Başkentin ‘yolsuzluk dosyası’ açıldı: Usulsüzlüklerin tutarı 3 milyar TL

Yolsuzluk dosyasını açan Yavaş, son 10 yılda adrese teslim ihalelerin savcılığa bildirildiğini belirtti. Yavaş, “Sadece altı suç duyurusuna konu olan harcamalar toplamı 2,8 milyar; 40 suç duyurusunun toplam kamuya bedeli ise 3 milyar TL” dedi

BirGün Gazetesinden MUSTAFA MERT BİLDİRCİN’in haberine göre;

Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Meclisi’nin Aralık ayı ilk toplantısı, ABB Meclisi’nin AKP’li üyeleri salondan ayrılınca yeter sayı olmadığı gerekçesiyle ertelendi.

Salondan ayrılan üyelere tepki gösteren ABB Başkanı Mansur Yavaş, “Faaliyet raporunun görüşüldüğü toplantıda da aynısını yaptınız. Yanıtlarımızı Ankara halkı duymasın diye toplantıyı sabaha kadar uzattınız” dedi.

Yeter sayı olmadığı için ertelenen toplantıda sunum yapacağını daha önce açıkladığını anımsatan Yavaş, “Toplantıyı sabote ettiler. Yalanlarının ortaya çıkmasından korkuyorlar” diye konuştu.

AKP ve MHP’li meclis üyelerinin, “Çoğunluğa dayanarak bir şeyler yaptıklarını” savunan Yavaş, “Bu toplantının da yapılmasını istemiyorlar. Ama sunumumu tüm Türkiye’nin duymasını sağlayacağım” ifadelerini kullandı.

GÖKÇEK DÖNEMİNİN ‘PROJELERİNİ’ TEK TEK ANLATTI

AKP ve MHP’li meclis üyelerinin, “Çoğunluğa dayanarak bir şeyler yaptıklarını” savunan Yavaş, “Bu toplantının da yapılmasını istemiyorlar. Ama sunumumu tüm Türkiye’nin duymasını sağlayacağım” ifadelerini kullandı. Yavaş, ABB Meclis Toplantısı’nda okuyamadığını sunumunu, ayrı bir basın toplantısıyla kamuoyuna açıkladı.

Yavaş’ın sunumunun en çarpıcı bölümlerinden biri de Ankapark ile ilgili bölüm oldu. Ankapark’a ilişkin yürütülen bilirkişi incelemesinin tamamlandığını bildiren Yavaş, “Bilirkişi çalışması yapılan sürede elektrik borcu da dahil belirlenen zarar 111 milyon TL” dedi.

Ankapark’ı, “Asrın yolsuzluğu” olarak nitelendiren Mansur Yavaş’ın açıkladığı bilirkişi raporuna göre, tesis kapalı olduğu süre içinde 111 milyon TL’lik kamu zararına yol açtı. Son 10 yılda yapılan adrese teslim ihalelerin savcılığa bildirildiğini anlatan Yavaş, “Sadece altı suç duyurusuna konu olan harcamalar toplamı 2,8 milyar, 40 suç duyurusunun toplam kamuya bedeli ise 3 milyar TL’dir” dedi.

Yavaş açıklamasında, “Bize heykel belediyeciliği yapıyor diyenler, kentin dört bir tarafında heykel yapıyor. Gökçek döneminde yapılan bu eserin adı ‘Şişme Dinocan’. Murat Bey bu yayını izliyorsunuz biliyorum. Bunun Ankara halkının tarihi ve kültürüyle ne alakası var” ifadelerini kullandı.

GÖKÇEK’TEN ‘ŞİŞME DİNOCAN’ SAVUNMASI

Erdoğan’ın emriyle görevinden istifa etmek zorunda kalan Ankara’nın eski Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek ise, ‘Şişme Dinocan’ın bir heykel olmadığını söyleyerek kendini savundu.

