CHP’lilerin Esenyurt’ta demokrasi nöbeti devam ediyor: Özgür Çelik, ”Ne yaparsan yap kaybetmeye başladın”
Esenyurt Belediyesi Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanıp yerine kayyum atanmasına karşı CHP’lilerin başlattığı ”Demokrasi Nöbeti” devam ediyor. CHP İl Başkanı Özgür Çelik, nöbette yaptığı konuşmada, “Buradan Ankara’ya şunu söylemek istiyorum. Bir kişiye şunu söylemek istiyorum. Yargı taciziyle, araçsallaştırdığın yargıyla Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin üzerine gitmeyi bırak. Halkın gerçek gündemini örtmeyi bırak, halkın gerçek gündemini biz konuşmaya devam edeceğiz. Cumhuriyet Halk Partili belediyeler hizmet etmeye devam edecek. Ne yaparsan yap kaybetmeye başladın” dedi.
CHP heyetinin Esenyurt Belediyesi önündeki ”Demokrasi Nöbeti” devam ediyor. Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanması ve yerine kayyum atanmasının ardından başlayan nöbete bugün CHP Genel Başkan Yardımcısı Volkan Demir, Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygün, Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, Sakarya Milletvekili Ayça Taşkent, CHP İl Başkanı Özgür Çelik, TİP İstanbul milletvekili Sera Kadıgil ile Esenyurt Belediyesi’nin CHP’li üyeleri katıldı.
CHP İl Başkanı Özgür Çelik, Esenyurt Cumhuriyet Meydanın yaptığı konuşmada şunları söyledi;
“Esenyurtlularla demokrasi nöbetimizin 17. gününde yine Esenyurt meydanında bir aradayız”
“Genel başkan yardımcımızla milletvekillerimizle dayanışma gösteren Türkiye İşçi Partisi’nin il başkanıyla. ilçe başkanlarımızla, il yöneticilerimizle, kadın gençlik kolu başkanlarımızla, belediye meclis üyelerimizle, mahalle birim sorumlularımızla, kadınlarla, gençlerle, Esenyurtlularla demokrasi nöbetimizin 17. gününde yine Esenyurt meydanında bir aradayız. 17 gündür Esenyurt’un dört bir yanında büyük bir mücadele örneği sergileyen yol arkadaşlarıma dayanışma gösteren tüm kurum, kuruluşlara sonsuz ve yürekten teşekkür ediyorum. 17 gün önce bir şafak operasyonuyla sabahın saat altısında hukuksuz bir biçimde Esenyurt’un seçilmiş belediye başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer. Önce gözaltına alındı. Arkasından tutuklandı. Ve arkasından yerine kayyum atandı.
“17 gündür bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız”
İlk anından itibaren büyük bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Ahmet Özer’in evindeki arama esnasında Belediyenin kapısı kırılarak makam odasına girişi esnasında avukatların o sürece eşlik etmesine o aramayı avukatlar tarafından gerçekleştirilmesine izin vermediler. İlk andan itibaren hukuksuz bir süreci başlattılar. Ve sonrasında ortaya atılan gerçeği yansıtmayan iddialarla belediye başkanımızı tutukladılar. Ve arkasından gerçekleştirdiğimiz itiraz sonrasında ekleriyle beraber iki yüz sayfaya yakın bir itirazı birkaç saat içerisinde hiç okumadan jet hızıyla reddettiler. 17 gündür bir hukuksuzlukla karşı karşıyayız. Esenyurt halkı 17 gündür bir haksızlıkla karşı karşıya. 17 gün önce burada seçmen iradesine bir darbe vuruldu. Esenyurt’ta seçmen iradesine vurulan bu darbeye karşı ve yine. Mardin’de, Batman’da, Halfeti’de, seçmen iradesine vurulan darbeye karşı hep birlikte mücadele etmeye devam edeceğiz.
“17 gün sonra belediye meclis üyelerimiz, belediye binasının içerisine o direnişin ve mücadelenin sonrasında girdiler”
Bugün burada gerçekleşen direnişin ve mücadelenin 17 gününde, 17 gün sonra belediye meclis üyelerimiz, belediye binasının içerisine o direnişin ve mücadelenin sonrasında girdiler. Bugün belediye meclis üyelerimiz, grup toplantı salonunda toplantılarını gerçekleştirdiler. Bundan sonra her gün sabah saat dokuzda belediye meclis üyelerimiz, Esenyurt Belediyesi’nin içerisindeki meclis odasında Cumhuriyet Halk Partisi grup odasında görevinin başında olacaklar. Denetleme görevlerini yerine getirecekler. Esenyurt Belediyesi’ndeki kayyumun uygulamalarını bir bir takip edecekler. Esenyurt Belediyesi’nde yapılan uygulamaları denetleyecekler. Ama aynı zamanda Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediye içerisindeki grup odasında sivil toplum kuruluşlarımızla buluşacaklar, Esenyurtlularla buluşacaklar. Esenyurtlu komşularının sorunlarını dinleyecekler. Onların sorunlarına çözümler üretmeye gayret edecekler. Onların sorunlarını dile getirmeye devam edecekler. Bu yönüyle belediye meclis üyelerimiz görevinin başındadır. 17 gündür direnerek belediye kapısı önünde mücadele ederek bugün haklı direnişlerinin sonucunda Esenyurt belediye binasına giren ve görevlerinin başında olan meclis üyelerimize, Esenyurt halkı adına teşekkür ediyorum.
“Sadece belediye önünde bir direnişi gerçekleştirmiyoruz günlerdir”
17 gündür milletvekilerimizle, İlçe başkanlarımızla ve partililerimizle Esenyurt’un mahallelerini, sokaklarını adım adım, karış karış dolanıyoruz. Biz sadece burada bir demokrasi nöbeti gerçekleştirmiyoruz. Sadece belediye önünde bir direnişi gerçekleştirmiyoruz günlerdir. Aynı zamanda günün ortasında Esenyurt’un muhtarlarını, derneklerini, sivil toplum kuruluşlarını, esnafını ziyaret ediyoruz. 17 gündür kiminle konuşursak konuşalım Esenyurt’ta Prof. Dr. Ahmet Özer’in yedi aylık çalışmalarına yönelik çok büyük bir memnuniyet var. Esenyurt halkı, Ahmet Hoca’nın ismini duyduğunda onun yaptığı çocuk kreşlerinden memnuniyetini, onun yaptığı aş evlerinden memnuniyetini, onun yaptığı yerel hizmetlerden, temizlik hizmetlerinden, festivallerden memnuniyetini dile getiriyor. Ama aynı zamanda mevcut siyasi iktidarın Esenyurt halkının iradesine vurduğu darbeden dolayı da üzüntülerini dile getiriyor Esenyurt halkı. Bugün meclis üyelerimiz belediye binasına girdiler. Ama biz mücadeleyi bırakmayacağız.
Esenyurt halkının büyük bir memnuniyetle beklediği Prof. Dr. Ahmet Özer görevinin başına devam edene kadar mücadeleye devam edeceğiz. Bu daha bir başlangıç hep birlikte mücadeleye devam diyoruz. Onların gerçek derdinin ne olduğunu biliyoruz. Onların Prof. Dr. Ahmet Özer’i tutuklarken ve buraya kayyum atma niyetlerinin ne olduğunu biliyoruz. Bir şeyi hazmedemediler. 31 Mart’ta Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye’nin birinci partisi oldu ve 412 belediye kazandık. İstanbul’u bir milyonun üzerinde farkla yeniden kazandık. İstanbul’da 14 olan CHP’li belediye sayısını 26’ya çıkarttık. Meclis çoğunluğunu sağladık.
“Kendi yaptıkları vergi borçlarıyla kendi yaptıkları SGK borçlarıyla bizim önümüzü kesmeye çalışıyorlar”
Ve engellemelere meclis çoğunluğuyla gerçekleştirdikleri engellemeleri ortadan kaldırdık. Ama karşımıza başka engellemelerle çıkmaya devam ediyorlar. Ne yaptılar? Cumhuriyet Halk Partili belediyeler insanlara hizmet etmesin diye bir tasarruf tedbirleri genelgesi yayınladılar. Ama şu anda AK Partili belediyeler o tasarruf tedbirleri genelgesine uymuyor. Ne yaptılar? 20 yıl boyunca yönettikleri belediyelerde vergi sigorta borçlarını biriktirdiler. Şimdi her ay İller Bankası’ndan gelen gelirlerle Cumhuriyet Halk Partili belediyeler hizmet etmesin diye Cumhuriyet Halk Partili belediyeler personel maaşlarını ödemekte zorlansın diye İller Bankası’ndan gelen payın çok büyük bir kısmını belediyelerimizden kesiyorlar. Yani kendi yaptıkları vergi borçlarıyla kendi yaptıkları SGK borçlarıyla bizim önümüzü kesmeye çalışıyorlar.
