Bireysel değil; toplumsal çıkarlar ön planda olmalı
ADEF Amasya Dernekler Federasyonu Genel Başkanı Saim Dİiken, Yurt Gazetesi Yazarı Abdullah Ağırkan‘ın sorularını yanıtladı.
Amasya Dernekler Federasyonu olarak İstanbul’da ve diğer illerde çalışmalarınız var ve bu çalışmalar toplumsal, ekonomik, eğitim vb sorunların çözümü noktasında projeler üretiyor. Bize ADEF ‘in çalışmalarından kısaca bahseder misiniz?
Saim Diken: Ben ADEF Genel Başkanı olarak on yıldır görev yapıyorum. ADEF bünyesinde bulunan 86 Köy Derneği, 8 ilçe ve 2 il derneği olarak tüm Amasyalıların toplumsal, ekonomik, eğitim vb sorunlarına elimizden geldiği ölçüde yardımcı oluyoruz. Son iki yıldır burs ve gıda kolileri, ramazan ve kurban bayramlarında sosyal faaliyetler ile pek çok dar gelirli ailemize yardımlar yaptık. Kadın ve gençlik kollarımız Koronavirüs sürecinde özellikle kendi bünyelerinde çalışmalar yapıyor farklı alanlarda. Bu yardımları aslında sadece ADEF bünyesindeki kişilerle sınırlı tutmadık. İstanbul da pek çok farklı bölgeden gelen yurttaşlara yardımlarımızı yaptık. Şüphesiz ADEF’in yardımları sınırlı bir çözüm üretmekte, kesin bir çözüm için siyasal olarak erk-yöneten olmak gerek.
Sivil Toplum Örgütleri dışında siyasal anlamda çalışmalarınız var Eyüpsultan eksenli. Ne dersiniz bu konuya dair?
Saim Diken: Eyüpsultan’da yaklaşık otuz senedir farklı kısa dönemleri saymazsak ikamet ediyorum. Eyüpsultan ilçesinin 28 mahallesi ve tüm sokaklarında ayak izim var. Eyüpsultan ilçesine açıkçası bir gönül borcum ve sevdam var. Eyüpsultan ilçesinin Mübarek Eyüpsultan Hazretleriyle manevi konumunun yanında, Karadeniz’e uzanan sınırı ve Haliciyle, köyleri ve elbette Piyer Loti’si ile turizm merkezi olması ve tarihsel döneme ait mekânlarıyla çok önemli bir konuma sahiptir. Bende bu güzel merkeze dair projeler, çözümler üretmek istiyorum elbette. Yerel seçimlerde bu sevdamı ortaya koydum ve partimden aday adayı oldum, ancak farklı bir süreç yaşandı. 2019 ‘da kaybedilen Eyüpsulatan ilçemizi kazanmak için çalışmaya devem edeceğim elbette. Bu şahsi bir mesele veya ego mücadelesi değil. Bazıları bu ego mücadelesini öne alıp geçmiş kayıpları hesap etmeden poz verme tatmininde bulunabilir. Bu bir tercih meselesidir. Ancak biz kazanacağımız bir ilçeyi kişisel egolara kurban etmeyeceğiz ve 2024‘de hep birlikte başaracağız.
İstanbul ve Eyüp ilçesi noktasında seçim dönemi ve sonrasına dair düşünceniz, gözleminiz nedir?
Saim Diken: Eyüpsultan ilçesinde seçimler döneminde adaylar açıklanmadan önce, CHP genel merkezi, ili, ilçesindeki verilerde anketler % 4 ile kazanılmasını gösteriyordu. CHP genel merkezi kazanacağına mutlak gözle bakıyordu Eyüp’e. Adaylar açıklandığında dahi %2 ile kazanılması öngörülüyordu anketlerde açıkçası. Ancak % 2 ile kaybetti ne yazık ki. Bunun pek çok sebebi olabilir elbette, ancak geçmişte kaldı bunlar önümüze bakmalıyız. Bizler kapsayıcı olacağız, ötekimiz olmayacak, tüm kesimleri, kurumları ve yapıları dinleyecek bu çerçevede seçimlerin organize edilmesini sağlayacağız. Ben kendi adıma her iki seçimde de sahada çalıştım ve davet edildiğimde her çalışmaya katkı sundum. 23 Haziran seçimlerinde araçlar giydirip sahada çalışma yaptıran tek başkan aday adayı oldum Eyüpsultan ilçede. Partimin çalışma, katkı vermemi istediği tüm alanlarda var oldum ve olmaya devam edeceğim. 23 Haziran şüphesiz bir dönüm noktası ve zaferdir İstanbul için. Bizlerde 2024 Eyüpsultan’ a bu zaferi kazandıracağız emin olun.
