirli bir düzeyde kaldığı ifade edilebilir. Buna göre, kurumun kısa süreli borçlarını ödemede herhangi bir sorunla karşılaşmayacağı öngörülebilir.

Finansal yönetim performansını artırmak için yatırım ve finans kararlarına önem vermiştir. Kısa vadeli yükümlülükleri karşılanabileceği nakit ve benzerlerinin bulundurulması herhangi bir kısa dönemli güvensizliğin önüne geçmiştir.

Finansal veriler, gerek belediyelerin verebileceği hizmetlerin sürekliliği gerekse kamuya güveninin sağlanması açısından çok önem arz ettiğini ifade etmek isterim.

”YENİ SÜREÇTE İBB YÖNETİMİNE ULUSLARARASI KAMUOYUNDA DA GÜVEN ARTMIŞTIR”

Belediye kanunun 68.maddesinde açıkça izah edilmesine karşın farklı bir görüş rapora yazılmıştır. Vergi ve SGK borçlanmaları ilgili ay tahakkuku yapılarak kanunun ödenmesi için gerekli süre tanımına göre, sonraki ayda ödenmektedir. Bu tür tahakkuk ve ödeme için bir diğer örnek, ticari borçlar hesabı da fatura ve sonrası ödeme vadesi ile çalışır ve herhangi bir faiz içermez. Dolayısıyla borçlanma olarak tanımlanması doğru olmayacaktır. Ticari borç kavramının bilançolarda karşılığı ticari alacaktır. Herhangi bir firma faturalama ile ödeme ve tahsilat arasındaki zaman kavramına dayanır. Yine tahsilat içinde tahakkuk ve tahsilat bilançoda farklı zamanları yansıtır. 

”Belediye yönetimine güvenin uluslararası kamuoyunda arttığını göstermektir.”

Sermaye giderleri başka bir değişle yatırım giderlerinin 2019 ve 2020 yıllarına göre yükselme ivmesi içinde olması idarenin yaptığı doğru planlamanın sonucu olarak,  yatırımlarına hız kesmeden devam ettiğini göstermektedir.         

SOSYAL YARDIM KONUSU

İstanbul Büyükşehir Belediyesi bünyesinde sosyal destekler oldukça geniş bir yelpazede ele alındığından sosyal yardım verilerinin sadece Sosyal Hizmetler Müdürlüğü’nden talep edilmesi doğru bir yöntem değildir. Bahse konu metinde yer alan 2021 yılına ait nakdi yardım sadece Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü’nün sunduğu nakdi destekleri içermektedir. Sosyal Hizmetler Şube Müdürlüğü 2021 yılı nakdi destek harcama tutarı 638.064.340,99 TL’dir.

TEMSİL VE TANITMA GİDERİ HAKKINDA

  • Bulgu konusu madde de, Temsil ve Tanıtma Giderleri Bütçesinin 2020 yılına kıyasla 2021 artışının %254 olduğu ifade edilmiş ancak artışın yanlış hesaplandığı görülmektedir. 2021 yılında Temsil ve Tanıtma Giderleri Bütçesinden harcanan tutar 2020 yılına kıyasala %154 oranında arttığı görülmektedir.
  •  2021 yılında, Temsil Tanıtma Giderleri ekonomik kodundan harcanması planlanan bütçe 13.235.000,00 TL olarak  tahmin edilmiş, bütçe gerçekleşmesi ise 3.059.162,21 TL düzeyinde kalmıştır.  03.06- Temsil ve Tanıtma Giderleri Bütçesinin, %23’ü harcanarak planlanan düzeyin altında kaldığı görülmüştür.

ARAÇ KİRALAMA

Araç Kiralama  Hizmet Alımı İşi ülke genelinde yaşanan pandemiden dolayı araç üretiminde yaşanan aksaklık ve döviz kurunda yaşanan değişimler sebebiyle fiyatlarda fahiş artışlar olmuştur. Bu sebeple araç fiyatlarına gelen artışlar kiralama ücretlerine de yansımıştır.