Mansur Yavaş’ın açıklamaları sonrasında sosyal medyada gündem olan Şişme Dinocan’a ilişkin tweet atan Gökçek, şunları söyledi:

Ankapark dosyasının kısa sürede kamuoyu ile paylaşılacağını ifade eden Yavaş’ın konuşmasının satır başları şöyle:

ASRIN YOLSUZLUĞU ANKAPARK

“Ankapark’ın daha fazla zarar yaratmaması için bilirkişi tespiti yaptırdık. Ankapark için herhangi bir kira öngörmemişler. Kirayı, bilet gelirlerinin yüzde 3’ü olarak belirlemişler. Teslim edilen malın teminatı yok, sigortası yok. Savcılığa vereceğiz. Ankapark sadece Ankara’ya değil, Türkiye’ye atılan bir kazıktır. Bu asrın yolsuzluğuna kim sahip çıkıyorsa o vebalin ortağıdır.

KAMU ZARARI 3 MİLYAR TL

Adrese teslim ihalelerin hepsi inceleniyor. Bunların bir kısmı savcılığa iletildi. Belediyeden belli firmalar sürekli ihale almış. Biri sekiz ihale ile 12 milyar TL’lik ihale almış son 10 yılda örneğin. Bu dönemde böyle bir şey olmayacak.

576 milyon TL zarara uğratılmış bir ihalede belediye. Hafriyat işinden 533 milyon TL zarara uğratılmış. Usulsüz iş artışı ile teleferik yapımında yükleniciye haksız süre uzatımı sağlanmış. Yüklenici ihale dosyasını önceden ele geçirmiş. Şirkete 43 milyon dolar ödeme yapılmış. Bunu da savcılığa verdik. Savcılığa ilettiğimiz 40 suç duyurusunun kamuya toplam bedeli 3 milyar TL.

HEYKEL BELEDİYECİLİĞİ

Gökkuşağı, Samanyolu projeleri, hepsi çöplük. Bizden bunları bekliyorlar. Çubuk Barajı’nda yapılmış ahşap heykellerle dalga geçiyorlar. Yirmi yıldır belediye bünyesinde çalışan bir sanatkar yaptı bunları. Maaşı dışında beş kuruş para almadı. Kendileri Çin’den heykel getirdiği için bizden de onu bekliyorlar ama biz bunu yapmadık. Covid-19 salgınında yaşamını yitiren sağlık çalışanları için anıt yarışması düzenleyeceğimizi açıkladık. Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası ve diğer meslek odalarından jüri istedik. Bir de Cumhuriyet’in 100’üncü yılı için bir anıt yapmayı planlıyoruz. Bunlar için harcamayı düşündüğümüz parayla, ‘Heykel belediyeciliği’ diye dalga geçtiler.

SANAT DEYİNCE PLASTİK HEYKEL ANLIYORLAR

Gökçek döneminde yapılan metal robot heykelinin güncel değeri 2,1 milyon TL. Toplam 17 milyon TL harcanan heykeller var. Işıklı palmiye heykeline 400 bin TL vermişler. 2013 yılında 360 bin TL’ye kol saati heykeli alınmış. Bizi heykel belediyeciliğiyle suçlayanlara soruyorum, ‘Heykel belediyeciliğini yapan kim?’… Sanat deyince plastik, şişme heykelleri anlıyorlar.

AĞACI SAKSISIYLA DİKMİŞLER

Mevut refüjleri yıkıp toprak doldurup ağaç dikmişler. Olduğu gibi saksısıyla ağaç dikip ziyan etmişler. İthal edilen ağaçların güncel maliyeti 3 milyar TL. Sarkık Himalaya Bitkisi’nin faturası var ama itiraz ediyor, ‘Ben almadım’ diye. Teki 63 bin TL. Firma 1,5 TL’ye alıyor bir ay dolmadan 15 TL’ye satıyor.

Gençlik ve Spor Bakanlığı Mamak’ta spor salonu yapıyor. Mamak Belediyesi bu inşaatın önüne kendisi yapıyormuş gibi afiş asmış, Bakanlığın adı geçmiyor. Bakanlık da hemen üzerine yazı asmış, ‘Bu tesis Bakanlık tarafından yapılmaktadır’ diye.

PARTİLİLERE YARDIM KOLİSİ

AKP Etimesgut İlçe Başkanlığı, ‘Kendi imkanlarımız ve Mamak Belediyesi’nin katkılarıyla yardım kolileri dağıtıyoruz’ diye paylaşım yapmış. Belediye imkanlarıyla kendi partililerine yardım kolileri dağıtıyorlar.”