“Sandıkta kaybettiğini yargı yoluyla döndürmeye çalışma ne yaparsan yap kaybetmeye başladın”
Onu da başaramayınca bütün finansal baskılara rağmen Cumhuriyet Halk Partili belediyeler etkili bir biçimde hizmet ediyor, onu da başaramayınca şimdi yargıç taciziyle Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin itibarına gölge düşürmeye çalışıyorlar. Kültür etkinliklerini, sosyal etkinlikleriyle ilgili şimdi İstanbul’da, Ankara’da, Beykoz’da soruşturmalar başlattılar. Buradan Ankara’ya şunu söylemek istiyorum. Bir kişiye şunu söylemek istiyorum. Yargı taciziyle, araçsallaştırdığın yargıyla Cumhuriyet Halk Partili belediyelerin üzerine gitmeyi bırak. Halkın gerçek gündemini örtmeyi bırak, halkın gerçek gündemini biz konuşmaya devam edeceğiz. Cumhuriyet Halk Partili belediyeler hizmet etmeye devam edecek. Sandıkta kaybettiğini yargı yoluyla döndürmeye çalışma ne yaparsan yap kaybetmeye başladın.2019 da kaybettin, 2024 yılında kaybettin, ne yaparsan yap kaybetmeye devam edeceksin. Ne yaparlarsa yapsınlar kaybetmeye devam edecekler. Biz halkımıza hizmet etmeye devam edeceğiz. Halkımızla birlikte Türkiye’nin demokrasi mücadelesini vermeye devam edeceğiz diyorum. Hepinize saygılarımı ve sevgilerimi sunuyorum”.
TİP İstanbul milletvekili Sera Kadıgil ise şöyle konuştu:
“Bu ilçede bir buçuk milyon Esenyurtlu’nun en temel seçme hakkını çaldı Recep Tayyip Erdoğan”
“Az önce bir slogan attınız, hükümet istifa dediniz, kusura bakmayın eleştirerek başlayacağım. Bu ülkede hükümet, yok. Bu ülkede bakan yok. Bu ülkede milletvekili falan yok. Başımıza gelen her şeyin bir tane suçlusu var. Adı Recep Tayyip Erdoğan. O yüzden Erdoğan istifa diyeceğiz. Sözlerime başlamadan önce bir teşekkür edeceğim. İlk defa buraya geliyorum. Affına sığınıyorum ama 17 gündür burada mücadele eden başta Cumhuriyet Halk Partisi örgütleri olmak üzere tüm Esenyurtluları ve dayanışma gösteren herkesi saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. Biz bugün buradayız sevgili dostlar. Sayın başkanım dedi ki dayanışma ziyareti. Dayanışma ziyareti olarak bile görmüyoruz inanın. Bakın bizim milletvekilimiz, Hatay milletvekilimiz, Can Atalay hukuka aykırı bir biçimde esir tutuluyor. Biz en başından beri ne dedik? Şu ortamda bunlarla uğraşacak kadar düşenlere yuh olsun sevgili arkadaşlar. Biz o zaman ne dedik? Bu iş Türkiye İşçi Partisi işi değildir dedik. Siz şu anda Hataylıların iradesini çalıyorsunuz dedik. Siz şu anda egemenlik kayıtsız şartsız milletindir yazıyor ya o mecliste utanmadan. İşte o yazıyı çalıyorsunuz dedik. Ve bu bizim hepimizin işidir dedik. Ve bugün buradayız. Neden buradayız? Çünkü bugün Esenyurt Belediye Başkanı. Sevgili Ahmet Özer’in, Ahmet Özer hocamızın tutuklanmış olması da sadece Cumhuriyet Halk Partililerin sorunu değildir. Bakın bu ilçede bir buçuk milyon Esenyurtlu’nun en temel seçme hakkını çaldı Recep Tayyip Erdoğan. Adıyla ösöylüyorum. Recep Tayyip Erdoğan çaldı”.