SÜT KONUSU

Sütün birim maliyeti dışında ihtiyaç sahiplerinin evine götürülmesinin ek bir maliyet unsuru oluşturacağı söylenmekle birlikte; Halk Süt projesinin aşağıdaki amaçlarının göz ardı edildiği görülmektedir.

  1. Süt dağıtımı sadece bir kargo hizmeti olmayıp; 3-6 yaş grubu çocuğu olan ve Halksüt desteği verilen ihtiyaç sahibi ailelerin durumu her ay düzenli olarak takip edilmektedir. Bu sebeple dağıtımlarda sosyal çalışmacılar da görev almaktadır.
  2. 5393 sayılı Belediye Kanunu 14. Maddesinde “Belediye hizmetleri, vatandaşlara en yakın yerlerde ve en uygun yöntemlerle sunulur.” hükmü yer almakta olup müdürlüğünün de bu hükme uygun olarak vatandaşların adreslerine kadar giderek süt dağıtımını gerçekleştirmektedir.
  3. Sütün eve getirilmesi yerine süt maliyetinin kartlara yüklenmesi sütün satın alınıp çocuklar için kullanımını garanti etmediğinden, dezavantajlı çocuklara süt içirme projesinin amacına ulaşılamama riski vardır.

Bulguda yer alan maliyet hesabından bağımsız olarak yukarıdaki sebeplerle dağıtım maliyetine katlanılmış olup “dağıtım maliyeti olmasa ihtiyaç sahiplerinin daha fazla süt alabileceği” iddiasına katılmıyorum çünkü bir çocuk için aylık 8 litre süt teslimi yapılmakta olup bu yaş grubundaki bir çocuğun ihtiyaç duyduğu miktar fazlasıyla karşılanmaktadır.

Maliyet hesabında 61 kişi üzerinden personel maliyet hesaplaması yapılsa da Halk Süt Projesinde yıl boyunca en fazla 50 sosyal çalışmacı yer aldığından birim maliyetin 8,71TL yerine 8,51TL olarak revize edilmesi gerekmektedir. Ayrıca Halk Süt ekipleri sadece süt dağıtımında yer almamakta olup idarenin diğer tüm ayni yardımlarının ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasında ve İBB’nin başka projelerinde de görev aldıklarından kendilerine sadece süt maliyetinde verilmesinin gerçekçi bir maliyet hesabı olmadığı açıktır.

SCOOTER KONUSU

Kendinden Dengeli Elektrikli Scooter Alımında ihale idare şartnamesinde rekabeti kısıtlayıcı herhangi bir hüküm bulunmadığı, açık ihale usulüne göre yapıldığı teklif vermek isteyen tüm yerli ve yabancı isteklilere açık olarak gerçekleştirilmiştir. Elektrikli scooterin asgari teknik özellikleri idarenin kullanım amaçlarına göre; menzili ve kullanıcı güvenliğinin ön planda olduğu yedekli sisteme sahip oluşu ve işletme maliyetleri gibi özellikler göz önünde bulundurularak belirlenmiştir. 

İdare  ihtiyaçlarını belirlemede takdir hakkına sahiptir. Yüklenicinin idareye teslim ettiği scooter markası Segway i2  SE modeldir.  Cihazlar sosyal medyada gündem olan çarşıda sokakta  kullanılan paylaşım amaçlı kiralama platformlarının kullandığı  cihazlara muadil olmayıp Arnavut kaldırım, taş yollarda, çim  veya kumlu alanlarda bile rahatça kullanılabilen, tümsekler veya  çukurlardan geçebilen birçok zemin ve arazi koşulunda kullanıma  uygun güvenilir bir elektrikli ulaşım aracıdır.

