Kılıçdaroğlu TELE1’le dayanışma gecesinde konuştu: ‘Hepimiz yarı açık cezaevindeyiz’
Cumhuriyet, Birgün ve Evrensel gazetelerinin oluşturduğu dayanışma platformu, Harbiye Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda TELE1 ile dayanışma gecesi düzenledi. Programda konuşan CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, “Aslında hepimiz yarı açık bir cezaevindeyiz. Bu ülkenin aydınları karanlığa karşı mücadele ederlerse her türlü karanlığı yener ve toplumu aydınlatırlar. Aydınların böyle bir sorumluluğu var. Bu aydınlardan birisi de Merdan Yanardağ. Buradan Yanardağ’a sevgi ve saygılarımı gönderiyorum.” dedi.
Orhan Alkaya ve Bilge Yurtdagülen’in sunduğu gece CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu‘nun salona gelmesiyle başladı. Geceye katılamadığını söyleyen İBB Başkanın Ekrem İmamoğlu da TELE1 ve Merdan Yanardağ’a mektup gönderdi. Program öncesi Yanardağ’ın oğlu, TELE1 Genel Yayın Yönetmeni Merdan Yanardağ’ın mesajını okudu.
HABER ETKİN – HABER MERKEZİ / HARBİYE LÜTFÜ KIRDAR – ŞİŞLİ / İSTANBUL
MERDAN YANARDAĞ: REJİMİN ZİNDANINDAN RUHUMUN BÜTÜN HEYECANIYLA SİZİ SELAMLIYORUM
Tutuklu olduğu Marmara Cezaevi’nden (eski ismiyle Silivri Cezaevi) dayanışma gecesine mesaj gönderen Merdan Yanardağ, şunları söyledi:
“O sözler ki acıdır,
Mapusane avlularında
Demirli kırbaçlar gibi şaklar.
O sözler ki sırasında
Çiçek açmış bir nar ağacıdır
Dağ ufkuna vuran deniz aydınlığı…
O sözler ki,
İmgelem sonsuzluğunun
Ateşten gülüdürler,
Kelebek çarpıntılarıyla doğarlar ölürler.
O sözler ki, kalbimizin üstünde
Dolu bir tabanca gibi
Ölüp ölesiye taşırız.
O sözler ki, bir kere çıkmıştır ağzımızdan,
Uğrunda asılırız…
Sizi Silivri hapishanesinden, Can Atalay, Osman Kavala, Barış Pehlivan ve diğer dostlarımızın da tutsak edildiği rejimin zindanından, birlikte olamamanın hüznü, ruhumun bütün heyecanı ve kalbimin olanca sıcaklığı ile selamlıyorum. Sevgiyle kalın.”
KILIÇDAROĞLU: HEPİMİZ YARI AÇIK CEZAEVİNDEYİZ
Dayanışma Gecesi’nde konuşan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
“Aslında hepimiz yarı açık bir cezaevindeyiz. Bu ülkenin aydınları karanlığa karşı mücadele ederlerse her türlü karanlığı yener ve toplumu aydınlatırlar. Aydınların böyle bir sorumluluğu var. Bu aydınlardan birisi de Merdan Yanardağ. Buradan Yanardağ’a sevgi ve saygılarımı gönderiyorum. Kimse bizi yıldıramaz. Düşünce özgürlüğüne tahammül edemeyenler, medyaya baskı yapanlar aslında dünyanın en büyük korkaklarıdır. Saray hükümetinin ahlaki ve siyasi meşruiyeti yoktur.
Anayasa der ki ‘Basın hürdür, sansür edilemez’. Bu kadar açık. Basın hürdür, sansür edilemez. Ama bu ülkede basının, radyoların, televizyonların özgürce yayın yaptığını kim söyleyebilir? Var olan kurumlar bir anlamda infaz kurumları olarak görev yapıyor. Yargı, yargı olmaktan çıkmış. Bu konuda bugüne kadar tanık olmadığımız pek çok yolsuzluklara yargıçların ve savcıların nasıl dahil olduğunu görüyoruz. Hak arayanların nasıl mağdur edildiğin görüyoruz. Eşi ve iki çocuğu öldürülen bir annenin (Emine Şenyaşar) adalet arayışına hep beraber tanık oluyoruz. Var olan iktidarın yani saray iktidarının ahlaki ve siyasi meşruiyeti yoktur. Bu meşruiyetsizliğe karşı hep beraber mücadele edeceğiz.”