Türkiye Ekonomisi, işsizlik, yoksulluk, gelir dağılımı eşitsizliği gibi çok ciddi sorunlar yaşıyor, bu noktada ne dersiniz bir Ekonomist olarak? Türkiye ekonomik-siyasal olarak nasıl yönetiliyor sizce?
Saim Diken: Türkiye borç batağına saplanmış durumda. Döviz ile borçlanma, yapılan projelerin, işlerin, garantilerin borçları döviz ile ödenmesi ve dövizin yükselişi her geçen gün daha da yoksullaşma, gelir eşitsizliğine yol açıyor. Türkiye’nin acilen üretim ekonomisine geçmesi gerekiyor. Üretim ekonomisi işsizliğe ve yoksulluğa tek çözümdür. Türkiye Koronavirüs sürecinde özellikle gelir eşitsizliğinde daha da fazla tanık oldu. Bu şüphesiz az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler için ciddi bir sorun. Siyasal anlamda daha kapsayıcı bir iktidar ve daha da önemlisi güven veren bir iktidara ihtiyaç var.
Önümüzdeki süreçte nasıl bir yol haritası çiziyorsunuz?
Saim Diken: Bizim yol haritamız şüphesiz ortak akıl ile meydana gelir. Bu toplumun beklentilerinden bağımsız değildir. Siyasal, sosyal, ekonomik olarak daha yaşanılır bir ülke için çalışmaya devam edeceğiz. Bu noktada aktif çalışıyoruz zaten, partililerimiz, partimiz ve de en önemlisi Eyüpsultan halkı bizlere görev verdiği takdirde, Eyüpsultan ilçemizi daha yaşanılır bir yönetime kavuşturacağız. Ötekisi olmayan bir yönetim anlayışıyla herkesi kucaklama gayretinde olacağız. Siyasetin artık gerçektende çözüm odaklı olduğunu gösterecek bir yapı tesis edeceğiz. Toplumun siyasetten beklentisi emin olun birlik ve beraberliktir. Toplum artık kavga, çatışmadan bıktı. İşini yapan, verilen görevi başarıya kavuşturan herkes siyasal olarak ne olursa olsun önemlidir. Topluma hizmet eden kim olursa olsun bizim için kıymetlidir. Ancak yanlışta ısrar ve ego, hırs, benmerkezcilik kimseye fayda getirmez. Geçmişte denenmiş yöntemler yerine yeni yöntemler denenmelidir ve kişilerin artık ben merkezli değil hep birlikte başarabiliriz ilkesine inanması gerekiyor. Hep birlikte başaracağız bakış açısı,30 Yıla yakın bir süredir kaybedilen Eyüpsultan ilçesini kazanmamız için ilk adım olmalı.
Hep birlikte başaracağız söylemi tam olarak ne demek?
Saim Diken: Birliktelik siyasal başarının olmazsa olmazdır. Tüm tarihsel başarılar kollektif aklın, siyasal stratejinin ürünü olmuştur. Bizim ötekimiz olmayacak öncelikli olarak. Türkiye’nin kurucu iradesi olan CHP, kimsesin kişisel hırsları, egosu başarısızlıklarının deneme tahtası değil. Genel Başkanımızın dava adamı arıyorum söylemi var biliyorsunuz, bizler işte o dava adamlarıyız. Kendimizin, çevremizin ikbalimiz için değil, toplumun geleceğine yön vermek için Eyüpsultan ilçemizde ısrarla çalışıyoruz. Öncelikli olarak 2023’te genel seçimde ciddi bir başarı sağlayıp ve daha sonra Eyüpsultan İlçemizi kazancağız. Buna sözde, temennide inanmış gibi değil, bu davaya adanmış gibi çalışıyoruz tüm arkadaşlarımızla.
Parolamız hep birlikte başarabiliriz…