Söz konusu alım piyasa fiyatlarında gerçekleşmiştir. Kaldı ki ürünün ithal olduğu;

2021/468959 İKN’ li ihalenin iptal edildiği 16.09.2021 tarihinde USD kapanış fiyatı 8.4390 TL, 2021/764742 İKN’li 24.12.2021 tarihinde yapılan ihale tarihinde USD kapanış fiyatı 11,5400 TL olup birkaç gün öncesinde kur 16,4300 seviyelerinin görüldüğü finansal belirsizliğin hakim olduğu zamanlarda ürünün komisyonunuzca nasıl bir araştırma yapılarak, hangi somut veriye dayanılarak piyasa fiyatının çok üzerinde bedel ile alındığı kanaatiyle bulgu konusu edildiği anlaşılamamıştır.

İBB Zabıta Dairesi Başkanlığı mer-i mevzuat hükümleri ile zabıta teşkilatının görevleri doğrultusunda dilencilik faaliyetlerinin engellenmesi, kayıt dışı ve sağlıklı olmayan satıcıların işgalleri ile mücadele, tüketiciyi koruma ve bilinçlendirme faaliyetlerinin yürütülmesi amacıyla; motorlu taşıtların kullanılmasının yasaklandığı Adalar, trafiğe kapalı olan Sultanahmet ve Taksim Meydanı ile İstiklal Caddesi vb. alanlar ile sahillerde kullanılmak üzere çevreye duyarlı araçlar ile denetim vizyonu kapsamında ilk etapta 5 adet olmak üzere Elektrikli Scooter talebi yapılmıştır.

İHBAR TAZMİNATI KONUSU

İdarenin ödediği ihbar tazminatının eleştiri konusu hakkında;

Kurumda çalışan işçi personelden bazılarının iş verimliliğinin az olduğu ve çalışsaydı,  TİS gereği 17 haftalık maliyetinin ödenen ihbar tazminatından daha yüksek olacağı değerlendirildiğinden bu şekilde bir yöntem izlendiği, 2021 yılında karşılıklı anlaşma ile ayrılan 331 işçi personele fesih süreleri kullanılmayarak ihbar tazminatı ödenmiştir. İş Kanunun 17 inci maddesindeki fesih süreleri Toplu İş Sözleşmesi ile artırıldığı görülmüştür.

4857 Sayılı İş Kanunu

Süreli fesih

Madde 17 –“ Belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshinden önce durumun diğer tarafa bildirilmesi gerekir.

İş sözleşmeleri;

İşi altı aydan az sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak iki hafta sonra,

İşi altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak dört hafta sonra,

İşi bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüş olan işçi için, bildirimin diğer tarafa yapılmasından başlayarak altı hafta sonra,

İşi üç yıldan fazla sürmüş işçi için, bildirim yapılmasından başlayarak sekiz hafta sonra,

Feshedilmiş sayılır.

Bu süreler asgari olup sözleşmeler ile artırılabilir.

Bildirim şartına uymayan taraf, bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır.” denmesine karşın

Toplu İş Sözleşmesinde ilgili konu hakkında yer alan yükümlülük şu şekildedir.

MADDE 30 – “Bildirim önelleri ve is akitlerinin feshi

İş sözleşmeleri, bu sözleşme hükümlerine uygun olarak işveren tarafından önceden karşı tarafa yazılı bildirimde bulunmak şartı ile bildirim tarihinden itibaren;

İşi 6 aydan az sürmüş işçilerin 3 hafta sonunda;

İşi 6 aydan 18 aya kadar sürmüş olan işçilerin 5 hafta sonunda İşi 18 aydan 3 yıla kadar sürmüş olan işçilerin 10 hafta sonunda İşi 3 yıldan 10 yıla kadar sürmüş olan işçilerin 12 hafta sonunda İşi 10 yıldan fazla sürmüş olan işçilerin17 hafta sonunda fesih edilmiş sayılır.

İş sözleşmesini işçinin fesih etmesi durumunda yasa hükümleri uygulanır.

İşçi, bildirim önellerinde işveren tarafından çalıştırıldığı takdirde bildirim öneli içerisinde tüm haklardan yararlanır.” denmektedir.

İdare bu yükümlülüklere uygun işlem gerçekleştirmiştir.

Example HTML page

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir