Eyüpsultan’da afetlere hazırlıkta yeni dönem: 420 gönüllüyle güçlü müdahale gücü kuruluyor
Eyüpsultan’da afetlere hazırlıkta yeni dönem: 420 gönüllüyle güçlü müdahale gücü kuruluyor

Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği ile Eyüpsultan Belediyesi ortaklığında, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) desteğiyle hayata geçirilen “Sıfırıncı Dakika Projesi” tanıtım toplantısı Eyüpsultan Belediyesi Fuaye Alanında gerçekleşti

Avrupa Birliği destekli, UNDP koordinasyonlu “Sıfırıncı Dakika” projesiyle Eyüpsultan’da afet bilinci artırılıyor. Projeyle birlikte yüzlerce gönüllü eğitilerek güçlü bir müdahale altyapısı oluşturuluyor.

Eyüpsultan’da afetlere hazırlık konusunda önemli bir adım daha atıldı. Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) koordinasyonunda yürütülen “Sıfırıncı Dakika: Eyüpsultan Afet ve Acil Durum Kapasite Geliştirme Projesi” resmen başladı.

”GÜÇLÜ İŞ BİRLİĞİ İLE AFETLERE HAZIRLIK”
Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği ile Eyüpsultan Belediyesi ortaklığında “Eyüpsultan İçin Gönüllü Olmaya Değer” sloganıyla hayata geçirilen projenin tanıtım Lansmana; Eyüpsultan Belediyesi Başkan Yardımcısı Av. Özgür Nemutlu, Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyesi Nur Altınok, Eyüpsultan Muhtarlar Derneği Başkanı Hüseyin Bilek, ÇYDD Göktürk- Eyüpsultan Şubesi Başkanı Yeşim Fatma Tektaşlı, CHP Eyüpsultan Belediye Meclisi Grup Başkanvekili Yılmaz Turan, CHP Eyüpsultan Belediye Meclis Üyesi ve Meclis 1’inci Başkanvekili Şanal Egemen Cantimur, Belediye Meclis Üyeleri, Siyasi Partilerin yöneticileri, Mahalle Muhtarları, Eyüpsultan Belediyesi Birim Müdürleri, ESAY, AFAD gönüllüleri, REDAK, Sarıyer Belediyesi, İHH ve Hayrat Arama Kurtarma ekipleri ve davetliler katıldı.

Gerçekleştirilen Lansman toplantısında; Eyüpsultan Belediyesi Başkan Yardımcısı Av. Özgür Nemutlu, Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyesi Nur Altınok, Eyüpsultan Muhtarlar Derneği Başkanı Hüseyin Bilek ve ESAY Sivil Savunma Amiri Hasan Söker birer konuşma gerçekleştirdiler
‘’BAŞKAN YARDIMCISI NEMUTLU: BİRLİKTE HAYAT KURTARABİLİRİZ’’
Konuşmasında projenin önemine değinen Eyüpsultan Belediyesi Başkan Yardımcısı Av. Özgür Nemutlu şunları söyledi:
“Takdiri ilahi afetin önüne geçmek mümkün değil, ama etkilerini azaltmak bizim elimizde. Bu nedenle bu projenin içinde olan herkese teşekkür ediyorum. Eyüpsultan’ın gururu olan ESAY ekibimiz, 6 Şubat depremlerinde sahadaydı. Şimdi daha da organize, daha da güçlü bir yapı için çalışıyoruz.”

“ESAY, EYÜPSULTAN’IN GURURU OLDU”
ESAY’ın bugüne kadar 6 Şubat depremi başta olmak üzere birçok arama kurtarma çalışmasına katıldığını, Eyüpsultan’ın gururu olduğunu sözlerine ekleyen Nemutlu, “ESAY sadece belediyemizin değil Eyüpsultan’ın gururu. 6 Şubat depreminde bölgeye giderek günlerce orada kalan arkadaşlarımız var. Şu anda bile gitseniz her dakikasında ağlarsınız. Maraş’a, Hatay’a, Adıyaman’a gitseniz hala konteynerlerde yaşayan insanları görür ağlarsınız. O yüzden bütün vatandaşlarımızın hem kentsel dönüşüm anlamında, hem deprem toplanma alanlarının korunması anlamında baskı yapmasını da özellikle rica ediyorum” dedi.

Saygıdeğer Belediye Başkanımız, kıymetli protokol üyeleri, değerli kamu ve sivil toplum temsilcileri, sevgili konuklar, basınımızın kıymetli mensupları ve sevgili Eyüpsultanlılar,

Hepinizi Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği adına sevgi ve saygıyla selamlıyorum. Bugün burada sizlerle birlikte olmaktan, Eyüpsultan için çok değerli bir adımı hep birlikte atmaktan büyük bir memnuniyet ve onur duyuyorum. Sıfırıncı Dakika: Eyüpsultan Afet ve Acil Durum Kapasite Geliştirme Projesi’nin açılış törenine hoş geldiniz. Bugün sadece bir projenin değil, aynı zamanda toplumsal dayanışmanın, yerel gücün ve ortak aklın açılışını yapıyoruz dedi.
Lansman da konuşan Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Nur Altınok konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

“YOKSULLUĞA SON VE SÜRDÜRÜLEBİLİR ŞEHİRLER VE TOPLULUKLAR HEDEFİMİZ’’
Saygıdeğer Belediye Başkanımız, kıymetli protokol üyeleri, değerli kamu ve sivil toplum temsilcileri, sevgili konuklar, basınımızın kıymetli mensupları ve sevgili Eyüpsultanlılar, Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği, Eyüpsultan`da toplumsal dayanışma ruhunu kurumsallaştırmak amacıyla kuruldu. Yıllar içinde yalnızca yardım eden bir kurum değil; çözüm üreten, kapasite geliştiren, iş birlikleri kuran ve toplumla birlikte büyüyen bir sivil toplum kuruluşuna dönüştük. Bugün burada sizlerle birlikte yürüttüğümüz bu proje, derneğimizin yalnızca ihtiyaç anında değil, ihtiyaç oluşmadan önce de harekete geçebilen bir yapı olduğunu gösteriyor.
Geçtiğimiz 8 yılda eğitimden kültüre, spordan gençlik çalışmalarına, sosyal yardımlardan afet farkındalığına kadar çok geniş bir yelpazede yüzlerce insanın hayatına dokunmayı başardık. Yaklaşık 3.000 ihtiyaç sahibi ve başarılı üniversite gencimize burs verdik, farklı alanlarda 5 adet ulusal ve uluslararası projeyi hayata geçirdik.
Eyüpsultan Kültür Sanat Spor Eğitim ve Dayanışma Derneği, Eyüpsultan`da toplumsal dayanışma ruhunu kurumsallaştırmak amacıyla kuruldu. Yıllar içinde yalnızca yardım eden bir kurum değil; çözüm üreten, kapasite geliştiren, iş birlikleri kuran ve toplumla birlikte büyüyen bir sivil toplum kuruluşuna dönüştük. Bugün burada sizlerle birlikte yürüttüğümüz bu proje, derneğimizin yalnızca ihtiyaç anında değil, ihtiyaç oluşmadan önce de harekete geçebilen bir yapı olduğunu gösteriyor.
Geçtiğimiz 8 yılda eğitimden kültüre, spordan gençlik çalışmalarına, sosyal yardımlardan afet farkındalığına kadar çok geniş bir yelpazede yüzlerce insanın hayatına dokunmayı başardık. Yaklaşık 3.000 ihtiyaç sahibi ve başarılı üniversite gencimize burs verdik, farklı alanlarda 5 adet ulusal ve uluslararası projeyi hayata geçirdik.
Bugün açılışını gerçekleştirdiğimiz “Sıfırıncı Dakika Afet ve Acil Durum Kapasite Geliştirme Projesi”, işte tam da bu anlayışın bir ürünü. Hepimizin bildiği gibi, İstanbul başta olmak üzere ülkemiz büyük bir deprem riski altında. Biz bu gerçekle yüzleşmekten çekinmiyoruz, tam tersine bu riske karşı dirençli bir toplum yaratmak için harekete geçiyoruz.
Hepimiz biliyoruz ki, bu güzel şehir büyük bir afet riskiyle karşı karşıya. Beklenen İstanbul depremi, bilimsel verilerle artık bir olasılık değil, bir gerçeklik olarak önümüzde duruyor. Bu nedenle artık “bir şey yapmalıyız” demenin ötesine geçmek, somut adımlar atmak zorundayız.
Çünkü afetler başladığında değil, başlamadan önce hazırlanmak gerekir. Müdahale dakikalarla ölçülür ama hazırlık yıllar sürer. Biz de bu bilinçle hareket ederek, Eyüpsultan’da afet bilinci yüksek bireyler yetiştirmeyi, donanımlı gönüllü ekipler kurmayı, çocuklara ve gençlere küçük yaşlardan itibaren farkındalık kazandırmayı amaçlıyoruz.
Bu proje ile sadece bireyleri değil; okulları, sivil toplum kuruluşlarını, kamu kurumlarını, üniversiteleri ve yerel yönetimi aynı masada buluşturuyoruz. Çünkü afetlere karşı mücadele bireysel değil, kolektif bir sorumluluktur.
Bu projenin temel amacı, Eyüpsultan’da yaşayan vatandaşlarımızın afetlere karşı bilinçlenmesini sağlamak, eğitimli ve donanımlı gönüllüler yetiştirerek yerel düzeyde güçlü bir müdahale kapasitesi oluşturmaktır. Farkındalık çalışmalarımız 1500 çocuk ve gençle başlayacak olup, 300 kişilik hafif arama kurtarma ekip eğitimleri verilecek ve AFAD akreditasyonu hedeflenen 120 kişilik uzman timler oluşturulacaktır.
Bu kapsamda kadim Eyüpsultanımız sadece İstanbul’a değil, Türkiye’ye örnek bir model olacaktır.
Değerli katılımcılar,
Sivil toplumun rolü artık sadece yardım eli uzatmakla sınırlı değil. Bizler aynı zamanda değişimi örgütleyen, çözüm önerileri geliştiren, kamu ve özel sektörle el ele vererek toplumun her kesimine dokunabilen stratejik bir aktörüz.
Bu projede de yerel yönetimle kurduğumuz güçlü iş birliği bunun en güzel örneklerinden biridir. Proje ortağımız Eyüpsultan Belediyesi’nin katkıları ve desteği, bu çalışmanın başarısı için çok kıymetlidir. Sayın Belediye Başkanımız Dr. Mithat Bülent Özmen’e bu iş birliği için özellikle teşekkür etmek istiyorum.
Ayrıca, projemizi destekleyen Avrupa Birliği’ne ve koordinasyonunu yürüten Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’na da teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu destek, yerel düzeyde oluşturduğumuz kapasitenin, uluslararası kalkınma hedefleriyle de ne kadar uyumlu bir çalışma olduğunu göstermektedir.
Projemiz, aynı zamanda Birleşmiş Milletler’in Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında yer alan “Yoksulluğa Son” ve “Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar” hedeflerine de katkı sunmaktadır.
Bugün bu salonda bulunan her bir paydaş, bu sürecin bir parçasıdır. Birlikte dayanıklı şehirleri, bilinçli bireyleri, güçlü toplulukları inşa edeceğimize yürekten inanıyorum.
Yolumuz uzun ama inancımız güçlü. Çünkü biliyoruz ki afetler kaçınılmaz olabilir ama hazırlıklı olmak bizim elimizdedir.
Sözlerime son verirken, Dernek Başkanımız Öznur Sarıahmetoğlu, yönetim kurulumuz ve üyelerimiz adına hepinizi saygıyla selamlıyor, “Sıfırıncı Dakika” ile başlayan bu ortak yürüyüşte hep birlikte ilerlemeyi diliyorum dedi.

‘’PROJEYLE AFET BİLİNCİ TOPLUMSAL HALE GELİYOR’’
Lansmanda konuşan Proje Eğitim Koordinatörü ve ESAY Sivil Savunma Amiri Hasan Söker, projenin hedeflerini ve faaliyet planını paylaştı. Proje; afet öncesi hazırlık, müdahale ve sonrasında iyileştirme kapasitesini artırmayı, kamu kurumları ve STK’lar arası iş birliğini güçlendirmeyi amaçlıyor.
TOPLUMSAL DAYANIKLILIĞI ÖNCELEYEN BİR AFET ALTYAPISI
Projenin temel hedefi yalnızca teknik yeterlilik değil, sosyal dayanıklılığı da kapsayan güçlü bir afet altyapısı kurmak. Bu kapsamda:
1500 çocuk ve genç afet farkındalığı eğitiminden faydalanacak.
300 kişiye hafif arama-kurtarma eğitimi,
120 kişiye profesyonel düzeyde, AFAD akreditasyonlu eğitim verilecek.
15 kamu kurumu ve STK ile 20 okul sürece dâhil edilecek.
420 KİŞİLİK GÖNÜLLÜ MÜDAHALE EKİBİ KURULUYOR
Proje kapsamında Eyüpsultan’da ve İstanbul genelinde 420 gönüllüden oluşan, afetlere karşı hazır ve eğitimli müdahale ekipleri kurulacak. Bu ekipler afet anında hızlı, organize ve etkili müdahale kapasitesine sahip olacak.
KALKINMA HEDEFLERİNE DE KATKI
Proje, sadece yerel değil, ulusal hedeflere de katkı sunuyor. Birleşmiş Milletler’in “Yoksulluğa Son” ve “Sürdürülebilir Şehirler ve Topluluklar” başlıklarıyla ilişkilendirilen proje, Türkiye’nin kalkınma vizyonunda da yerini alıyor.
Eyüpsultan’da başlayan bu örnek girişim, Türkiye’nin afetlere hazırlık yolculuğunda önemli bir basamak oluşturuyor dedi
”AFET ÖNCESİ VE SONRASI HAZIRLIKLARDA MUHTARLARIN AKTİF ROL ALMASI YAŞAMSAL ÖNEM TAŞIR”

Lansmanda bir konuşma gerçekleştiren Eyüp Muhtarlar Derneği Başkanı Hüseyin Bilek şu ifadelere yer verdi:
Türkiye, dünyanın en aktif deprem kuşağı üzerinde yer almaktadır. Bu nedenle deprem, ülkemiz için sadece bir doğal afet değil, aynı zamanda günlük hayatın bir gerçeğidir. Tarih boyunca birçok yıkıcı deprem yaşanmış ve binlerce insan hayatını kaybetmiştir. Bu tablo bize gösteriyor ki, depremlerle yaşamayı öğrenmeli ve bu konuda toplumsal farkındalık geliştirmeliyiz.
Bu noktada, toplumun en küçük birimi olan mahalle ve köylerde, vatandaşlara en yakın yöneticiler olan muhtarlar, farkındalık çalışmalarında kilit bir role sahiptir.
Deprem farkındalığı; bireylerin ve toplumun, deprem öncesi hazırlık yapması, deprem anında doğru davranış sergilemesi ve deprem sonrasında güvenli bir şekilde hareket edebilmesi anlamına gelir. Bu farkındalık olmadan alınacak tedbirler eksik ve yetersiz kalır.
Deprem farkındalığının temel unsurları şunlardır:
• Bilgi: Depremin ne olduğu, nasıl gerçekleştiği ve hangi bölgelerde riskin yüksek olduğu hakkında doğru bilgiye sahip olmak.
• Hazırlık: Deprem çantası hazırlamak, acil toplanma alanlarını öğrenmek, aile içi afet planı oluşturmak.
• Eğitim: Okullarda, kamu kurumlarında ve mahallelerde düzenlenen tatbikatlara katılmak, ilk yardım eğitimi almak.
• Yapısal Önlemler: Oturduğumuz binaların depreme dayanıklı olup olmadığını kontrol ettirmek, gerekirse güçlendirme veya tahliye planları yapmak.
Ancak bireysel farkındalık kadar toplumsal organizasyon da önemlidir. Bu organizasyonu sağlayacak yerel liderler olmadan, bu farkındalığın yaygınlaşması oldukça zordur.
Muhtarlar, anayasal olarak seçilen yerel yöneticilerdir ve halk ile devlet kurumları arasında köprü vazifesi görürler. Özellikle afet yönetimi gibi hayati bir konuda, muhtarların aktif ve bilinçli rol üstlenmesi yaşamsal önem taşır.
‘’TOPLUMUN BİLİNÇLENDİRME GÖREVİ’’
Muhtarlar, mahallesindeki veya köyündeki halkın ihtiyaçlarını en iyi bilen kişilerdir. Bu avantaj, onları afet bilincinin yayılmasında ideal birer aktör haline getirir.
• Mahalle toplantıları düzenleyerek vatandaşlara afet eğitimi verilmesini sağlayabilirler.
• Sosyal medya, ilan panoları, el broşürleri gibi araçlarla bilgi paylaşımı yapabilirler.
• AFAD, Kızılay, belediyeler ve STK’larla iş birliği yaparak eğitim faaliyetlerine aracılık edebilirler.
‘’RİSK TESPİTİ VE BİLGİ TOPLAMA’’
Muhtarlar, mahallelerinde risk oluşturan unsurları tespit ederek bu bilgileri ilgili kurumlara aktarabilir:
• Eski ve riskli binalar,
• Dar sokaklar ve acil çıkışın zor olduğu alanlar,
• Engelli bireyler, yaşlılar, yalnız yaşayanlar gibi özel ilgi gerektiren gruplar,
• Elektrik, doğalgaz gibi tehlike arz eden altyapı sorunları.
Bu bilgilerin önceden toplanması, deprem sonrası müdahalede zaman kazandırır ve hayat kurtarır.
‘’TOPLANMA ALANLARININ PLANLAMASI BELİRLENMESİ VE DURYURULMASI’’
Acil toplanma alanları, depremin hemen ardından insanların güvenle bir araya gelebileceği yerlerdir. Bu alanların belirlenmesi, tabelalarla işaretlenmesi ve halkın bu alanlar hakkında bilgilendirilmesi görevlerinde muhtarlar önemli rol oynar.
‘’GÖNÜLLÜ AĞI KURMA’’
Mahallelerde arama-kurtarma, ilk yardım veya psikolojik destek gibi alanlarda görev alabilecek gönüllülerle iletişime geçerek bir “mahalle afet gönüllüleri ağı” kurulması mümkündür. Muhtar, bu gönüllü grubunu organize ederek olası bir afette hızlı ve etkili müdahaleyi sağlayabilir.
‘’AFET SONRASI KOORDİNASYON’’
Deprem sonrası ilk saatler çok kritiktir. Arama kurtarma ekipleri gelene kadar yerel müdahaleler önemlidir. Muhtar, durumu merkeze bildirmek, eksikleri tespit etmek, yardımları koordine etmek gibi görevleri üstlenir. Aynı zamanda mahalle halkının ihtiyaçlarını (su, gıda, ilaç, barınma) hızlıca belirleyip yetkililere iletmekle de sorumludur.
SONUÇ: ‘’YEREL GÜÇ, ULUSAL GÜVENCE’’
Depremle baş etmek yalnızca merkezi hükümetin değil, tüm toplumun sorumluluğundadır. Mahalle ölçeğinde yapılacak her bilinçlendirme çalışması, büyük bir afetin etkisini azaltabilir. Bu noktada muhtarların yapacağı her hazırlık, yüzlerce insanın hayatını kurtarabilir.
Depremlere karşı dirençli bir toplum inşa etmek için; eğitimli bireyler, hazır aileler ve organizasyon kabiliyeti yüksek muhtarlar gereklidir. Unutulmamalıdır ki, afetlere karşı alınan önlem en büyük yatırımdır. Ve bu yatırımın en değerli ortaklarından biri de, muhtarlardır dedi.